Seydi Lawrence-1
Büyük Britanya bölgesinde , Galler yöresinde 1888 yılında doğdu. Bebeklik döneminin nemli bir iklimde geçiren küçük Lawrence'ın annesinin de tabiatı ilginç idi .., ani kızgınlık nöbeti ve sonrasında gelen pişmanlık şeklinde bir tabiata sahip olan anne , belki de yaşadığı iklimin karakterini aksettirmekteydi.., Sekizli yaşlardaki çocukluk dönemine kadar ; aralarında çeşitli ülke ve şehirler olan bir çeşit modern göçebelik hikayesi neticesi , bir çok farklı bölgeyi yaşama deneyimi edindi.., Tahsil hayatının başlarından itibaren zeka ve kavrayış yönünden ileri bir seviyede olduğunu çevresine hep hissettirdi .., Diğer yandan fiziki görünümde , mavi gözlü , köşebent çeneli ve lügatimizde minyon tip olarak bahsi geçen özellikleri haizdi.., Resim yapma yeteneği de azımsanamayacak ölçüde kuvvetli olan Lawrence , delikanlılık dönemine geldiğinde ilk uzak tatilini yapmak için ilginç bir seçim yapacaktı. Otuz küsür yıl sonra ikinci cihan harbinin en çetin ve kanlı , kasaba çatışmalarının yaşanacağı Normandiya .., hem tabiatı ve hem de katedralleri resmeden Lawrence , bir sonraki yıl tekrardan aynı bölgeye gelip , bu kez yeni keşif olunan fotoğraf makinesi yardımıyla resimler kaydetti .., bölgenin haritasını çıkarması o dönemde gençlik merakı olarak yorumlanabilirse de , ileride mesleki bir alan tercihini de betimleyecekti.. Yaklaşık iki yıl sonra , tarih üzerine hazırlamayı planladığı tezini Haçlılar üzerine bina eden Lawrence'ın Orta Şark bölgesi denilen Osmanlı topraklarına olan ilgisi de artmaktaydı. Ve 21 yaşına geldiğinde bölgeye ilk seyahatini gerçekleştirip; Suriye çölü , Filistin dağları ve Ürdün vadisini dolaştı .., seyahati çoğunlukla yaya , deve sırtında ve at arabasında geçmişti.Seyahat dönüşü Oxford Üniversitesine ; Avrupa'nın Ortaçağ askeri mimarisi hakkındaki tezini sundu .., 22 yaşına geldiğinde; kumral saçlı , mavi gözlü , dik kaşlı ve de azim ve dirayet sembolü sayılan geniş bir çeneye sahip olması bilinen alametleriydi..
Bahsi geçen dönem itibariyle Osmanlı devlet sınırları içerisinde çeşitli devletlerin arkeologlarınca kazılar yapılmakta , Mezopotamya ve eski uygarlıklara yönelik bilimsel çalışmalar neşredilmekteydi.., Ki aslında çeşitli istihbarat kuruluşları ve askeri haritalandırma dairesinin memurlarının benzer kamuflajları kullandığı bir dönemdi de .., İşte birinci cihan harbinden yaklaşık bir yıl önce Lawrence 'da meraklı ve şortlu arkeologlar kervanına katıldı .., Nitekim sonraki yıllarda Arap yarımadasında sayısız kervana katılacaktı ..,1913-1914 yılları arasında bir çok bölgede haritalar çizen ve bunları Kahire'deki İngiliz Harbiye nezareti merkez üssüne gönderen Lawrence , diğer taraftan henüz resmi bir hüviyet taşımayan Teşkilat-ı Mahsusa'nın radarına yakalanıyor, önce fotoğraf makinesine el konuluyor ve sonrasında da Sina'ya girişi yasaklanıp hudut dışına çıkarılıyordu.., İşte bu mühim olayların hemen sonrasında ise birinci cihan harbi başlıyordu .., Bu kez orduya yazılmaya karar veren Lawrence , İngiliz ordusuna mensup bir binbaşı tarafından psikolojik bir travmaya maruz bırakılıyordu. Kendisine gelecek harp döneminde boyu uzarsa askere alınabileceği söylenen Lawrence'a boyunun ölçüsünden bahsediliyordu ( 1.60 metre ).., Bu noktada bir yetkili seveni vasıtasıyla kaderi tersine çevrilen Lawrence , asteğmen olarak Harbiye nezareti haritalandırma dairesine tayin ediliyordu.., Ve 30 ekim 1914 itibariyle İngiltere ve Fransa'nın Osmanlı'ya karşı harp ilanı ile Kahire karargahı ana karargah oluyor ve Lawrence için başka kapılar aralanıyordu.., Bir Churchill buhranı neticesi uğranılan Çanakkale hezimeti tüm İngilizlerin iştah ve inancının bozmuş olsa da , Lawrence'ın bu durumdan o kadar etkilenmediği söylenebilirdi .., Çünkü daha işin başında Osmanlı ile yapılacak harbin giriş noktasının güneyde ; İskenderun limanından gerçekleşmesi ve istila hareketinin güneyden başlatılması kanaatindeydi.., Bu plana şiddetle karşı çıkan Fransızlara ise içten içe bir husumet beslemekteydi Lawrence .., Bu dönemde artık kendisi ordu subayı değil resmi bir gizli servis ajanıydı ve görüşüne göre ; her ne kadar Avrupa kamuoyunda kendisine " hasta adam" dense de , Osmanlı ; halen Mezopotamya , Suriye , Filistin ve tüm Arap yarımadasına hakimdi .., İşte Güney cephesinin sisli atmosferinde , ileride Arap isyanı olarak Osmanlı Tarih Lügatına girecek olan parçalanmanın tetiği harekete geçti ; Fransa ve İngiltere'ye karşı Cihad-ı Mukaddes ilan eden Osmanlı devletine , o dönemde Mekke Şerifi olan Halife Hüseyin iştirak etmedi.., Yorumuna göre ; Türklerin Almanlar ve Avusturyalılarla ittifak etmesi Cihadın meşruiyetine aykırıydı.., İşte bu noktada başlayan kırılma , Lawrence'ın hayal gücünde yarattığı romantik, vatansever Arap isyancıların kapısında durduğu eşikti ..!
NÜKTE : Dünyanın tanıdığı son popüler terörist Usame Bin Ladin'den : " Bu topraklardan Osmanlının gücü çekildikten sonra Ortadoğu'da istikrar kayboldu. Kan hiç durmadı. Savaşlar hep devam etti .. "
DİP NOT : Başlıktaki hitap şekli yaşadığı dönemde Arapların Lawrence'dan bahsederken kullandığı hitap şeklidir. Yazının ikinci bölümü Arap isyanını anlatacak olup , metin ; Willy Bourgeois adlı gazeteci-yazarın " Lawrence " adlı eserinin Nusret Kuruoğlu çevirisinden alıntılar taşımaktadır.