Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yeni Sorunlar Getirecek
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
29 Ocak 2012 Pazar

Cumhurbaşkanlığı Seçimleri Yeni Sorunlar Getirecek

Biliyorsunuz 2007’de yapılan referandum sonucuna göre artık cumhurbaşkanını halk seçecek. Geçen hafta resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu ile halkın yapacağı seçimin detayları da düzenlendi. Kanuna göre (Anayasa ile olması gerekirdi) 2014’te ilk defa halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanımız olacak.

Ben en başından beri cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine değil ama yöntemine, aceleye getirilmesine, görev ve yetkileri aynı kalırken, parlamenter sistemin garabet bir başkanlık sistemi ile ucubeye benzetilmesine karşı çıktım. Aklımda bir yığın soru işareti var ve 2014’ten sonra zaten sorunlu olan sistemimizin hiç işlemeyeceğini düşünüyorum. Ne parlamenter sitem ne de başkanlık sistemi, tam bir garabet oluştu. Şu sorularıma kim mantıklı cevaplar verebilir?

Doğrudan halk tarafından en az yüzde 51, ortalama yüzde 70 oyla seçilen bir cumhurbaşkanı mı popüler ve etkili olacaktır, yoksa onun atadığı ve meclis dengeleri ile uğraşan bir başbakan mı? (Sadece AKP dönemini düşünmeyin)

Yetki başbakan da ama halk desteği de cumhurbaşkanında olacak, sistem işler mi? Hele farklı partiler ve görüşlerde iseler…

Bu sorularıma “Gayet sorunsuz olur. Şimdikinden iyi çalışır” diyenler hayal kuranlardır.

Peki şu soruma cevap verin bakalım; Cumhurbaşkanı adayları ne diye propaganda yapacaklar? (Cumhurbaşkanının görevi sadece kanunları yayınlamak ve devleti temsil etmektir, sorumsuzdur) Halkın ekonomik, sosyal sorunlarını, dış politika görüşlerini dile getirseler, bunları çözeceğim deseler olmaz, çünkü, sorumlu hükümet. Cumhurbaşkanı adayları ne vaad edecekler, hangi programı halka sunacaklar? “Ben çok iyi kanun yayınlar ve devleti çok iyi temsil ederim” mi diyecekler?

Peki, bunları geçtim. İddialı bir cumhurbaşkanı adayının seçim kampanyası kaça mal olur? Birkaç ay sürecek, tüm kentler mümkün olduğunca dolaşılacak, tüm iletişim araçlarından yararlanılacak, en az 100 kişilik uzman ekipler çalıştırılacak… Milyonlarca poster, afiş, ilan, reklam gerektirecek. Ben iddialı bir aday için bu rakamın 50 milyon liraya yaklaşacağını düşünüyorum. Miktarı ne olursa olsun etik harcanması daha önemli. Ancak öyle bir seçim kanunu yapıldı ki rezaletlere yol açacak gibi görünüyor. 

Kanunun 14’üncü maddesi Cumhurbaşkanı adaylarının alacağı yardımları düzenlemiş. Maddeye göre adaylara, tüzel kişiler ayni veya nakdi yardım yapamıyorlar. Dolayısı ile siyasi partiler, dernekler, vakıflar, meslek kuruluşları, şirketler adaylara yardım yapamayacaklar. Kanuna  göre adaylara sadece gerçek kişiler yardım yapabilirler. Gerçek kişilerin yapacakları nakdi yardım en yüksek devlet memuru aylığına bağlanmış ve şimdiki ölçüye göre 8.300 lirayı geçemiyor. Gerçek kişilerin cumhurbaşkanı adaylarına ayni yardım yapmaları konusunda ise herhangi bir kısıt yok. Yani gerçek kişiler nakdi yardım yapmak isterlerse 8 bin 300 lirayı aşamayacaklar ama ayni yardımda sınır yok. Uçak, helikopter, taşıt aracı, yüzlerce eleman, reklam, televizyon programı, kamuoyu yoklamaları, eşantiyon gibi yardımlar yapılmak istendiğinde ise sınır yok...

Bunun manası nedir?

Üstelik nakdi yardımların denetlenmesi yanlış bir şekilde de olsa öngörülmüş ama ayni yardımlar için denetim dahi yok!

Bu belki ilk seçimde olmaz ama sonra skandallar çıkarır. Parası ve ünü olanlar aday olur, konu iyice sarpa sarar…

Böyle bir anayasa değişikliğini ve böyle saçma bir kanununun çıkmasını aklım almıyor…

 

 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 19:00
Tabiki BEŞ GENERAL olmamış olsaydı, halk Cumhuriyeti tesis etmekte çok zorlanırdı.Tabiki İLK BEŞ in içerisinde G.Mustafa Kemal olmamış olsaydı,bu Cumhuriyet bugünkü muhteşem günlerini yaşıyamazdı.Bir gerçekde varki,BEŞ Darbe yapılmamış olsaydı,bugün kişibaşı GSMH rakamımız 12 bin dolar değil 42 bin DOLARA ulaşacaktı.Aslında günümüzde bazı ODAKLARIN yaygara dolu cırlamalarının yegane nedeni, kişibaşı GSMH rakamımızın on bin doları aşmasından kaynaklanmaktadır.H.Tahsin.
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 18:56
CHP halk ile buluşup,kucaklaştığı gün Ülkede İKTİDAR alternatifi olmaya başlayacaktır.Bu da bugünkü zihniyetini,bugünkü mantık ve bakış açısını değiştirdiği taktirde gerçekleşecektir.Aksi halde önümüzdeki ilk seçimden itibaren,erime sürecine girip, ana muhalefet koltuğunu dahi başka bir yapıya kaptırma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaya mahküm olacaktır.Cumhuriyet Halktan alınan güç ile,ORTADOĞUYU DİZAYN edenlerin ürkütülmesi ile kuruldu.Halkın gücü olmasaydı BEŞ General ne yapabilirdi?.H.Tahsi
 teyze
 1 Şubat 2012 Çarşamba 17:39
Madem Cumhurunreisinin görevi sadece kanunları yayınlamak ve devleti temsil etmektir ne diye seçiyoruzki.Boşuna gerilim,zaman kaybı masraf.Çankayayı terkederken 50 civarında personelide yanında götürüyorlarmış diye söylenti de varEğer seçim kış aylarına denk gelirse % 76 oy garanti sloganı: Benim dönemimde Balkanlardan gelen soğuklar her yıl veto edilecek.
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 15:01
Halk bilir mi? Selçuklu Devleti yerine Osmanlı Beyliğini, Osmanlı İmparatorluğu yerine Türkiye Cumhuriyetini kuranlar halk değil midir? Halkın destek vermediği hiç bir hareketin başarıya ulaşmadığı bilinmez mi? Bu halk bilinçli olmasaydı, kendisinin içerisinde olmadığı bir siyasi partiye (CHP'ye) oy vermez, iktidara getirmez miydi? Demek ki, neyi ne zaman ve nasıl yapacağını çok iyi bilmektedir? Bilmeyenler, gerçeğinde bildiğini zannedenler midir? (canmehmet)
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 14:56
Halk doğrusunu bilir mi? -Yıl 1980, ihracat 2,5 milyar dolar, ağırlıklı madenler ve tarım ürünleri. -Yıl 2010, ihracat yaklaşık 135 milyar dolar, ağırlıklı, hizmet, makine ve işlenmiş ürün. -Yıl 1980, Türkiye tarım toplumu, -Yıl 2010, Türkiye, Yenice sanayileşmiş ülke. Ülkede 30 yılda ne değişti? Halk, yönetimin içerisine çekildi. Başka hiç bir şey değil. Bugün, Çorum, Konya, Şırnak, Mardin, Kahramanmaraş vb şehirlerimiz ihracat seferberliğinin önemli neferleri durumuna gelmiştir. (canmehmet)
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 12:54
Döktürün Hasan Bey dostum,yorumlariniz kadar dogru ve dik bir karekterinizin olduguna adim gibi biliyorum.Ne olur yazmaya devam edin ülkenin sizin gibi daha insanlara ihtiyaci var.Dostani sevgilerimle..
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 12:06
Çarşamba 08:45..Dinle dostum, Hayali ve özlemi ile yaşadığın Sosyalist sistemin dünyadaki tek dinamosu olan SSCB, 1991 de çöktüğü zamanki Ekonomik verileri ile, onun mirasçısı olan günümüzün TOPAL DEMOKRASİLİ Rusyasının Ekonomik verilerini mukayese et bakalım karşına nasıl bir tablo çıkıcak.Binlerce defa reset,milyonlarca kere format atsak, sizin gibi virüsleri ortadan kaldırmak imkanı bulamıyacağız.Sayenizde Ülkem MUHALEFETSİZ olarak yıllardır yaşamını sürdürmek zorunda kalıyor.H.Tahsin.
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 12:03
Çarşamba 08:45..Dostum Halkın beyni ile,senin gibi Halkı beğenmeyenlerin beynini ve bilgisini TEST edelim.Cumhuriyet tarihini onar yıllık dilimlere bölelim ve her onar yıllık dilimlerin EKONOMİK sonuçlarını alt alta yazalım.Okuma yazmasını bilenler için NEFİS bir TABLO ortaya çıkar.Halk bu tabloyu okumasını bildiği için,senin kafana sahip yapıları 1950 lerden günümüze hiç tek başına iktidar yapmıyor.Okuyabiliyormusun.???.Sanmam,nerde sende o kapasite.H.Tahsin.
 Misafir
 1 Şubat 2012 Çarşamba 08:45
Yılda adam başı bir tek kitap okumayan bu halk elbette en doğrusunu bilir. Bu halkın ne istediğine bakın, yeter, seçimi kazanan da en haklı en doğru adamdır, yine aynı teoriye göre. Bir torba kömürse verin onu alın oyu, kazanın seçimi. Uzun vadede, kıçındaki donu da kaybetmesi, önemsiz bir ayrıntı, boşverin. Nasılsa arkanızda KAPI gibi, medya-yorumcu-yalaka desteği var, balık hafızalı oyverenler var. Ne diye uzun vadede gerçekten halkın yararına çalışacaksın, yırtınacaksın, enayimisin?
 Misafir
 31 Ocak 2012 Salı 21:44
Darbecilik,cuntacılık çağımızın en aşağılık,en ÇUKUR suçudur.Bu nedenle darbecilerin mantığına da,fikrinede,bulundukları bölgeye de beldeye de mesafeli durmak lazım,uzak durmak lazım.Bu yapıların ürünlerinden de uzak durmak lazım.27 mayıs 1960 ın ürünü olan 1961 anayasasını da 38 tane aşağılık,çukur darbeci bozuntusunun denetimi ile üretilmiştir.Bu çukur metin bizi 12 eylüle,12 eylül çukuru ise 28 şubata sürüklemiştir.1960 dan 2002 ye EKONOMİK değerimize bakmak lazım.Tabi sonrasına da.H.Tahsin.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime