Velev ki karargah rahatsız…
Takiyye, kelime anlamı ile örten, halk diline yerleşik anlamı ile, “Muhatabı kandırma” olarak yorumlanabilir.
Takiyye kelimesini Türk literatürüne yerleştiren medyadır.
Özellikle Erbakan döneminde; Muhafazakar geleneğin iktidar surlarını zorlamasına, “Bunlar takiyye yapıyor. Hepimizi kesecekler!” repliği ile kazıdılar.
Takiyye kelimesinin zoom yapılmış hali, “Yalan söylemektir…”
Yalan… Hani, hepimizin bir şekilde bulaştığı kötü şey.
Doğrusu, 80 milyonun içinde bu koridordan geçmeyen var mı bilemiyorum.
Yalanı o kadar kanıksamış bir toplumuz ki;
Yalanı ince hale getirdik. İncelttik…
Bu kadar gayri meşruluğa beynimiz dayanamaz diye…
Beyaz yalanlar diye bir şey uydurduk.
Siyaset, az istisnaları olsa da; fıtratı gereği en çok yalanı söyleyen mekanizmadır.
Hatta; Yalanı doğrudan daha etkili söylediği için siyaset bir güce tekabül eder. Bu genel bir doğru ama halk, seçtiği iradenin takiyye yapmadığını düşünüyorsa, bu da mı saygıya değmez?
Sadri Alışık’ın repliği ile, “Bu da mı gol değil!”
Muhafazakar siyaset kurumunu her daim takiyye yapmakla suçlayan mekanizmanın koç başı olan Doğan Grubu her sıkıştığında takiyye resitali yapmıyor mu?
Siyaset kurumu için kötü olan takiyye, neden Doğan Grubu için meşru görülüyor?
Ya da görülebilir mi?
Herkes biliyor ki; Hürriyet elinde imkan olsa, iktidarı bir kaşık suda boğar.
Hürriyet’in yaptığı takiyye değil mi?
Şu karargah rahatsız haberine bir bakın Allah aşkına…
Elmas gibi işlenmiş.
Genelkurmay Başkanı’nın dev fotoğrafı konularak sanki demeç vermiş havası meydana getirilmiş ama konuşan o değil!
Manşette verilmeyen başlık, içeriye saklanmış!
Sanki Genelkurmay’ı aklıyormuş gibi yaparak, 6 doğrunun yanına 1 tane ve haberin amacı olan, “Genelkurmay değil, Milli Savunma Bakanlığı yaptı!” diye işçiliği profesyonel, muhteviyatı zehirli bir haber vereceksin.
Bu o kadar özenli bir işçilik ki…
Velev ki karargah rahatsız…
İyi de karargah neden rahatsız?
Söylentilerden mi? Hükümetten mi? Erdoğan’dan mı?
Bunları niye şüpheli bırakıyorsun Hürriyet?
Bu takiyye dediğimiz şey, siyasetin tapulu malı değil ki?
“Napsın adam. Ancak bu kadar mücadele edebiliyor!” gibi ucube bir sütrenin arkasına gizlenmesi Aydın Beyin takiyyesini meşru yapar mı?
Bir tarafta inandığı dava için canını kaybedenler…
Diğer tarafta, “ Aman malım elimde kalsın!” diye takiyye yapan medya gurubu.
Ve biri meşru, diğer gayri meşru öyle mi?
Hadi canım sende!
Velev ki yanılıyoruz ve karargah rahatsız…
Takiyyeci generaller derhal görevden alınmalı!
Kıbrıs’tan aldığım bir bilgiyi 10 gündür ekranlarda söylüyorum.
Birileri havalimanlarına el koymayı düşünecek kadar uçuk planlar peşinde.
Elbette geldikleri gibi giderler ama birilerinin, yine bir şeyler pişirdiğine dair bilgileri yine dolaşıma sokacak kadar arsızlaşması çok ilginç.
Genelkurmay Başkanı net, dolaysız bir açıklama ile üzerine düşeni yapmalıdır.
Hürriyet bir oyun peşinde ise suç ortakları olduğu kesindir.
Hiç kimsenin milletin morali ile oynama lüksü yok!
Yeter artık!