'12 Eylül, Türkiye devriminin boğulduğu gündür'
Dondurmam Gaymak’tan başlayıp İftarlık Gazoz’a kadar birçok filmde imzası bulunan senarist ve yönetmen Yüksel Aksu, sinemayı bir 'hayat turşusu'na benzeterek, "Belgesel ödüllerim var, çok reytingli diziler yönettim adam yerine koyulmadım, kendimi de adam yerine koymadım" dedi.
ABONE OL
Senarist ve yönetmen Yüksel Aksu, Elif Dağdeviren'in moderatörlüğünü gerçekleştirilen Akra Talks'a katıldı. “Sinema bir hayat turşusudur” diyen Aksu, her tür filmi çekebileceğini belirterek, “Zaten miladımı da o yüzden Dondurmam Gaymak'la başlatıyorlar. Ondan önce bir sürü kısa film ödüllerim var, belgesel ödüllerim var, çok reytingli diziler yönettim adam yerine koyulmadım, kendimi de adam yerine koymadım. Yönetmenlik bazen neyi yönetmeyeceğini bilme sanatıdır. Bir vahşi hayvan gibi bırakacaksın oyuncuyu, oynasın. İpi elinde olacak ama asılmayacaksın” açıklamasını yaptı.
1970’lerle ilgili de değerlendirme yapan Aksu, o dönemin filmlerinin, romanlarının, şarkılarının hala izlenip, dinlendiğini belirterek, “1970'lerin sadece filmleri izlenmiyor, şarkıları da dinleniyor, romanları da okunuyor. O yılların romanları üzerine de roman çıkmadı daha. 70'ler son duygulu yıllardı. Sonraki dönemlerde dünyanın yıldızı karardı, Türkiye'nin de karardı. ‘80 darbesi oldu ve Türkiye'nin kültür hayatını boğdu; insanı bitirdiler, o zaman film olmaz, beklemeyin. 12 Eylül, Cumhuriyet'le başlayan Türkiye devriminin boğulduğu gündür. O yüzden 70'li yıllardaki filmleri tekrar tekrar izliyoruz. 12 Eylül'le yapılan hesaplaşma devam etmelidir. Sıradan ve basit olmamalıdır” dedi.
Sözcü
GÜNCEL
Sayfa başına git