Bir şeyler yapmalıyız!
Yapıcı eleştiriler herkese iyi gelir(miş)...
1) Dış politikamız en başarılı olduğumuz alanlardan birisi değil. (Görüyorsunuz; bu fakir de diplomat oldu. Başarısız yerine, “En başarılı olduğumuz alan değil” diyerek topu göğsümde yumuşatıyorum!)
2) Toplumsal barış konusunda yeterli mesafe alamadık. (Üsteki parantezlerin alayı burada da geçerlidir!)
Suriye konusunda Esad’ın zalimliklerinin yanında ABD’nin etkisinde kaldığımız gerçeği ile yüzleşmeliyiz.
Alevi ve Kürt kardeşlerimizin sancılarını dindirmek için daha sağ duyulu olmalıyız.
Her Kürt’ü PKK’lı zanneden, her Alevi’yi potansiyel Kur’an düşmanı zanneden bir kesimin ayak sesleri artıyor.
Tolerans bu toplumun ortak paydasıdır.
Her kim ki kendisini “ÖTEKİ”leştirilmiş kabul ediyorsa, onun hassasiyetlerini kendi hassasiyetlerimiz gibi özenle dinlemeliyiz.
FETÖ’nün sızmadığı yer yok.
“Muhalefete sızdı ama iktidara sızmadı” kelimesini her kim söylüyorsa, o kişinin iyi niyetini sorgulamak ana sütü gibi hakkımızdır.
Ya muhalefet unsurları?
İktidarın yaptığı yanlışları, iktidara füze gibi fırlatmak yerine neden toplumsal barışa bir tuğla daha koymayı denemez ki?
Terör örgütlerinin cenazesine omuz vermek mi muhalefet etmek?
Atatürk’e, “Kafir Kemal” diyen bir insanı Milletvekili yapmak mıdır yoksa?
Esad’ın zalimliklerini sıfırlayarak, masumların üzerine atılan füzeleri alkışlamak mı?
Terörle ilgili dişe dokunur tek satır yazmayan Murat Yetkin gibi, terör unsurlarına en sert mücadeleyi veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, “İstifa duvarını aştın “ demek midir muhalefet?
Sahi muhalefet etmek nedir?
Hükümetin yanlışlarını söylerken, doğrularını savunmak bu kadar zor mu?
İdeoloji, aklın esiri olmak zorunda mı?
Vatan giderse, muhalefet edeceğiniz bir toprak parçası da kalmaz.
Vatansız muhalefet diye bir şey duydunuz mu hiç?
Hiç boşuna saklanmayın;
Siyaset, medya ve iş dünyasında bazılarının bombalar patladıkça gözlerinin içi gülüyor.
Bunu herkes görüyor!
Türkiye yönetilemez olursa, gelip siz yöneteceğinizi mi sanıyorsunuz?
İktidar yanlışlıklarıyla, muhalefet; muhalefet etme refleksi ile artık yüzleşsin.
Böyle gitmez!