Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
AYIPLADIKLARIM!
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
28 Eylül 2011 Çarşamba

AYIPLADIKLARIM!

Cumhurbaşkanı’nın düşen Yazıcıoğlu Helikopteri konusunda söyledikleri, hem de bir Cumhurbaşkanı gibi değil de devletle ilgisi olmayan bir eleştirici üslubuyla söyledikleri canımı sıktı, kafama takıldı. Siz Cumhurbaşkanı’sınız, “Düşen helikopterin beyni, yani her şeyi kaydeden hafızası yok şimdi ortada. Keçiler gelip götürmedi onu. Bana bir video geldi, birileri cesetlerle ilgileniyor, birileri vida söküyor” dememeniz lazım. Bunun araştırmasını yaptırır, olayı çözer, çözdürür, suçluları buldurur, sonra gerekirse siz açıklama yaparsınız, yada yaptırırsınız. “Helikopter beyni” yeni-bilinmedik bir şey mi? Neden diğer soruşturmalarda dikkat çekmedi? TBMM dahil diğer soruşturmaları da bu kadar önemli bir konuyu ört-bas etmekle suçlamış olmadınız mı? Böyle bir zamanda TSK’yı da zan altında bırakmanız bir Cumhurbaşkanı olarak size yakıştı mı? Suçluları tespit edip sadece onları gündem yapmak varken şimdi her şey çorbaya döndü, tüm TSK suçlanıyor…

Uzmanların dediğine göre bu tip helikopterlerde sizin beyin dediğiniz cihaz olmaz, olsa da bir şey ispatlamazmış. Ayrıca dediklerinizin içeriği konusunda haklı olsanız da doğru üslup bir Cumhurbaşkanı için asla bu olmamalıydı…

***

Başbakan ABD’den Türkiye’ye döndüğünde kendisine Kılıçdaroğlu’nun “Muhalefet olarak terör konusunda her türlü yardıma hazırız” mesajı hatırlatıldı ve görüşü soruldu. Başbakan’ın müthiş şişkin bir ego ve küçümseme ile, “Artık bu tür şeylerden bıktık” cevabı vermesini ayıpladım. Ülkenin birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğu bir zamanda bir Başbakan gerçekten ana muhalefet liderinden nefret etse de  bu cevabı vermemeliydi. Daha önce de “Senin lanetli dudakların… “gibi bir cevabı olan Başbakan’ın sorunu ne?

Ayrıca daha kısa bir süre önce BDP için “Aralarına terör örgütü ile mesafe koymazlarsa asla görüşmem” diyen Başbakan yine ABD dönüşü “Biz terör örgütü ile mücadele ederiz, siyasi iradeyle de müzakere ederiz” demiş. Yani BDP terör örgütü PKK ile ilişkisini daha da netleştirmesine rağmen onlarla görüşüyor-yakınlaşıyor, ana muhalefeti ise hiçe sayıyor. Bu da ayıpladığım bir konu oldu.

Söz Başbakan’dan açılmışken şu “MİT-PKK “görüşme bandına değineyim. Bantta Başbakanlık Müsteşar Yardımcısının “Ben Başbakan’ın özel temsilcisiyim” demesi işi ucuzlatan, devletin seviyesini düşüren bir durumdu. Bakın IRA Barışının mimarlarından olduğu söylenen Lord John Alderdice Akşam’a şöyle demiş; “Türkiye  örneğinde sizin istihbaratınızdan oldukça yüksek düzeyli bir isim PKK ile görüşüyor gibi görünüyor. Bizde İngiliz istihbaratından yüksek düzeyli kişiler buluşmuyordu ve IRA’dan farklı kişilerle görüştüler

Lord Alderdice sebebini “Terör örgütü ile görüşmeler hemen sonlanmaz. Defalarca biter gibi olur, (Akerdeon fenomeni) ama herkes çekingenlik içindedir, inisiyatif alınamaz” şeklinde açıklamış. Dolayısı ile de devletin mümkün olduğunca en düşük seviyede temsil edilmesi lazımdır. Başbakan’ın şişkin egosu ise buna izin vermemiş. Görüşmeler bittiğinde “Ben çözdüm. Özel temsilcimi ve özel mesajlarımı gönderdim ve risk alıp çözdüm” diyecekti muhtemelen.

Başbakan’ın devlet geleneklerine aykırı bu tavrını yadırgadım ve ayıpladım.

Şimdi “Risk aldım kaybettim, terörün artmasından ben de sorumluyum” diyor mu?

Demiyor. O halde… Uyarılmalı…

***

Biliyorum,  birçok okuyucu ve yorumcumuzun partizanlığı tutacak ve “Neden muhalefeti eleştirmiyorsunuz, sadece iktidarı eleştiriyorsunuz?” diye soracak. İnşallah iktidar olduklarında zevkle eleştiririm. Demokrasilerde esas olan iktidarı eleştirebilmektir. Tayyip Bey en güçlü döneminde gibi görünüyor, dolayısı ile eleştirmek ona ve ülkeye iyilik yapmaktır. Özellikle Başbakan’ın medyada o kadar çok yalakası var ki, eleştirilmesi ihtiyaç oldu. Sizde eğer Türkiye ve Tayyip Bey’in iyliğini istiyorsanız eleştirin. Önemli olan yazdıklarımın haksızlık içermemesi?

Ayrıca ben muhalefete alışkınım.

Taksiye binen bir müşteri şoföre bir şey sormak için hafifçe omuzuna dokunur. Şoför bir çığlık atıp, direksiyonun kontrolünü kaybeder. Bir otobüse çarpmak üzere iken direksiyonu kırar, kaldırıma çıkıp, bir vitrinin önünde arabayı durdurur. Arkaya dönüp müşteriye, "Bunu bir daha yapmayın" diye bağırır.
Müşteri ise sakince bir ufacık dokunmanın onu bu kadar korkutacağını düşünemediğini söyler. Bu arada kendini toparlamış olan şoför, müşteriye dönüp, "Haklısınız, aslında sizin kabahatiniz yok" der. “Bugün benim ilk taksi şoförlüğüm, 25 senedir cenaze arabası şoförüydüm de..."

Ben de hep muhalefette oldum, iktidara alışkın değilim de… İktidarın nasılsa “dostu” çoktur…

 

  

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 2 Ekim 2011 Pazar 16:20
7 Kişi tutuklandı..Dünkü HSYK nın kimlerin etkisi altında ne tür fonksiyonlar üstlenmişti.???.Bu tutuklamalar çok şeyi ortaya çıkaracaktır....Sırada rahmetli E.Bitlis ve Ö.Sabancı Cinayetlerinin aydınlatılması var.Tabi en önemliside, Yüksek Kanapelerde yapılan, Hazine HORTUMCULARININ AKLANIP-Paklanma serüvenlerine ışık tutup,karanlığa gömülen HAZİNE SOYGUNLARININ aydınlatılmasına gelecektir.Bu süreçlerde CHP Milletvekillerine büyük görevler düşüyor.H.Tahsin.
 Misafir
 2 Ekim 2011 Pazar 16:13
bemim ayıpladıklarım: 1.müvekkilini karşıya satan avukat 2.muayene parası uğruna,bıçak parası için hastanın varını yoğunu elinden alan sözde doktor 3.işçinin memurun sırtına binip,hak arama numarasıyla kral faruk gibi yaşayan sendikacılar 4.atatürkçü kisvesi ile millete saldıran devşirme,dönmeler...vs.vs.EŞKİ ÜLKÜCÜ
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 23:26
Yillardan beri bazi genleri bozuk yaratiklar bir cok ilim adamini,gazetecileri gözlerini kipmadan öldürdüler,bazi basin kuruluslarida hedef sasirtmaca oynadilar,bunla ilgili cok yerinde bir söz var tamamini yazamam zaten"Kim o....u ? garip o...." iste vurdular attilar müslümanlarin üstüne nasil olsa garip kitligi yok.Bu sefer cetin cevize rastlayip baltayi tasa vurdular.Eger bir Cumhurbaskani olayi erteliyorsa burada dumanda vardir, ates de.BG
 TOTEM
 29 Eylül 2011 Perşembe 21:24
Birde polisçi askerci diyemi ayrılacağız?Benim nazarımda poliste askerde bu ülkenin güvenlik gücüdür.Ve iki kurumda bu ülkenin evlatlarından oluşur.Dün tutuklanan emniyet müdürünüde alkışladım ihanetle suçlanan paşanın tutuklanmasıda çünkü bence orduda poliste ikiside büyük bir kurumdur ve içlerinde çürük yumurtalar olmuştur olacaktır bu çürük yumurtaları temizlemek ne prduya nede emni,yete zarar vermez bilakis dahada güçlendirir.Bu kişilerin görevde kalmaları asıl büyük tehlikedir.
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 19:05
Kimse dereyi görmeden paçayı sıvamaya kalkmasın. Jandarma bölgesindeki bir kazayı soruşturma amacıyla delil de topluyor olabilir. Resimlerde o beyin denen şeyin sökülüp götürüldüğünü gösterir bi kare görmedik henüz. Adli soruşturma tamamlanmadan TSK yı falan töhmet altında bırakacak ifadeler yakışıksız bence de! CISS!
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 15:43
Yorumcu arkadaşlar,Muhsin Başkan ile öğrencilik yıllarına varan diyaloğu olan biri olarak diyorum ki,Muhsin Başkan ömrünü MİLLETİNE VAKFETMİŞ bir değerdir.Öyle zannediyorum ki,Muhsin Başkan şehid edilirkende yüce MİLLETİMİZE büyük hizmet vermektedir.Türk-İslam düşmanları,defalarca suikast teşebbüsünde bulunmalarına rağmen onu yok edemediler.Helikopter olayı ile de yine yok edemediler.bakın Muhsin Başkan hala yüce Milletine hizmet veriyor.Zira o malüm hain ÇETE ortaya çıkacak.Biraz sabır.H.Tahsin
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 15:24
Cp, ben de size teşekkür ederim. Samimi olarak söyleyeyim, bu saydığınız 3 isme aynen katılıyorum ve ben de alışamamanın çok ötesinde ağır duygular besliyorum, bu 3 ve eklenebilecek diğer İNSAN (ki en güçlü anlamıyla kullanıyorum) kayıplarına. Mutlaka hesabını görmemiz gereken meseleler bunlar. Geçen yazı yorumlarında bahsettiğim Fibonacci dizisi meselesine bağlı olarak dün ile hesaplaşmak, bugünün hatalarını uyutmamalı. Birlikte yürürse yarın güvencede olur diyorum. Benim bakış açım bu. TS
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 15:24
derdini pek tabidirki sivil ve akil dolu Cumhur Reisimiz tasiyacak.Bu alay ayddinlanma yolunda büyük bir mesafa kaydedildi.Bir gün USTA BIR BERBERIN bu insanliktan nasibini almiyanlarin saclarini önlerine dökecegini hic düsünmediler, bu sefer durum farkli TS,ok yaydan cikmistir,siz sag ben sag yakinda bu sinemada OCCAR lik filimler görecegiz...-3-CAPANOGLU
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 15:18
Civan delikanlimiza bu kahpe planlari yapilinca sadece BBP mensuplari feryadi figan eylemedi,cakmalari ve dönmeleri saymazsak Edirne´den Hakkari´ye kadar her kes göz yasi döktü,günlerce acaba kurtulan varmi diye TV lerin basindan kalkmadik.Bütün devletimizin imkänlari seferber edildigini zannederken büyük yikim yasadik.Olay yerine ne talihsizlikdirki, kartallarin gittigini zannederken kargalarin daha erken gittigini müsahade yaptik !Milletimizin kendi evlatlari gibi bagrina bastigi yigidimizin 2
 Misafir
 29 Eylül 2011 Perşembe 15:16
Senin kim ne yaptı sorgulaman suç değil tabi ama senin tek taraflı sorgulama yapman suç olmasa da kesin bir kusur. İşin siyasi hesabını asla sorgulamıyosun. Çünkü ucu istemediğin yere gidiyor ve bence olayın ve kabahatlerin o kadar farkındasın ki ne zaman susup ne zaman kavga edeceğini hatta ne zaman laf kalabalığı ile konuyu bulandıracağını çok iyi biliyosun. Siyaset ve idarede SIFIR SORUN yoktur. Zorlasan da yoktur. Ancak kandırmaca vardır. Yani senden beklentim çorba değil somut cevap. TS
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime