Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
100 Yıl Önce 100 Yıl Sonra
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
22 Eylül 2011 Perşembe

100 Yıl Önce 100 Yıl Sonra

Hiç şüphem yok biz büyük olmaya hasret, iddialı olmaya hevesli bir toplumuz. Bu kötü bir haslet değil… Bu kanaatimi son zamanlardaki okuyucu yorumları dolayısı ile pekiştirdim. Yorumcular genel olarak iki grup ve aralarında müthiş bir çekişme, müthiş bir gerginlik, müthiş bir sabır ve yorumlama becerisi var…

Herkes de ortak olan büyük ve iddialı olmak. Bir bölüm bu hükümetin bunu becerebileceği inancında bir bölüm ise tam tersine bu hükümetin dış dinamiklerce yönetilip-yönlendirildiği kanaatinde… Ama herkes büyük olma konusunda hem fikir… Güzel olan da bu. İnanın bir çok toplum da bu özellik yok. Özellikle bir çok Avrupa toplumu yaşlı, bıkkın ve iddiasını yitirmiş durumda. Biz ise enerjik, dinamik ve iddialıyız. Güzellik burada…

***

Büyük devlet olma iddiasında bulunan bir ülke yumuşak karnını iyi korumalı, gerisinde kaleler bırakmamalı. Eğer, başınızda bölücü terör gibi bir bela varsa başkalarına gereksiz yere diklenmeniz saçmadır. Eğer, gücünüz gerçek değilse büyük olma iddianız ilk denemede açık verir. Eğer, temelde sağlam bir ekonomi, size has bir teknoloji ve insana dayalı bir sistem yok ise iddianız kabadayılığın ötesine geçemez.

Meclisin 200 metre ötesindeki patlamada, arkasından ülkenin her yerinden peş peşe gelen terör haberlerinde bunları düşündüm. “Resmi rakamlara göre çoğu genç 2,5 milyondan fazla işsizin, en iyi tahminle 80 milyar dolar cari açığın olduğu bir ülke iddiasını nerelere kadar taşıyabilir? Otuz yıldır halledemediği bölücü terörü çözemeyen bir ülke nasıl başka ülkelerin iç işlerine karışabilir?” dedim kendi kendime.

Keşke camdan bir kuleye sahip olmasaydık…

***

Kıbrıs meselesini hatırlıyor musunuz? “Kıbrıs’a para vermeye mecbur muyuz, iflahımızı kesti” anlamında sözler söyleyen yöneticilerimiz, “Kıbrıs artık stratejik önemini kaybetti, bir uçak gemisi Kıbrıs’tan daha değerli oldu” diye yorum yapan yazarlarımız vardı. Bunlar halen varlar ve “Bölgesel güç Türkiye”nin sahipleri bunlar… Beş yıl sonrasını dahi göremeyen kör ama “vizyoner” iktidar kadrolarımız…

***

Geçen yıl İran’a karşı yaptırım kararlarının alındığı BM Güvenlik Konseyi’nde hayır oyu veren iki ülkeden biri olan Türkiye o zaman büyük sükse yapmış ve “Türkiye artık bölgesel güç, kimseyi dinlemez, Batıya da mecbur değil, Suriye, Ürdün ve Lübnan ile bir ekonomik entegrasyon oluşturacak” denmişti.

Halbuki aynı Türkiye 4 yıl öncede gündüz gözü havai fişekler atarak AB’ye girişini kutlamıştı.

Dış politikada bu kadar yalpalamaya “sarhoş dış politika” denir ve sonu sızmakdır.

***

Osmanlı son 200 yılında hep çöküş veya gerileme döneminde oldu ama dış politikası hakikaten başarılı idi. Tüm dünya güçleri üzerine oynuyor, Almanya gibi dost geçinenleri kaleyi içten feth ediyorken yıllarca tüm güç unsurlarını bir birine vurdurarak idare etti. Dünya tarihi Osmanlı’nın gördüğü amansız ve biteviye baskıyı asla yaşamamıştır. Her şeyi köhneleşmiş, hantallaşmış İmparatorluğun gerisinde ise üretim, teknoloji ve rasyonellik kalmamıştı. Bunlara rağmen nerede ise sadece bir dış politika becerisi ile çöküş belki de bir yüzyıl geciktirildi.

Osmanlı’nın torunlarının uyguladığı sarhoş dış politikayı başarılı bulup, niyet büyük olmak diye neden alkışlayalım?  Baksanıza şu İsrail meselesinde dahi Mavi Marmara’nın gönderilişinden itibaren bir bir garabet var. Alman gemilerinin Rusya’ya gönderilip savaşa taraf olmamız gibi Mavi Marmara Gazze’ye gönderildi ve Ortadoğu’da bir savaşın eşiğine geldik. Allah’tan hayırlısı ama bizim bu süreci çok iyi irdelememiz gerekir. Kıbrıs gazının neden bu zamanda ve bu hükümet zamanında sorun olduğunu, konuyu neden yıllar sonra fark etti(rildi)ğimizi iyi okumamız lazım…

Büyük ülke olma iddiası sahiplerinin özellikle son 10 yıllık gelişmeleri zaman zaman internet üzerinden ve farklı yayın organlarından değerlendirmelerinde yarar var. Unutmayalım, Osmanlı’da çok iyi niyetli idi ama girdi(rildi)ği savaşlarda nedenleri ve amacı iyi sorgulayamamıştı.

Enver Paşa ise İslam dünyasında kimsenin olamadığı kadar popülerdi.

Ha! Bir de 100 yıl önce Ortadoğu şekillendirilmişti şimdi yine şekillendiriliyor…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 25 Eylül 2011 Pazar 01:14
hem sıkı Türkçü hem de AKPci nasıl olunuyor? Türküm diyemeyen ama gürcü olmakla iftihar eden birinin kuyruğunda dolaşmakla Türkçü tarihçi olma iddiasını nasıl aynı kazanda kaynatabilirsiniz? Bunu burada bunca yoruma imza atmışlar varken ortaya sormak hakkımdır. Bana o kadar ekomomi-tarih-felsefe-cartcurt nutukları atmadan mantıklı bir yanıt versin birileri. Akıl-mantık hakimse eğer, bunu adı sadece kendini tatmindir, halk arasında ne dendiğini bilirsiniz. Bari okurları kandırmayın, dürüst olun.
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 20:19
İSLAM;bizim ve İNSANLIĞIN tek kurtuluşudur,,BİZ NE ZAMAN,,BU GERÇEĞİN FARKINA VARIP,,ALLAHA ve PEYGAMBERİNE TABİİ olursak,,İNŞALLAH bu acziyetimiz sona erer,,HİÇBİR BEŞERİ ideoloji başarılı olamamıştır,,O-LA-MI-YA-CAK-TIR,,beşeriyet aciz kalmıştır,,inim,inim,inlemektedir,,bu gidişle devam edecektir inlemeye,,600 sene bizi AYAKTA TUTAN,,İSLAMİYETTİ,,yiğit düştüğü yerden kalkar,,BAŞKADA HİÇBİR ÇARE YOKTUR,,karıncadan,,İNSANA kadar ADALETLE HÜKMEDER,,MECBURUZ BUNA BAŞKA YOLLAR BİTTİ...........zombi
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 13:39
Dünü öğrenmeden yarınları kurgulamak; Ünlü ingiliz istihbaratçısı tarafından yazılan ve "Türk düşmanı!" olarak tanıtılan "Bozkurt" isimli vardır. Kitap uzun süre sansürlenmiş ve ayıklanarak yayınlanmıştır. Dikkatli bir gözle okunduğunda kitap asla bir Türk ve Atatürk düşmanı değil, Osmanlı-Müslüman-Türk düşmanıdır. Bunlardan ne anlaşılmalıdır? Türkler hergün bir devlet kurabilecek yetenektedir. Ancak, Müslüman Türkler bir cihan imparatorluğu kurmuşlardır. Batı'nın derdi İslamdır. (canmehmet)
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 13:27
Dünü öğrenmeden yarınları kurgulamak; Osmanlıyı kim yıktı? Osmanlıyı yıkan Evanjelik İngilizlerdir. İngilterenin dış politikası İngiltere'nin Evanjelik Başbakan Gladstone (1860'lı yıllar)ile değişir. Evanjeliklerin derdi Türkler değil, Müslüman Türklerdir. Bunun devamında Bizde ilan edilen Cumhuriyet, Kazım Karabekir Paşa'ya (günlüklerine) göre, İngiliz komiserdir. Dünyanın gelişmiş demokrasisine sahip İngilizler halen monarşi, krallık ile yönetilmektedir. Ve... (Canmehmet)
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 13:21
Dünün etkenleri öğrenilmeden yarınlar doğru kurgulamaz. Örneğin; İsrail'i kim kurdu? Medyada yaygın anlatımı ile İsrail Devletini Siyonistler kurmuşlardır. Gerçeğinde, İsrail'in kuruluşunda Fransızların Hindistan'da kovulması, Ve Napolyon'un Mısır'ı işgalinde donanmasının ingilizlerce yakılması ile Akka yenilgisi nedeniyle zor durumda kalmaları sonucunda, 1799'da Avrupa gazetelerine verdikleri ilanda, Yahudilere yardımları karşılığında Filistin'de yurt kurma vaadi vardır. Ve... (canmehmet)
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 13:11
Türkler çok büyük ama pabucumuz küçük. Ayak bir türlü girmiyor Hergün 3 5 vatandaş asker memur terör saldırısında ölüyor Ordusu dökülüyor ABD nin politikalarını uygulayacağım diye ne söylediği belli olmayan rüzgara göre yön değiştiren Muhteşem bir Başbakanımız var Türkiye uçuyor masalları ile transa geçen ama cebini kontrol edince bir şey bulamayan çok hayalci bir halkımız var. Hergün tv lerde kim kimle evlensin programları ile uyutuluyor ama hala sesi çıkmayan müthiş bir koyunlar ülkes
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 08:27
Hacim YS, bak simdi şifreni çözdüm. Filistin lideri filan salonda yoktu, e o zaman sen diyon ki zaten konuşma onlar icin değil. Asıl OBEMA icin konuşuyor. Adamlar şöyle yap, baharın çiçeği ol demiş simdi de oturduğu yerden eserini hayranlıkla seyrediyor diyon yani. Olmadı Hacı YS, bir TC başbakanı alet oluyor, sahne yapıyor durumunu ima etmen hoş olmadı. Kınandın. TS
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 07:50
OBEMAnin hayranlık duydugu o konuşmayı Filistin'li yetkililer ve diğer bir cok Arap lider de zahmet edip dinleseydi daha anlamlı olurdu sanki. Başbakan sevsek de sevmesek de bizimdir ve hepimizi temsilen orda. Yaptıgı iyi de kötü de hepimizin. Gözden kaçmasın diye soyluyom, sanki figüran kürsüde konuşur OBEMA sahne yaparken esas oğlanlar salon dışında pazarlık halindeydi orada.
 Misafir
 24 Eylül 2011 Cumartesi 00:02
Sayin yorumcular,hadi digelim sevgili Bülent Bey anamuhalefet bir partide Milletvekili,Basbakanimizi pür dikkat dinliyen OBEMA nin hayranlikla izledigi o görüntüleri sümen alti yapmis,yani gündeme tasimamis size ne oluyor Allah askina sizler niye buraya tasimadiniz,inanin ben bir ara düsündüm konusma sirasinda oradan sinek gecseydi OBEMA farkinda olmayacakti.Ben Basbakanimizin ABD Basbkanini etkilemesinden gurur duydum,ya sizler ! YS
 Misafir
 23 Eylül 2011 Cuma 21:22
Kılıçtaroğlu şuanda Samanyoluhaberde konuşuyor vede çok doğru sözler söylüyor..
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime