Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Neo Emparyalizm ve PKK Terörü
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
24 Ekim 2011 Pazartesi

Neo Emparyalizm ve PKK Terörü

Orta doğu, ABD, AB, Çin, Rusya gibi güçlerin kontrol mücadelesine özellikle yaklaşık 150 yıldır sahne oluyor. Bu mücadele eskiden daha çok askeri yöntemlerle yapılırken zamanımızda başta finansal olmak üzere ekonomik, kültürel, iletişimsel, psikolojik yöntemler hatta inançlar kullanılarak dahi yapılıyor. “Ilımlı İslam” bu noktada türetilmiş bir kavram ve İslam coğrafyasını radikalizme kaydırmadan elde tutmayı amaçlıyor. Ortadoğu’daki bu mücadele eskiden de şimdide net bir şekilde emperyalisttir. Ancak, küreselleşme gibi şık kavramlarla bu başarıyla kapatılmakta, nedense zamanımızda sol partiler dahi emperyalizm kavramını pek kullanmamaktadırlar.  

Başlangıçta yabancı diyarların altın, gümüş gibi değerli madenlerini askeri güç kullanarak ele geçirme amaçlı başlayan emperyalizm; zaman içersinde ülke yönetimlerini ele geçirme, kontrol etme, ülkeleri borçlandırma, ekonomilerini yönlendirme şekillerine dönüştü. Bu gün ise oldukça karmaşık hale gelen ekonomik-mali sistem içerisinde kavranması zor bir kavram haline geldi. Hatta bana göre finansal sistemin doymak bilmez açlığı küresel krizi dahi yarattı. Oldukça önemli bu tarihsel ve ekonomik gerçeğe nedense artık tartışmalarımızda hemen hiç değinmiyoruz. Bu durum Türkiye’nin nerede ise sağcı-solcu tüm yazarları için geçerli. Halbuki emperyalizme karşı baş kaldırışı ve bağımsızlık mücadelesi ile örnek bir ülkeyiz. Kabul ediyorum, emperyalizm kapitalist sistem içersinde belli bir güç seviyesine ulaşan ülkelerin ister-istemez diğerlerine karşı uygulamak zorunda oldukları bir kavram, yani çok anormal değil ama sonuç fark etmiyor ki, bizim özellikle hassas olmamız gereken bir konu.

Sistem içerisinde güçlü ülkelerin ve sınıfların kendilerini devam ettirebilmek için bir çok yöntem denemeleri söz konusu.  Bu durum ABD için de geçerli. Dolayısı ile özellikle yıllardır ABD ile yakın ilişkileri olan bir ülke olarak bizim çevremizde meydana gelen tüm olaylarda ihmal etmememiz gereken bir nokta. Özellikle sol gelenekten gelen veya İslamcı yazar, düşünce adamlarımızın bu konuyu görmezden gelmeleri beni gerçekten şaşırtıyor.

Kürt sorununu ve terör meselesini de emperyalizm olgusundan ayrı tutamayız. Eğer, Kürt sorunu yada PKK terörü gibi çok nazik noktaları olmasa Türkiye’nin ekonomik gerekçelerle bükülmesinin çok zor olduğu bir gerçektir. Potansiyel olarak var olan Kürt sorunu da emperyalizmin kontrolünde geliştirilmiş bu noktaya kadar getirilmiştir. 25-30 yıl öncesi ile kıyaslandığında çok önemeli bir mesafe kat edildiği ve bu konudaki tüm uluslararası haklar ve demokrasinin önemli ölçüde gerekleri nerede ise kabul edildiği halde terörün bitmemesinin başka bir açıklaması yoktur. Zaten çözüm için öne sürülen “Demokratikleşme” kavramının tüm gerekleri yerine getirilse dahi sorun büyük ihtimalle bitmeyecek, bitirilmeyecektir. (Bu bazı demokratik adımların atılmamasının bahanesi yapılmamalıdır)

Emperyalizm ve PKK terörü bağlantısı yalnızca yazar ve düşünce adamlarımızca ıskalanmadı. Maalesef başta Başbakan Erdoğan’da olmak üzere bir çok devlet ve siyaset adamı bu konuda bir çok yanlışlık yaptı. Nedense her iktidara gelen bu konuda bazı gerçekleri görmezlikten geldi. Oysa rahmetli Eşref Bitlis’ten beri neyin ne olduğunu belgeleri ile biliyor olmamız gerekiyor.

PKK belası olmasa Türkiye’yi kim kolayca bükebilir?

***

Deniz Feneri davası ile ilgili son 2 aylık gelişmelere bakın. “Bu ülkede yargı bitmiş!” demekten başka bir şey düşünmek mümkün olabilir mi?

Deniz Feneri adaletini en azından sanıklarının serbest bırakılması diğer davalar için de geçerli olmalı…      

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 26 Ekim 2011 Çarşamba 21:48
HAYYAM DERKİ;bir elde şarap bir elde Kur'an, bir helaldir işimiz bir haram, şu yarım yamalak dünyada,ne tam kafiriz ne tam Müslüman..böyledir bizim hayatımız,,ŞARAP:üzüm suyunu demiyor,,DÜNYA SEVDASI ONA İŞARET EDİYOR,, ASIL SORUN BURASI,,samimi değiliz,,,BİR EVDE İSLAM VARSA o ev mutludur,katil çıkmaz o evden,,BİRİ DERKİ KOMŞUMUZ 5 VAKİT NAMAZ KILIYORDU,,OĞLU BABASINI VURDU,,, DERİZKİ GİT BAK İSLAM=MUHABBET demektir muhabbetleri yoktur,,İSLAM YALANCI DEĞİLDİR,,,İNSAN.???ahhh insanlık..zombi
 Misafir
 26 Ekim 2011 Çarşamba 21:23
canmehmet'in her 3 yorumuna da imzamı atarım. Özellikle bu Deniz Fener'ine gücüm oranında katkıda bulunmuş bir vatandaş olarak çok tepkili olmamın ana fikrini yazmış. 3-5 çakal, onları kullanan kirli eller uğruna güneşleri batırmak eskiden de huyumuzdu şimdi de. Yumruk yine o yumruk bir varsa el değişti diyen şarkı misali. TS
 Misafir
 26 Ekim 2011 Çarşamba 14:10
Bu ülkenin hali ne olacak? Bu cevabı çok ama çok kolay bir sorudur; "Zıkkımın kökü olacak!" Neden? 21'inci asır bilgi çağında, "Efendi" veya "Köle" olmak; okumak ve bilgi-teknoloji üretmekle-üretmemekle mümkündür. Biz ne yapıyoruz? TV dizileri ve spor karşılaşmalarını izleyerek kritik yapıyoruz. Özetle, (çoğunluğumuzun)ömrü "lak lak"la geçmektedir. Bu özelliklerimizden! dolayı bizi seven müttefiklerimiz!!! de daha rahat uyuyalım diye kafamıza çuval geçiriyorlar. (canmehmet)
 Misafir
 26 Ekim 2011 Çarşamba 14:03
PKK oluşumu kimin hediyesidir? Sayalım; kimler bölgeyi sürgün yeri olarak görmüşse, kimler o bölgelere yatırım yapmamışsa, kimler, halkı (kolay yönetelim!)anlayışı ile, 3-5 ağanın insafına terketmişse, kimler o bölgeye, insanı seven görevli atamamışsa, kimler, eğiterek değil de ezerek idare edelim demişse, kimler işi bittiğinde bir kenarda bölge halkını unutmuşsa.... Özetle, değirmen iki taştan, muhabbet iki baştandır. Özelliğimizdir, suçu, hatayı hep karşımızda, dışımızda ararız. (canmehmet)
 Misafir
 26 Ekim 2011 Çarşamba 13:58
İnsanın olduğu her yerde insana özgü, güzellikler ve çirkinlikler olacaktır. "Deniz Feneri" olayında gerçekte hırsızlıklar doğru da olsa, bu derneğin yaptığı büyük yardım organizasyonu baltalanmamalıydı. Yapılması gereken, üç-beş (varsa) hırsızın aleme ibret olacak şekilde cezalandırılması ile derneğin korunmasıydı. Burada dernek korunmamış, (varsa)Hırsızları nedeni ile cezalandırılmıştır. Bu aklımıza gelmemektedir. Veya ilk başta hedeflenen deniz feneri organizasyonu mudur? (canmehmet)
 hulya
 26 Ekim 2011 Çarşamba 10:35
Dün vaktim yoktu Deniz Fenerine bir şey yazamadım bugün yazayım.Deniz Feneri davası Türkiye'nin mecazi anlamda ENSEST ilişkisidir.Kimse deşelemek istemiyor, göreceklerinden ürküyorlar korkuyorlar, herkes biliyor kimse konuşamıyor.
 Misafir
 25 Ekim 2011 Salı 14:49
Her iktidarın vatandaşların mağduriyetinden bile propaganda malzemesi çıkarması, o mağduriyete bir şekilde el uzatarak durumdan oy çıkarması normal sayılır. Fakaaat, devlet-hükümet ayrımı PKK görüşmesi vesilesiyle Başbakan eliyle bu kadar net yapılmışken, HÜKÜMET propagandası yaparak DEVLET yardımlarını dağıtan Vali, kaymakam ve bilcümle devlet erkanının da ZOMBİ dostun bahsettiği İLAHİ TOKATtan nasibini alması en büyük dualarımızdandır. Propaganda yapmadan dağıtandan Allah razı olsun tabi. TS
 Misafir
 25 Ekim 2011 Salı 14:24
BİZCE DENİZ FENERİ ALLAHU ALEM,İLAHİ TOKAT YEMİŞTİR,,nedeni şu fakir,fukarayı REKLAM ettiler GAYRETULLAHA dokundu,,çook ince düşünmek lazım isterseniz KALBİ UYANIKLARA SORUN,,kamera ile çektiler TÜM TÜRKİYE SEYRETTİ KENDİNİZİ KOYUN ONLARIN YERİNE,,fakirin zaten hakkı olanı LUTÜFMUŞ GİBİ VERDİK,,zekat,fitre,öşürleri dikkatli olarak verseydik FAKİR ZATEN BU DURUMDA OLMAZDI,,SUÇU MÜSLÜMANLAR KENDİNDE ARAMALI,,düşman kullanmıştır eminim fakat işin ince tarafı bizce İLAHİ TOKATTIR...........zombi
 Misafir
 25 Ekim 2011 Salı 13:46
Bugün Deniz Feneri adaletinden ADALET bekleyenler, Van'da artık depremin sembolü olmuş gariban Yunus'umuza benzer. Başı dışarıda, umut ile yaşatılıp, çıkarıldığında iç kanamadan ölen gariban çocuğumuz Yunus'a. Umut söylem ölüm kati. Son 2 haftada o kadar içim acıdı, o kadar üzüldüm ki, Deniz Fener'inin acıların arasından çıkarılmasına bile isyan edemedim. Tek söyleyebileceğim "ALLAH HEPİNİZİ ISLAH ETSİN" ve sizin zulmünüzden bizi koruyamaz belki ama "ALLAH ZULMÜNÜZDEN ÇOCUKLARIMIZI KORUSUN". TS
 Misafir
 25 Ekim 2011 Salı 13:28
"Deniz Feneri" (2, Almanya ile özellikle Kafkaslar ve Balkanlarda, İtalya ve Fransa ile Afrika'da çıkar çatışmalarımız vardır. Bir notla noktalıyoruz. "Gülen okulları +yardım ettiğimiz ülkeler+ihraç pazarları" birlikte değerlendirilmelidir. Ve... Büyük devlet olmak değil de, kalmak zordur. Batlılar sömürgelerinden mahrum kaldıkları gün batarlar. Bu onlar için yaşam meselesidir. Ve dünya sadece AB+ABD'den ibaret değildir. Elimiz (bölgesel denge olarak) güçlü, ancak işimiz zordur. (canmehmet)
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime