Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Neo Azadi!
M. Kürşat Türker
YAZARLAR
1 Kasım 2013 Cuma

Neo Azadi!

Cibran 'lı Halit Bey , süvari birliklerinin başında, çoğunluğu ermeni çetecilerinden oluşan Rus orduları karşısında zaferler kazanan bir asker olarak, milli mücadelede boy göstermiş komutandır. Miralaylık ile taltif edildiği dönemde dahi kafasında ; Kürdistan özerkliği fikri olan zat ; iyi bir asker olması hasebiyle belki , kötü bir siyasetçi gibi davranmıştır .., Cumhuriyetin genç yaşında ve ulus devlet şemsiyesi altında bu tür bir fikrin , fikir hürriyetinden sayılamayacağı aşikardır.., Nitekim idam edileceği şehre , at sırtında uzun bir seyahat ile gönderilen Halit Bey , yol boyunca geçtiği güzergahlardaki kürt aşiretlerince kurtarılacağına dair umutları ile birlikte hayatını da idam hükmü gereğince kaybetmiştir .., İşte Azadi örgütlenmesinin orjini , psikodinamiğinde erk karşılısında alınan göreli mağlubiyetin suçluluğu da olan bir hikayeyi taşımaktadır...

FLASHBACK : 80'li ve 90'lı yıllarda çeşitli Avrupa ülkelerinde, coğrafya tedrisatında ve askeri haritalarda; Türkiye haritasının güney ve doğu bölümlerini kapsayan Kürdistan yazısı ile karşılaşan Türk asker ve diplomatları, benzer tepkisellikte kınama mizansenleri sergilemişlerdir.., Tabii olarak o dönemdeki bu eylemin sekonder kazanç noktası, sonrasında sorgulanmamıştır.., o da şudur ; O gün öğrenim görme yaşında olan bireyler bugün ülkelerinde politika yapmaktadırlar...

İkibinli yılların başlarında, Avrupa'nın efsanevi derebeyleri , Çin ırkının nüfus ve sanayi etkinliği karşısında , ekonomik buhranlar dönemini Avrupa'nın yazgısı haline getirecek bir dizi gelişmeyi öngörerek düşünmeye koyuldular .., kuşkusuz ki pişmanlıklar dahi yaşadılar ; Efsanevi komünist ideanın çöküşünden sonra , doğu bloku ile adlandırılacak coğrafyaya hegomonya kurmak için bir birlik kuran derebeyler ; birlik çatısı altındaki ucuz işçilik alanlarında farkında olmadan işçilik maliyetlerini artırmışlardı .., Sonuç itibariyle derebeyler , coğrafi olarak Avrupa'ya yakın , enerji ve hammadde hatlarının ortasında kalan ,üremenin yoğun ve dolayısıyla işçilik maliyetini asgaride tutabileceği bir bölgeyi aramaya koyuldular.., işte tüm bu denklemlerin ışığında bir bölge buldular.., ki bu bölgenin , arz-ı mev'üd efsanesinin de içinde geçtiği bölge olması belki de ilahi bir rastlantıdan fazlası değildi .., Buldukları yerin sosyolojik tanımı ; ucuz işçi besi bölgesi olabilir ancak kullanılacak ulusal bayrak ya da konuşma dili teferruattan fazlasıdır...

VARGI : Tarihsel akışının başlarında , amaç aracı meşru kılar aforizmasını şiar edinip İngilizler ile çıkar birlikteliğine cevaz veren düşünceye , bilinenin aksine ,döneminin önemli ismi Said Nursi de karşı çıkmıştır.., Bugün ise , geçmişinden çok daha farklı çıkarların birlikteliğe sahne olan bu coğrafyada herkes dostunu , yoldaşı ya da düşmanını fazlasıyla tanımak zorundadır.., Nitekim savaşmak ; düşmanınızın nerede olduğunu bilmediğiniz durumlarda değil , düşmanınızın kim olduğunu bilmediğiniz durumlarda çok daha zordur...!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 hulya
 9 Kasım 2013 Cumartesi 11:44
19:51 Yazarın "İstihbarat Talanları" yazısına yazdığım Fuller'i değil de o günleri,yani kurtuluş savaşında işgal kuvvetlerinin ülkemize nasıl baktığını okusaydınız dünya'yı yeniden keşfetmek zorunda kalmazdınız dememmidir sizi hoplatan.Kurtuluş savaşını iyi anlamak demek zaten Fuller'gillerin ve Said Nursi'gillerin de ruhunu anlamaktır. Sizi asıl kızdıran bu..
 Misafir
 8 Kasım 2013 Cuma 19:51
Sayın Yazarım : Fuller'i okumayın Said Nursi'den veya Mevlana'dan bahsetmeyin Tagore'den veya Cemil Meriç'ten bahsetmeyin...Şerif Mardin'den veya Sezai Karakoçtan.M.LİNGS'ten hiç söz açmayın.Marksizmi eleştirmeyin..Materyalizmi kutsayın...her şey fiziktir deyin metafizikten sakın söz açmayın parapsikoloji yalandır deyin geçin...EVREN DİKDÖRTKENDİR :)
 Misafir
 8 Kasım 2013 Cuma 17:28
Hulya, kavga arayan yok fakat T cetveline uymayanlara canın kavga mı istiyor?? Gibi erkeksi bir üslup kullanan, fikirlerine katılmasam da yazılarında okumalarının çokça ve genişçe olduğu belli olan Kürşat TÜRKER'e Fuller'i okuyacağına diye nasihate geçen sensin...Dinler gaz lambası değildir...Cetvelini bırakmadıkça Kurtuluş Savaşını ve halkı anlayıp seven sadece sen olarak kalırsın...KOMÜNİZM GELECEKSE BU ÜLKEYE BİZ GETİRİRİZ BAKIŞI...NEYSE...BAYAN üslubunu bozma bence...yakışmıyor...
 hulya
 8 Kasım 2013 Cuma 15:12
13:03 Arkadaşım senin canın kavgamı istiyor? Siz yazarın avukatımısınız? Yazdıysam yazara yazdım.Kurtuluş savaşı seni neden bu kadar rahatsız ediyor?
 Misafir
 8 Kasım 2013 Cuma 13:03
Hülya Hanım, Şahsınıza nefret kusan yok. Fakat kabul edin ki elinizde bir şablon...O şablona uymayan herkese mesela yazarımıza -bence sizden on kat fazla okumuştur- FULLER'i okuyacağına Atatürk'ü anlatan veya Kurtuluş savaşını anlayan şu eseri okusaydın diyebiliyorsunuz...FİKİRLER T cetveli değildir. FAKAT SİZİN BİR T cetveliniz var ki sormayın ona uymayanlar hain neredeyse.Atatürk'e onu DOGMA YAPANLARIN hür düşünceye karşı ve darbeleri için gerekçe olarak onu ileri sürenlerin verdiği ZARARI....
 hulya
 2 Kasım 2013 Cumartesi 17:21
13:43 Yanlı yayın filan okumuyorum sadece okuduğumu iyi anlıyorum.Ben Türkiye Cumhuriyetinin ilerlemesinin gerçek laik demokratik sistem ile gerçekleşeceğine inanan biriyim.Bu bağlamdan baktığımda engellerin Said Nursi'ye sızdırılan doğru bilgiler ile türklerin güveni kazanılarak "türkleri yok etmek istiyorsanız islam’dan uzaklaştıracaksınız" sahte bilgisi sızdırılmak suretiyle halk yıllarca oyalatılırken türkleri gerçek anlamda yok edici maddeler rahat bir şekilde icra edilmiştir...
 Misafir
 2 Kasım 2013 Cumartesi 13:43
Bediüzzamanı bu kısıtlı yerde anlatmak zor.Bugün her tür yayınla araştıran gönlü ve zihni gerçeği arayan bulur.İnanın ŞARTLI BİR İNSANA İŞİN ciddiyeti için diyorum GÖKTEN VAHİY inse şartlı bakışını bozmaz...Haliyle herkes aradığına ulaşır...tek taraflı okuyan insanlar tek gözle dünyayı görür...Mevlana gibi olmak lazım her yere bak her çiçekten bal derle.Bir elin hakikatte olmak şartıyla...
 hulya
 2 Kasım 2013 Cumartesi 13:32
Dünya'ya teoloji ile barışın gelemiyeceği 1700 yıllarında kanıtlanmıştır.Dünya demokrasi ve bilim ile tanışmıştır.Teoloji'den ümidini kesmeyenler ve bundan beslenenler Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra yürümemesi için ters mıknatıs görevi üstlenmişlerdir.Türkiye Cumhuriyeti bir adım ilerleyemiyorsa bunlara çok şey borçludur..
 Misafir
 2 Kasım 2013 Cumartesi 12:00
Said Nursi, Gönüllü milis alaylarıyla bu ülke için düşmana karşı savaşmış esir düşmüş Kafkas cephesinde ve Balkanlarda at üstünde düşmanla mücadele etmiş bir insandır.O pozitivist değildir..Vicdanın ışığı din aklın ışığı bilimdir hakikat ikisiyle ortaya çıkar der.Kürtçülüğe şeyh Said'e karşıdır.Yazarın belirttiği gibi emperyalistlere de...Kitaplarını okumadan yaktıran bir zamanların görevlileri gibi birileri okumaz karalar...
 hulya
 1 Kasım 2013 Cuma 16:46
13:58 Sana nefret kusarcasına benim için yorum yazdıran şey nedir? Durumu olduğu gibi kabullenmemse benim değiştirme gücüm yok zaten korkma.Yok memnun ol diyorsan, bırak da memnuniyetsizliğimi yazabileyim..
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime