Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Tatildeyken
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
26 Ağustos 2012 Pazar

Tatildeyken

Birkaç yıldır doğru-dürüst tatil yapamamıştım. Bayramdan istifade ederek bir hafta dinlenmeye çalıştım. Dinlenme dediysem, telefonları kapatıp, görüşmeleri sadece akşamlara ve asgariye indirerek  bir odaya kapanıp birikmiş bazı kitapları okumaktan ibaret. Deniz kıyısında tek bir kere dahi denize giremedim. 11 Kitap götürmüştüm, bazılarını tümüyle okudum bazılarını taradım. Özellikle Ali Şeriati’nin “Dine Karşı Din” ve İhsan Eliaçık’ın “Kuran’a Giriş” isimli kitaplarını tavsiye ederim. (Özellikle Teyze’ye) Milan Kundera’nın “Var Olmanın Dayanılmaz Hafifliği” ise okuduğum tek romandı.

Tabi gündemden uzak kalma lüksüm yok. Gündemi Ankara’daki kadar olmasa dahi çok ayrıntılı takip ettim. Maalesef üzüntü duyduğumuz olaylar vardı. En başta Gaziantep’teki alçaklık. Kim çoluk-çocuğu öldürerek bağımsız olmuş yada otoriteyi yola getirebilmiş? İnsanlık dışı ve cani ruhla yapılmış bir eylemdi. Tabi, kimse Karayılan’ın korumasının bu işleri yalnız gerçekleştirdiğine inanmıyordur. Arkasında her türlü sürpriz güç olabilir.

Bombalı eylemi lanetledik ama teröre şehitler vermeye devam etmemiz de çok kötü. Fakat, en kötüsü ne biliyor musunuz? Kimse siyaseten değerlendirmesin ama en kötü olan husus devletin acizliğiydi…  Devletin istihbarat birimleri, güvenlik birimleri özellikle aciz kalıyor. Çünkü, siyasi iradede sorun var. 3-4 yıl önce kurulan Kamu Güvenliği Müsteşarlığı sadece ve sadece Hükümet içersindeki siyasi ve idari anlaşmazlık nedeniyle hala görev yapabilmiş değil. İstihbarat birimleri de hala siyasi sebeplerle koordine edilebilmiş değil. Bakmayın siz bu konuların gündeme getirilmeyişine, hakikaten bürokrasiyi bilenler sorunların ayyuka çıktığını da gayet iyi görüyorlar. Geçenlerde, birkaç aylık boşluk sonrası atanan Malatya Valisi  galiba 3’üncü Kamu Güvenliği Müsteşarı olmasına rağmen hala kurum kadrosunu oluşturamadı. MİT içersindeki ve diğer istihbarat birimlerinin arasındaki çekişme ise kaç yıldır terördeki artışın önlenmemesinin baş sebebi…  

Devletin terör karşısında aciz kalmasının siyasilerden kaynaklanan bir diğer sebebi ise Başbakan’ın devlet adamlığından uzak oluşu. Hiç itiraz etmeyin; Tayyip Beyin 90’lardaki terörle ilgili, “Kemalist devletin geleneksel zora ve silaha başvurma yöntemi artık iflas etmiştir” gibi görüşlerini de geçin, 2005’lerde söylediklerine ve politikalarına bir bakın. 2009’un sonuna kadar olanların şimdikilerle taban tabana zıt olduğunu göreceksiniz. Dikkatinizi çekerim bu zıtlık ülkenin en önemli sorunu ile ilgili… Ve bu gidiş-gelişler Cumhuriyetin en kudretli Başbakanı ile ilgili… Bir daha yazayım zıtlıklar konusunda Tayyip Beyin il Başkanlığı döneminden bahsetmiyorum, kesintisiz Başbakanlığı döneminden bahsediyorum…

Kötü olan bir konu yine Suriye ve İran konularıydı. Türkiye, özellikle Hatay profesyonel savaşçılarla dolmuş durumda. Hatay’ın mı durumu daha vahim yoksa Hakkari’nin mi kafa karışıyor… Size de ilginç gelmiyor mu, “Allahu Ekber” diyen herkes sonuçta ABD ve İsrail için savaşıyor. Hem de yine aynı sloganı atanlara karşı… Bu konuda üzüldüğüm bir konu da Rus stratejist Aleksander Dugin’in, “Türkiye’nin Katar ve Suudi Arabistan seviyesine inmesi en büyük hatası. Kürt sorunu derinleşti, yakında ülke içi durum gerginleşecektir. ABD’nin yeni Ortadoğu haritasında Türkiye’ye pay bırakılmamış.Tam tersine topraklarında Kürdistan ve Ermenistan’a yer verilmiş. Türkiye tarihindeki en büyük hatasını yapıyor” tespitinde bulunması oldu. İnşallah haklı çıkmaz.

Tayyip Beyden bahsetmişken yine tatilde üzüldüğüm konulardan birini de belirteyim: Tayyip Bey Kadıköy-Kartal Metrosunun açılışında hiç gereği yokken Atatürk’e ve Cumhuriyete yine, “Neyi ördün demir ağlarla?” diye sataşmış. Her şekilde haksızlığı bir yana Başbakan’ın kendi devletine, devletinin kurucularına  karşı bu kompleksi ne anlama gelir? Psikiyatristlere sormak lazım… Peki, bu kompleks devlet idaresinde nasıl sonuçlara yol açar ve açmıştır? Tayyip Bey, Atatürk’e öfkeleneceğine PKK’lılarla buluşan BDP’lilere gereğini yapsaydı ya…

Ekonomi kötüye gidiyor. Terör azıttı, devletin zaafları ortaya çıkmaya başladı. Suriye bizim için tam bir bela. Toplum olarak moralsiziz. Endişeliyiz. Bu şartlarda sorunları çözme veya hafifletme konusunda iktidar yalnız kalmamalı. Muhalefet sorumluluk almalı. Ancak, iktidar geçen seferki TBMM’nin toplanması konusunda gösterdiği nerede ise “Meclis’in açılmasını isteyen haindir” tavrını göstermemeli ve işbirliğine açık olmalı.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 30 Ağustos 2012 Perşembe 09:35
CHP yi seven bir CHP li gönüldaş yokmu,allah aşkına chp genelbaşkanı ve üst yönetimini uyarsın.Ergenekon avukatlığından sonra Baas ve esat avukatlığına soyunan chp önümüzde yapılacak olan ilk seçimde kaçıncı hezimetini yaşayacaktır.Bir CHP gönüldaşı uyarsın lütfen.2012 yılının son stalinin ruhunu taşıyan esete ekürilik yapmak,chp ye ve onun genelbaşkanına yakışmıyor.Pelit.
 Misafir
 29 Ağustos 2012 Çarşamba 22:30
H.D.M, "1991-2002 arası yönetim anlayışını özleyip,bu anlayışın özlemi ile yaşayanlara da lanet olsun" derken, bugünü şakşaklamaktan yanlışları ve hataları göremeyenlere de; toplumsal ayrışma bataklığında sürüklenirken, küresel güçlere taşeronluk yapmayı içine sindirebilenlere de LANET olsun mu? TS
 Misafir
 29 Ağustos 2012 Çarşamba 20:23
1980-2007 arasında Türkiyenin yabancı fonlara ve Türkiyedeki BEŞBİN SEÇKİN aileye ödediği total FAİZ miktarı Birbuçuk TRİLYON DOLARIN üzerinde bir rakamdır.Türkiyeyi bu FAİZ sarmalığına sürükleyen ERCENECON-Istanbul DUKALIĞI AŞ. ORTAKLIĞINDA görev yapan maşalara LANET olsun.1991-2002 arası yönetim anlayışını özleyip,bu anlayışın özlemi ile yaşayanlara da lanet olsun.1991 de 3200 dolar olan kisibaşı GSMH,2001 yılında 2100 dolara gerilemiştir.Bu gerilemenin özlemi içinde olanlara yuh olsun.H.D.M.
 TOTEM
 29 Ağustos 2012 Çarşamba 16:47
Ben burada Allah bir desem yada su ıslaktır desem,dünya yuvarlaktır desem yinede beğenmez eleştirirsiniz zira beyniniz öylesine önyargılarla ve anlamsız bir kin ile dolu ki! Sürekli saldırı ve bir hınç içersindesiniz.Aslında boşuna yazıyorum biliyorum.Senin ne yazdığının ne önemi var ki vatandaşların algısı kapalı ve sadece saldırmaya programlanmışlar.Yazar kimden?Bizden o zamman ne söylerse doğrudur!TOTEM kimden onlardaaan ozaman alçak mutlaka kötü birşey söylüyordur!!Algı bu ne desem değişmez.
 Misafir
 29 Ağustos 2012 Çarşamba 14:20
"Türkiye 1983 yılıyla 2007 yılları arasında faize 433 milyar dolar ödedi." - "Türkiye 1983 yılıyla 2011 yılı sonuna kadar geçen son 29 yılda aldığı borçların faizine 571 milyar dolar ödedi." A.C. eğilip kalkmadan önce biraz hesap yap diye bu şekilde yazdım.
 Misafir
 29 Ağustos 2012 Çarşamba 14:13
1. Komedi: "Ali Şeriati’nin “Dine Karşı Din” ve İhsan Eliaçık’ın “Kuran’a Giriş” isimli kitaplarını tavsiye ederim" diyen yazara "İslam ile cebelleşmenizden bıktık" demek. Hakikaten bir görüş ancak bu kadar bulutlanmış ve yandaş olabilir. 2. Komedi: "sanki akp öncesi herşey iyiydi, sanki ülkenin bu halinin tek sorumlusu akp" komedyası; yorumsuz geçince bile çok komik olduğu açık. TOTEM içleracısı yorumlarına devam ediyor. Bu arada OWLEYE müthiş, satır arasına EXETER sıkıştırmış ki anlayana. TS
 Misafir
 27 Ağustos 2012 Pazartesi 19:13
Benim anlgilamak ta zorluk cektigim önemli bir konu var.Yillarca bize, batiya dönün baska bir yere bakarsaniz sizi dogdugunuza pisman ederiz, hatta ve hatta Afrikaya ve müslüman ülkelere bakarsaniz sizi fisleriz tabiki "IRTICACI olarak" böyle bir mantik mi olur ..? Ülkemizin bir senede ödedigi faiz yaklasik 1,5 trilyon dolar faiz.Batiya bak, yetimin hakkini sehitimin hakkini faiz olarak batiya öde...Buna son veren IKTIDARIN önünde saygiyla egiliyorum.A.C
 TOTEM
 27 Ağustos 2012 Pazartesi 13:06
Kaldı isek bunun suçlusu İslam yada dinler değil insandır.Bizleriz.Sürekli birbirimizi yada bir şeyleri suçlayarak bir noktaya varamayız.Hala kendimizi herşeyin üzerinde tutup başkalarını suçlamak gibi bir tavır içersindeyiz yazara da o yüzden kızıyorum zaten sürekli topu Akp ye ve Erdoğana atıp duruyor kendisi sütten çıkmış ak kaşık sanki.Sayın vekil siz ve partiniz her konuda çok mu doğrusunuz?Siz farklı mı davranacaksınız?Bugün eleştirdiklerinizi yarın iktidar olsanız devam ettireceksiniz.
 Misafir
 27 Ağustos 2012 Pazartesi 13:05
'Birbuçuk Milyarı aşkın İslam dünyasının ürettiği katma değer AB ve ABD nin ürettiğinin yüzde kaçı?' Soruya soruyla cevap veriyorum: 100 de 1'i olabilir mi??
 TOTEM
 27 Ağustos 2012 Pazartesi 13:02
Abd veya Avrupalılar iyi Hırıstyan oldukları için mi güçlüler?bırakın artık bu her melaneti islama atfetmeyi neden sürekli olarak İslamın yanlış yaşandığını söyleyip duruyorsunuz?Sanki Hırıstyanlık doğrumu yaşanıyor yada yahudilik?Hangi din bu derece vahşeti öğütler?Ne onlar Hırıstyanlığı iyi yorumladıkları için ileriler,nede biz İslamı kötü yorumladığımız için geriyiz.Farkında değilmisiniz?Birileri sürekli içinde bulunduğumuz durumu İslama mal ederek inançlarınızı törpülemek istiyor.Geri-
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime