Bülent Kuşoğlu

YAZARLAR

30 Ekim 2011 Pazar

SENİ Bİ-MÜRÜVVET, SENİ Bİ- VEFA!

Yıllardır parti siyasetinin içersindeyim ama bir türlü bazı konuların günlük parti siyasetine malzeme edilmesine tahammül edemiyorum. Siyaset, insan içinse, demokratik yöntemli ve sorun çözme hedefli ise bir sınır olmalı. Görünmez bir sınır. Vicdani, insani, ahlaki bir sınır. Konu deprem ise, konu terör ise, konu değerlerimiz ise daha dikkatli olmalıyız.

Bu yazıyı Cumhuriyet Bayramı günü yani 29 Ekim’de yazıyorum. Hükümet depremi bahane ederek Cumhuriyet’in 88’inci yıldönümü kutlamalarını iptal etmiş. Doğal olarak tepki de var, umursamazlıkla “Aman iyi olmuş, tatil günü yatalım” yada kötü niyetle “Baas zihniyetinde Cumhuriyetin kutlaması mı olurmuş?” diyende… Destek cümleleri Cumhuriyeti ve değerini anlatamadığımızı gösteriyor.

Bana göre hiçbir şey hele depremler bizi cumhuriyeti kutlamaktan alıkoymamalı. Allah bizi Cumhuriyeti kutlayamaz duruma getirmesin… Cumhuriyet kutlamaları eğlence değil ki, idrak, bilinç oluşturmak… Eğlence bölümleri iptal edilebilirdi, zaten edildi. Aynı mantıkla futbol maçlarını da iptal etmemiz gerekirdi. Düğünler iptal oldu mu? Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’a hepsi düğündeydiler…

Cumhuriyete sahip çıkmayanlar, Cumhuriyet’ten uzak duranlar genellikle kendini daha dindar görenler ama bana göre cumhuriyet monarşiye göre daha fazla İslama uygun bir yönetim şekli. Bu konuda oksimoron bir durum var. Cumhuriyet sayesinde, yaklaşık 600 yıl yönetme ve yönetilmekten uzak tutulan, hemen hemen hiç yatırım yapılmayan Anadolu’nun Müslüman halkı müthiş bir değişim yaşadı. Kendinden daha iyi durumda olan çevresindeki tüm kentlerden bugün daha iyi duruma geldi. Bakü, Bağdat, Şam, Halep, Atina Anadolu kentleri ile kıyaslanamaz derecede ileri iken beklide tarihin en hızlı değişimi ile birçok Anadolu kenti çoğunu geçti. Bu Cumhuriyet sayesinde oldu. 1.Dünya Savaşı sonrası cumhuriyet yerine saltanat devam etseydi, Anadolu bu seviyeye gelebilir miydi? Anadolu insanı en bilinçli islam toplumu olabilir miydi?

Atası-babası köylü, hem de yüzyıllardır köylü Anadolu çocukları başbakan, cumhurbaşkanı olabilir miydi?

En fazla “Hacı” unvanı alabilmiş bilmem kimin oğlu Süleyman, Abdullah Turgut, Cemal, İsmet, Celal İngiltere kraliçeleri ile denk sofralara oturabilirler miydi?

Milyonlarca çocuğun hayalini Cumhurbaşkanı olmak süsleyebilir miydi?

“Zade”lerden sadelere sıra gelir miydi?

Cumhuriyet bizi birey ve bilinçli bir toplum yapmadı mı?

Cumhuriyet törenlerini deprem bahanesi ile iptal etmek Allah’tan reva mıdır?

Söylemesi ayıp olmasın sabah TBMM’de Cumhuriyet kutlamasına katıldım. Devlet ricali tümüyle halk çocukları idi. Kayserili Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olarak tebrikleri kabul etti. Tüm askeri, mülki, siyasi zevatta halk çocuklarıydı. Hepsi kıvançlıydı. Buralara gelmenin hazzını ve hamdını yaşıyorlardı. Bunu Cumhuriyete borçlu olduklarını bilebiliyor olmaları lazım. Bende şükrettim, manzara karşısında gözlerim doldu.

Cumhuriyet’in 88’inci yıl kutlamalarının iptali doğru olmadı… Bu iş günlük siyasetin malzemesi yapılmamalıydı. Depremde daha çok yurttaşımızı kaybetmiş olsa idik dahi bunu yapmamalıydık… Düşünen her beyin bunu bize ve Cumhuriyetimize reva görmez…

Cumhuriyet sayesinde bu mevkilere gelenler şu parti fanatizminden kurtulsa da neyin ne olduğunu anlasa keşke… Atatürk’ü anlasa keşke…

Ezberim hiç yoktur ama bu satırları yazarken aşağıdaki şarkı sözleri dilimin ucuna sürekli geldi-gitti, inşallah doğru yazmışımdır;

“Hüsnüne güvenme ey ru-yi mahım

Niceler bu tarzı revişten geçti

…

Seni bi-mürüvvet seni bi-vefa

Kim kime etmiştir ettiğin bana”

Yorum Ekle

Yorumlar

Misafir
2 Kasım 2011 Çarşamba 13:19

Bazı şeylerin değerini bazı insanlar kaybedince anlayabilir.Bunları yaşamamak ve ülkemize yaşatmamak için akıllı,nitelikli, eğitimli ve memleketini seven insanlar ülke yönetimine talip olmalılar.Eleştirmek kolay.Ülkede durumlar her geçen gün daha tatsız hale geliyor.İnsanlarımız karşıt gruplara itiliyor,1980 öncesi çabuk unutuldu.özelleştirme adı altında altın yumurtlayan kurumlar yabancıların kümesine yumurtlarhale getirildi.CUMHURİYET BAYRAMINIZ DAİM VE KUTLU OLSUN. M.A.

Misafir
1 Kasım 2011 Salı 23:29

!Kücük bir hatirlatma! ve dikkatinizi bir konuya cekmek istiyorum, uzun zamandir Bülent Beyin köse yazilarini ve okuyucu yorumlarini takip edenler bilir, yaklasik bir sene önce yine bir Kurban bayrami arefesinde sözde Türkiyede entel sanatci ve yilmaz hayvan haklari savunucusu pozlarina bürünüp ISLAMIN SARTLARINDAN biri olan KURBAN KESMIYE (dil uzatip" gündemde kalan HÜLYA AVSAR yine bu pozlara bürünmeyi bu senede tekrarlarsa simdiden tedbirinizi aliniz"bu sefer gelecegi varsa görecegide olacak.

hulya
1 Kasım 2011 Salı 10:22

CUMHURİYET altın gibidir.Eline alanlar nerede,nasıl kullanırsa kullansın o değerinden hiç bir şey kaybetmez.Kıymetini bilen hak ettiği yerlede, bilmeyen klozet kapağı olarak kullanır.Burada küçümsenecek şey ALTIN değil onu o şekilde kullananlardır.

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 22:52

BU arada 28 Ekim'de tutuklu Deniz Feneri zanlısı kalmamasını, 29 Ekim'de Zafer Çağlayan'ın oğlunun düğününe (hükümet adına değil devlet adına) katılan tüm devlet-i aliye büyüklerini görmeyen, üstünü örten tüm basın mensuplarının da bayramını kutlarım. Bunların yediği haltların tetikçisisiniz. 12 Eylül'ü şakşaklayanları tarih nasıl anıyorsa, sizleri de öyle anacak. Gerçi hem ogün şakşaklayan hem de bugün lanetle anan kesimin büyük bölümü aynı muhteremler ya neyse...

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 22:36

22 kanal biraraya gelip bir cemaatin topladığı para kadar yardım parası toplayamıyorsa, Deniz Fenerciler ayrı Ergenekoncular ayrı usülle yargılanıyor ve bu ara dümbelekten pilaki moda oluyorsa, geçtiğimiz 2 hafta boyunca kaç şehit verdiğimiz unutturulurken cümle alem Feriha konuşuyorsa, çalarken Allah'tan korkmayanları Allah adına inananlar koruyorsa, ve bugün gidebildiği Camii'sini bile Atatürk'e borçlu olanlar oksimoron vaziyetindeyse, bunun adı anca AKP Muz Cumhuriyeti'dir, kutlamaya değmez.

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 22:30

TOTEM'e katılıyorum, diyor ki "Allah aşkına biriniz bana söylermisiniz tabuulaştırdığınız bu Cumhuriyet neymiş??Sanki çok özel çok olağan üstü bir rejim gibi göstermeye çalışmayın.1920 de belki öyleydi ama günümüzde değil..Dünyada cumhuriyet adı altında birsürü diktatörlük var." 1920'de kurulan Cumhuriyetin ruhu önce benzerleri bugün de AKP eliyle öldürülmüştür. TOTEM!in bahsettiği bir diktatörlük örneği de AKP Cumhuriyeti'dir. AKP gibi partiler oldukça Cumhuriyet ancak bir kılıftan ibarettir.

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 21:35

CUMHURİYET BAYRAMI,,aklıma hep şu gelir ve sıradan halka yansıyanlar,,resmi geçitler,okuldaki çoçuklar,tvdeki programlar,GERÇEKLER NE:NATO=ABD emrinde bir ülke,,faizle dönen ekonomi,siyasilerin boş konuşmaları,,yerli sermayenin MONTAJCILIĞI,,dışa bağımlılık,,BÜTÜN BUNLARDAN FAYDALANAN BİR AVUÇ ELİT EGEMEN,,bankalardaki PARADAN belli onbinlerin parası,,bir kişiye 9 tl,,9 kişiye 1 tl benimde PARAM OLSAYDI BURADA büyük ihtimal olmazdım,,başka muhabbetdeydim monşerler ile veya ılımlılarla....zombi

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 21:19

(2)kutlamalarda degisik yüzleri görebildim, yanliz iki kisinin ismi bana biraz yabanci geldi arastirdim bunlarin normal vatandas oldugunu tespit ettim, oysa hep anormal insanlarla kutlamalar yapilirdi.Birde " Söförün oglu" diye birinin davet edildigini,davete icap etmediginide notlarimin arasinda gördüm.Söförün oglunuda normal bir vatandas olarak sayarsak simdiye kadar üc tane normal vatandas davet edilmis kutlamalara,cok entresant degilmi sizce?

Misafir
31 Ekim 2011 Pazartesi 21:15

(1)Deliye her gün bayram demis atalarimiz,kendini cok akilli zanneden bazi kamera asiklisi kisiler ne güzelde Cumhuriyet kutlamalarinda poz verecekti! Bu kutlamalri cocuklugumdan beri hazm etmezdim, icimden ne bu be.. bunlar hic kutlamalardan doymazmi? isleri gücleri yokmu bunlarin.Cocuk akli iste davet edilenleri gazeteden isimlerini bulur bir tarafa not ederdim,uzun yillar bunu hobi haline getirmistim, bugün notlari söyle bir karistirdim %85 ayni yüzler.Sadece gectigimiz sene yapilan

TOTEM
31 Ekim 2011 Pazartesi 20:34

Allah aşkına biriniz bana söylermisiniz tabuulaştırdığınız bu Cumhuriyet neymiş??Sanki çok özel çok olağan üstü bir rejim gibi göstermeye çalışmayın.1920 de belki öyleydi ama günümüzde değil..Dünyada cumhuriyet adı altında birsürü diktatörlük var. yani cumhuriyeti kutsal kitap gibi göstermekten vazgeçin.Kendi tabularınızı yaratıp herkesin onlara tapınmasını bekliyorsunuz. Sizmi safsınız milletimi saf sanıyorsunuz anlamadım gitti.

Yazarın Diğer Yazıları

Allah Acımızı Unutturacak Başka Acı Vermesin!

10/27/2011

Neo Emparyalizm ve PKK Terörü

10/24/2011

Kime İsyan Edeyim?

10/20/2011

Anayasa, Otomobil Vergisi ve Başbakan

10/16/2011

Kitaplaşalım mı?

10/9/2011

Yaşlılık-Tecrübe Vazgeçilmez