Ekrem İmamoğlu’nun kendisini sevenleri bile bıktıran trip atma huyunu artık bırakması gerekiyor.
Bir zamanlar iktidarın (bazen hala yapıyor) yaptığı gibi “Ben mağdurum, fena halde eziliyorum” siyaseti ilk anlarda işe yarasa da...
Bir süre sonra bıktırıyor, zayıflık hissi de veriyor.
Amiyane tabiri ile halk da bunu yemiyor!
İşi dışında her şeyle gündeme geliyor İmamoğlu!
En son “Deprem toplantısına davet edildi mi, edilmedi mi?” tartışması...
Ne çocukça bir tartışma bu?
Son olayda haklı bile olsalar, iktidarın İmamoğlu’na yönelik hamleleri yanlış, yersiz ve tuhaf!
İktidarda şu çok sırıtıyor;
“İmamoğlu’nu bir punduna getirelim!”
İyi de, halkın verdiği bir yerel iktidar o!
“Sandığa saygı” diye yeri göğü inleten bir iktidara yakışıyor mu?
Halktaki psikoloji şu;
“İmamoğlu’nun haksız olup, olmaması önemli değil. İktidar kesin bir hinlik düşünüyordur!”
Yalnız İmamoğlu için psikolojik tehlike çanları artık çalıyor!
İstanbullu seçmen artık ondan hizmet bekliyor!
İmamoğlu’nun sürekli rolünü büyütmesinden CHP genel merkezinin bile artık rahatsız olduğunu altını çizerek belirtmek isterim!
Böyle devam ederse, büyüsünü kaybedebilir!
Rüzgarını iktidar değil, sürekli haklı/haksız attığı tripler kesebilir!
Bu arada depremin, terörün bile bir araya getiremediği iktidar/muhalefet çekişmesini Allah korusun savaşın bile bitireceğinden emin değilim!
KEREM KILIÇDAROĞLU BİLMİYOR!
Elbette herkes her şeyi bilir diye bir kaide yok ama en sahipsiz meslek (şayet meslekse) siyaset...
Simitçi, gazozcu, fırıncı herkesin doğal uzmanlık alanı...
Bu kalabalığa en son Kerem Kılıçdaroğlu katılmış...
“CHP, merkeze kaymamalı!” mealinde bir şeyler söylemiş.
Ne diyeyim bu sözlere?
Kerem kardeşim; CHP’nin merkeze kaymaktan başka çaresi mi var?
CHP’nin ne azalan, ne eksilen oyu olduğunu görmüyor musun?
İktidar talebi yoksa CHP’nin o ayrı tabi ama...
İktidar istiyorsanız, büyüyeceksiniz...
Tek yolu da, geniş kesimleri kucaklamak...
Hayret...
Gözlerine bakınca Kerem Kılıçdaroğlu bana daha zeki bir delikanlı hissi vermişti!
Umarım aniden söylenmiş, öylesine ağzından çıkmış bir laftır bunlar...
Resmen babasına “Baba sen bu işi bilmiyorsun!” diyor.
Çok gereksiz sözler bunlar, çooook!