Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Ölümler, Bayramlar ve Oyunlar
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
16 Ocak 2012 Pazartesi

Ölümler, Bayramlar ve Oyunlar

İngilizlerde ölen ünlü veya değeri kişinin yaşamı ve özelliklerini anlatan makale yayınlanır buna “obituary” (obiçuari) deniyor. “Obituary” konusu olmak önemlidir ve yazanda öleni hakikaten çok güzel edebi bir dille anlatır ve saygınlığını artırır. Bu olayla ilk karşılaştığım yıllarda bana, bizde hani ölen bazı kişilerle ilgili tabutu başında hem saygı, hem üzüntü dolu konuşmalar yapılır ya onun yazılı halde olanını anımsatırdı.

“Obituary” aklıma Rauf Denktaş ve Lefter’in ölümleri dolayısı ile geldi. Muhakkak ki medya onlarla ilgili güzel yayınlar yaptı ama sade, siyah bir çerçevede “obituary” ağırbaşlılığı ile ve bu işi bilen biri tarafından güzel şeyler yazılsa daha iyi olur diye düşünüyorum. Çünkü, gazeteler ölen kişinin arkasından alel-acele toplanmış bilgilerle öyle yanlış, çelişkili ve abartılı bilgiler veriyorlar ki şaşırıyorum.

Ölen değerli kişinin arkasından verilmesi gereken onun yaşam felsefesi ve yaptıklarıdır. Biz işi “kör ölür badem gözlü olur” noktasına taşıyor, ciddiyet ve saygıda ipin ucunu kaçırıyor, ölenin değerini de yeterince anlatamıyoruz.

***

Gençlik ve Spor Bayramını eski militarist bir anlayışla kutladığımızı söyleyebilir daha sivil bir şekilde kutlanması gerektiğini savunabilirsiniz. Buna ben de katılırım. Ancak siz Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarını kaldırmaya yönelik bir izlenim verirseniz buna bu ülkeye şükran ve minnet duyan herkes karşı çıkar, çıkmalıdır. Bakanlık yayınladığı genelge ve açıklamalarıyla hiç de iyi niyetli olduğu izlenimi vermemiştir. Kız çocuklarının bacaklarını bahane edenler, ülkenin genel ahlak düzeyini nasıl ihmal ederler? Bizim inanç ve geleneğimizde ahlak sadece bacakla sınırlımıdır?

Ne bayramı kutlamayı, ne sağlam nesiller yetiştirmeyi ne de “müşavere etmeyi” biliyoruz.

***

Şu Uludere olayı kafamda bir soru işareti bıraktı, bir türlü silinmiyor. Hani birinin adını unutursunuz da tüm gün aklınızda yer tutar, onun gibi… Tabi buradaki soru işaretlerinin cevaplarını aklıma takılan ismi hiç beklemediğim bir anda bulmam gibi bulamam…

Uludere’de kaza veya belki de hain bir plan sonucu 34 vatandaşımız öldü ve Hükümet hala bir açıklama yapamadı. Düşünün 34 kişi öldü… Başka bir yerde iktidar gider. Bizde sorumlu olmadığı gibi ne olduğu da belli değil. Büyük ihtimalle istihbarat bilgisini Amerika’dan aldık ama doğrulamadık veya sistem hak getire sanırım. Heronların, İHA’ların gösterdiği her yeri bombalıyor muyuz?

Bölgemizde özellikle bizimle ilgili net bilgiler vermesi gereken, bir çok soru işaretini giderecek bu konu kapattırılmamalı… Ağustos başında komutanlar istifa etmişti hatırlarsanız. O komutanlar döneminde PKK saldırılarında şehit olan askerlerimizden dolayı, “Bu olaylar AKP İktidarını yıpratmak için TSK tarafından planlandı” diyenler ortada yok. “TSK’nın yeniden yapılandırılması lazım, terörle mücadele böyle olmaz, bu komutanlarla hiç olmaz” diyenler ortada yok. Bir şeyler ve yorumlar değişiyor farkında mısınız?

Ne oldu, ne oluyor?

Uludere hadisesi basit bir hata değil, Uludere’de ne insani yönden ne de devlet yönetimi açısından sınıfı geçtik…

Not: Son 2 yazımda bir hata yaptım. Yazarken farklı konular aklıma gelir, onları unutmamak için köşeli ifadelerle aşağıya yazar daha sonra o konuda yazmak üzere yazıdan ayrı olarak hafızaya alırım. Nasıl olduysa son 2 defa yazıdan ayırmayı unutarak yazıyla birlikte mail ettim. Tabi olduğu gibi çıktı. “TOTEM”, Canmehmet” gibi yorumcularımızda haklı olarak o bölümle ilgili eleştirilerde bulundular. Son yazımda durumu fark edip sonradan o bölümleri çıkarttırdım ama “Değişim Tamam da…” başlıklı yazımda örneğin konuyla ilgisi olmayan Şemsettin Günaltay ile ilgili bölüm kalmış. Halbuki Günaltay dönemi ile ilgili ayrıca bir yazı yazacağım için o notu almıştım. Yanlışlıktan dolayı çok özür dilerim.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 TOTEM
 18 Ocak 2012 Çarşamba 11:30
Kapılmamlıyız. Artık hükümette kendisine oy vermeyip benimsemeyen insanlarında güvenini kazanmalı ve enazından endişelerini gidermeli.bunuda bu kitlenin korkularını körükleyerek yapamaz.Bence artık ülkenin gerilimini düşürmeye özen göstermeli yargılamalar cadı avına dönüşmemeli düşünce en tahammül edilmezinde bile özgür bırakılmalı ve baramlarla yada değerlerle uğraşılmaktan vazgeçilmeli.Zira bizlerin iç kavgalardan çok daha önemli işlerimiz var dikkat ve enerjimizi artık oralara yöneltmeliyiz.
 TOTEM
 18 Ocak 2012 Çarşamba 11:27
Kadar büyük bir hararetle savunduysam mini eteği yüzünden baskı gören birini de o derece hararetle savunurum.Aslında hepimiz bunu yapmalıyız.Başkalarının yaşama biçimlerine ne kadar saygılı olursak o derecede demokratik ve modern bir yapıya bürünmüşüz demektir.Bizler farklı düşünceleri,yaşam tarzları ve zihniyetleri olan topluluklar olabiliriz ama aynu ülkenin evlatlarıyız.Birbirimize saygı duymalı ve tahammül edebilmeliyiz.Aramızdaki üçbeş marjinal ve keskin insanın dolmuşuna ve kışkırtmasına -
 TOTEM
 18 Ocak 2012 Çarşamba 11:23
Ülkemizde Birçok kurum ve yapı bir yanlış içersindeydi.Bunda öne çıkan kurumlar yüksek yargı,ordu ve birtakım üniversiteler geliyordu ve siyasetçilerde onların milli destekçileriydi.bu sebeple ben sürekli bu yanlışları eleştirdim.Şimdi bu konuda oldukça önemli değişimler oldu Ancaaakkk eğer budurum kral öldü yaşasın yeni kral havasına girerse bu yapılanların hiçbir anlamı ve değeri kalmaz.Ben hiçbir sınıfın bir diğeri üzerinde tahakküm kurmasından yana değilim.türbanı yüzünden baskı göreni ne-
 Misafir
 17 Ocak 2012 Salı 21:01
Sayin Bülent Bey, ortalik alisa gelinmis siyasetcilerle dolu,önemli olan ayricalikli düsünüp ayricalikli kararlar alabilmektir.Kahramanlar artik savaslarla sinirli degil.Sesinizin biraz daha gür cikmasi icin ne kadar daha beklemeyi düsünüyorsunuz?Mevlam size bir sayesetcide olabilecek her türlü özelligi vermis ve donatmis, önemli olan bu yetenegi fak edip farkli davranabilmektir.
 TOTEM
 17 Ocak 2012 Salı 19:36
Dünya çocuklarını görmekten ve dünyadaki tek çocuk bayramının ülkemde olmasından herzaman gurur duydum.Lütfen ama lütfen tutarlı olun ben türbana tepki verenlere kızarken 19 mayıs törenlerindeki öğrenci kıyafetlerine karışanlara hak veremem.Kimse kimsenin yaşam tarzına karışmasın.bir kardeşimin türbanını savunurken diğer kardeşimin seçimi olan kıyafetide savunmak benim ve herkesin boynunun borcudur.Keskin saflara ayrılıp marjinalleşmek doğru değil.artık kendinize gelin ve tutarlı olun..
 TOTEM
 17 Ocak 2012 Salı 19:31
Yok kardeşim yok!! ben tektip düşünceye ve toplu söyleme karşıyım ben konuları tek tek ve kendi muhakeme gücümle değerlendiriri. bizimkiler bunu savunuyor,hadi bende savunayım!Onlar bunu savunuyor hadi o zaman ben karşı çıkayım diye bir refleksim olamaz.Bu kendi beynime ve kişiliğime hakaret olur.Teraneyi bırakın milli bayaramların ve kutlamaların kime ne zararı var?19 mayıs törenleri çokta güzel ve coşkulu oluyordu şimdi hiç boşuna oradan buradan didiklemeye çalışmayın.23 nisanda ülkemde-
 Misafir
 17 Ocak 2012 Salı 14:52
(2)Bakınız Bayram-Törenler. Devamla; “Üstelik de bir başıbozukluğa şahit oluyorsunuz. Bir sürü şımarık ve umursamaz genç önünüzden geçiyor. Ne kadar ve nasıl bir mesaj verildiği şüpheli. Bu konuda biraz çalışmamız gerekli. Saatlerce konuşmalar, koca koca adamların sıraya girip el sıkmaları, artık modası geçmiş kutlamalar..." Komutan ne demektedir? Modası geçmiş kutlamalar! (canmehmet)
 Misafir
 17 Ocak 2012 Salı 14:48
(1)Bakınız Bayram-Törenler hakkında eski D.K.Komutanı Özden Örnek ne demektedir? "29 Ekim 2004; Bugünkü törenleri, şöyle sabahtan akşama kadar yaşadım. Hepsi onuncu yıl için planlanandan farklı değildi. O zaman devletin gücünün mesajını her köşeye dağıtmak ve birlik beraberlik gösterisi yapmak birinci amaçtı. Aradan seneler geçti. Amaç belki aynı ama yapılış şeklinin çok farklı olması gerekir, diye düşündüm. Bir tribünde saatlerce oturarak geçenleri seyretmek pek bir fikir vermiyor. (canmehmet)
 Misafir
 17 Ocak 2012 Salı 14:46
Totem, sizdede bilinc altinda biraz dikta ve militarist bir düsüncenin var olduguna inanmaya basladim, halbuki ne güzel yorumlar yaziyordun!.. lütfen
 TOTEM
 17 Ocak 2012 Salı 12:01
Yemişim Avrupayı her konuda onları taklit edip kriter olarak kabul etmemiz gerekmez ki!Atatürk 23 nisanı çocuklara armağan ederek ne güzel ve dünyada ilk olan bir şeyi başlatmış bununla gurur duymak yerine eleştirmek niye?Çocuklar ve gençler geleceğimiz onları bu şekilde teşvik ve motive etmenin neresi yanlış biri bana söylesin.Herzaman söylüyorum birilerine taraf olup kendi beyninize ve muhakeme gücünüze ihanet etmeyin kendi doğrularınız ve yanlışlarınız olsun başkalarının kileri kabullenmeyin.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime