Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İnat
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
9 Nisan 2012 Pazartesi

İnat

Burada, bu veya benzeri sütunlarda yazan, okuyan, yorum yapan değerli kişilerin mutlaka ülke sorunları konusunda duyarlıkları vardır. Üstelik bu duyarlık mutlaka bilgi, tecrübe ve akılla desteklenmektedir. Ancak tüm bu özelliklerimize rağmen duygularımızı aşamamamızı anlayamıyorum. Bu durum galiba dogmatizm yada fanatizmden farklı bir şey… 

Şimdi şu habere bir bakalım; Cumhurbaşkanı Gül ''Suriye, Irak ve İran'daki gelişmeler ve bu gelişmelerden dolayı meydana gelen gerilimin sıcak bir çatışmaya dönüşme ihtimaline'' vurgu yaparak ''Türkiye için diplomatik aktivizm ve askeri hazırlık bir seçenek değil zorunluluktur' dedi. Suriye, İran ve Irak ile ilgili son gelişmeleri izliyorsunuzdur. Kısaca Cumhurbaşkanı ve Hükümet Türkiye’yi bizlerin pek anlayamadığı ve onaylayamadığı bir sıcak ortama doğru plansız, projesiz sebepsiz yere sürüklüyor ve biz yada bazılarımız bunu eleştiremiyoruz… Hatta soramıyoruz dahi!

Fark ettiniz mi, İran yetkililerinin açıklaması bize edilen bir küfür gibiydi; “Emperyalizmin taşeronusunuz!” Biz 1600’lü yıllardan beri sınırlarımızı değiştirmediğimiz İran’la neden bu noktaya geldik soramayacak mıyız?

Normal olarak hepimiz bu soruya, “Ne demek eleştirememek, tabi ki eleştiririz” cevabı veririz. Ama öyle değil, eleştiremiyoruz işte. Bu konuda son dönemlerin velut yorumcusu TOTEM geçen yazıya yazdığı ilk yorumda şöyle demiş ve bence doğru bir tespitte bulunmuştu;

Neyi sağlıklı konuşabiliyor yada irdeleyebiliyoruz ki?Sayın yazar şimdi sizin bu yazınız üzerine bende hükümete bir takım eleştiriler yapmak istiyorum ama siteye girdiğim andan itibaren şuursuz militanların öylesine ahmakça ve saldırgan yorumları ile karşılıyorum ki bütün iştahım ve objektif reflekslerim evrim geçiriyor.Hükümeti eleştirmek uğruna yapılan haksız,vicdansız hatta ahlaksız eleştiriler inanın sıradan bir insanın bile bu çirkinlikten rahatsız olup saldırılan kişiyi savunma refleksine bürünmesine neden olur.Hükümetin yanlışlarını neden görmemekte ısrar ediyorsunuz diye sormuşsunuz! Ben cevap vereyim sayın yazar çünkü sizlerde hükümetin hiçbir iyi icraatini görmemekte ısrar ettiğiniz için.”

Tespit doğru ama gerekçe haklı değil. Bu iş bir bilmem ne yarışı değil ki! Ülke sorunu… Şöyle olduğunda hak veririm; Eğer partilerin projelerinden bahsetsek ve yarıştırsak herkesin kendine yakın partinin projesine veya kadrosuna laf ettirmemesini anlarım ama iktidarın yanlışına, bir ülkeyi savaş sınırına getirmesine laf edilmemesini anlamam, anlayamam. Muhalefet icraat yapamaz, denetler ve eleştirir. Bazen, çok nadir olarak ta takdir eder.  İktidar ve muhalefet eleştiri konusunda bir tutulamaz ki…

Kısaca, Türkiye bir yerlere gidiyor, götürülüyor ve biz aklı başında, ülkesini seven ve hassas kişiler karşı tarafa güç vermeme adına bunlara seyirci kalıyoruz.

Fıkra bu ya, Karadeniz’de inatçılık şampiyonası düzenlenmiş. Üç müsabık ortaya çıkmış, başlarından geçen birer olayı anlatıp kahve sakinlerinden şampiyonu seçmesini istemişler.

Birinci müsabık:
“Bir akşam, işten eve döndüm ve kapıyı çaldım, hanım 'kim o?' diye sordu. Kim olacak, bu saatte kapıyı başka kim çalar ki! Kızdım. Ben çaldım kapıyı hanım yine aynı soruyu sordu. Sabaha kadar ben çaldım, o yine aynı soruyu sordu. Ben de inadımdan 'aç benim' demedim. Sabah olduğu için de tekrar işe gittim”

İkinci müsabık:
“Ağrıyan dişimi çektirmek için dişçiye gittim. Dişçi, hangi dişimin ağrıdığını sordu. Madem, koskocaman dişçi, ağrıyan dişimi o bilsin diye inat ettim. Dişçi, bütün dişlerimi çekti, sıra ağrıyan dişime gelince, yine ağrıdığını söylemedim ve ağzımda, tek diş, bu inadımdan kaldı”

Üçüncü müsabık, "Evlendiğim ilk gece hanım, bana dokunmamamı söyledi. Benim de inadım tuttu, aradan 17 sene geçti daha dokunmadım" deyince, jüri başkanı, "Ama senin üç tane kocaman çocuğun var, nasıl olur?" diye sorunca, üçüncü müsabık, “ Vallahi inadımdan onların bile nasıl olduğunu sormadım”

Değerli yorumcular, okuyucular, yazarlar, anladık inatçısınız ama memleket elden gidiyor… Hala bu Suriye, İran ve Irak meselelerinde nereye götürüldüğümüzü sormayacak mıyız?

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 TOTEM
 14 Nisan 2012 Cumartesi 13:57
Yumruklayan hemde biryandan da imdaat adam dövüyorlar diye bağıran adama benziyor.Zeka çok önemli bir değerdir zira aptalca yapılan muhalefet bile iktidara güç kazandırmaktan başka bir işe yaramaz.İktidarın ak dediğine kara demek muhalefet değildir.muhalefet zeka ve tahammül gerektirir Zira herşeye muhalefet eder ve en doğru uygulamaları bile eleştirirseniz inandırıcılığınız kalmaz.Akp bugün bu derece güçlü ise bu emin olun onların becerisinden çok muhalefetin beceriksizliğindendir.
 TOTEM
 14 Nisan 2012 Cumartesi 13:51
Bu insanlara gösterdiğiniz empati ve hoşgörüyü Akp yi destekleyenlere gösteremiyorsunuz.Burada belkide en sevilmeyen ve saldırılan kişi benim!Beni yalakalıkla Akp militanı olmakla hatta bu iş için birilerinden para almakla suçluyorlar!Ama ne gariptir ki Para karşılığı Akp yalakalığı yapan ben onlarca yorumumda Akp yi eleştiriyorum ama bedevadan yorum yapan bu demokrasi sever arkadaşlardan birkez bile hükümetin bir icraatini destekler bir yorum göremedim.Sizlerinki,hem rakibini altına almış-
 TOTEM
 14 Nisan 2012 Cumartesi 13:45
Sayın Kuşoğlu;Birgün oturup haber bantlarının altındaki yorumları okuyun O zaman kimin inat olduğunu,kimin bilmem ne yarışı yaptığını ve kimin saldırgan ve tahammülsüz olduğunu görebilirsiniz.Siz İktidarı eleştirmeyen bir kesimi gözlem altına almışsınız ve salt onların tavırlarını eleştiriyorsunuz ama ne hikmetse çok daha saldırgan,bilgisiz,ve şartlandırılmış çirkin insanları ve yorumlarını görmüyorsunuz.Zira onlara empati gösteriyor davranışlarına kılıflar buluyorsunuz içten içe ama ne yazıkki-
 Misafir
 13 Nisan 2012 Cuma 18:32
Cuma 13:23,1923 de kişibaşı GSMH 600 dolardan 2002 Başıda kişibaşı GSMH 80 yılda 2100 dolara çıkabilen Ülkem,2003 den 2011 sonuna kadar 11 bin Dolara zıpladı,UÇTU,Fırladı.Görmeyen,göremeyen gözler kör olsun.Ağasar Dereli.
 Misafir
 13 Nisan 2012 Cuma 13:23
12 Eylül'ün reytingi düşük kalınca 28 Şubat dizisini vizyona koydular. Seneler tükeniyor ülke yürüme bandında koşar gibi yerinde sayıyor.
 Misafir
 12 Nisan 2012 Perşembe 19:51
Tespit: %50'lik AKP'den CHP'ye %5 geçiş olmaz ama %22'lik CHP'den AKP'ye en az %10 oynaya oynaya geçer.CHP genelbaşkanı ne düşünüyor acaba.Darbelere ve DARBECİLERE Avukatlığa devam mı,yoksa tamam mı?
 Misafir
 12 Nisan 2012 Perşembe 19:50
İyi bir Muhalefet Lideri olmak için, dün:"28 Şubatı yargılayamaz" diyeceksin,bugün ise, "İntikam alıyorlar" diyeceksin ki,Türk halkı şaşırıpda kaza ile seni İKTİDARA getirmeye kalkışmasın.Sn Kuşoğluna saygı,K.K ya ise "selam" be dostum.
 Misafir
 12 Nisan 2012 Perşembe 16:30
Keser ve hesap günü ülkemizin gündemine oturmustur.Görmiyen gözler duymayan kulaklar, terazinin ucunu kaydiranlar,demokrasiyi yaz boz tahtasi zannedenler duyun ve görün elinizdeki keserle artik bundan böyle hep kendinize yontamayacaksiniz.Zoru basarmak zordur läkin meyvesi ise tatlidir.Demokrasinin meyvesinden bundan böyle sadece sizin mutlu beyaz Türkleriniz faydalanmayacak.Hos geldin demokrasi..1453
 Misafir
 12 Nisan 2012 Perşembe 12:11
Nihayet 28 ŞUBAT Çetesine de dokunulmaya başlandı.Sıranın ISTANBUL DÜKALIĞINA geldiğini görür gibiyim.Bu gelişmelerin olacağını 10 yıldan beri çeşitli platformlarda dile getirenlerin ne kadar haklı olduğunu da herkes öğrenecek,buna Hulya hanım kardeşim gibi yurttaşlarımızda dahildir.herkese sakinlikler dilerim.Darbecilerin Militarist kesiminden ziyade,MEDYA ayağına dokunmak çok daha önemli.MINTIKA TEMİZLİĞİ tam saha temizlik yapılmalı dimi dostlar.az sabredin ama dudaklarınız uçuklamasın.H.Tahsi
 hulya
 12 Nisan 2012 Perşembe 10:04
Demokrasi götüreceğiz diye insanların yerlerini bombalayıp,kışkırtıp,fitleyip,silah'dı,paray'dı,her türlü hile ile karıştırıp o raddeden sonrada kim kimi daha çok öldürüyor derseniz ben bunu başlatana KATİL derim.Bu şekilde demokrasi gitmez neden diyemiyorsunuz? Afganistan da,Arabistan da demokrasi varmı? Bu çağda böyle demokrasi gidermi? Deniz Feneri savcılarının sürüldüğü ülkemizde demokrasi varmı sizce?
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime