Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Laiklik Kurumunu Tartışıyoruz
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
17 Ocak 2011 Pazartesi

Laiklik Kurumunu Tartışıyoruz

Geçen hafta “Tartışmalarımızı Somutlaştıralım mı?” başlıklı bir yazı yazmış ve iç siyasetle ilgili tartışmalarımızda soyut olarak değişim ve demokratikleşmeyi herkesin savunur göründüğünü ancak mevcut değişim konusunda farklılıklarımız bulunduğunu belirtmiştim. Tartışmalarımızın siyasete paralel bir şekilde ön yargılı ve soyut olması ise sonuç almamızı engelliyor demiştim. Tartışmalarımızı özellikle değişim konusunu somutlaştırdığımızda “laiklik” ve “üniter yapı” konusuna geldiğimizi belirtmiştim. Sizin de bu konuda ki görüşleriniz tartışmamızın devamının uygun olacağını gösterdi. Teşekkür ederim. Bugün “laiklik” konusunu somutlaştırıp tartışacağız.

Hiç uzatmadan işin teorik yönünü ihmal ederek, laikliğin ne olduğu konusunda etimolojik tartışmalara girmeden, sekülerizm ile farklılığına değinmeden, “laiklik” konusunda başlıca somut kurum ve uygulamaların, Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB), tekke ve zaviyelerin kapatılması, kılık, kıyafetle ilgili ve eğitimle ilgili düzenlemeler (Tedvini Tedrisat Kanunu) olduğunu hatırlatayım.

Diyanet İşleri Başkanlığı gerçekte laikliğe de aykırı bir düzenleme. Devlet bu kurumla dinin ama sadece bir dinin işlerine karışıyor ve sadece bir tek inancın sahiplerini mali yönden desteklemiş oluyor, yani sünni İslamı destekliyor. Şimdi Alevilerde benzer bir uygulamanın kendilerine de şamil olmasını istiyorlar. Sorular şunlar;

DİB’lığını kaldırabilir miyiz?

DİB’den maaş alan 100 bine yakın kadrolu din adamı vatandaş tarafından finanse edilebilir mi? (Her caminin cemaati olacak ve giderlerini karşılayacaklar)

DİB diğer inançları da (Hristiyanlık ve Musevilik dışında tüm inaçları, örneğin Yahova Şahitleri veya Hizbullah) finanse etse doğru olur mu?

DİB kaldırılıp, tekke ve zaviyeler serbest bırakılsa bu durumu toplum olarak hazmedebilir miyiz, sorun olur mu?

Tekke ve zaviyeler zaten var, DİB’i kaldırmak sorun olmaz” diyorsak, toplumun inanç ekseninde ki sorunlarının makul bir şekilde çözülebilirliği konusundaki düşünceniz ne? (Bağımsız faaliyette bulunan camiler ortak cevaplara ulaşabilirler mi?)

DİB’i kaldırmayalım özerk olsun, başkanı ve müftüleri seçimle işbaşına getirelim” diyorsanız bunu tüm inançlar için de genişletecek miyiz?

Laiklik, kılık-kıyafete müdahale açısından da çok eleştiriliyor, herkesin okulda, işte veya istediği yerde istediği kıyafetle gezmesine (Sadece türban değil, çarşaf, erkeklerin başlık ve sarıkları da dahil) taraftar mısınız?

Tedvini Tedrisat Kanunu’nu kaldırıp isteyenin istediği şekilde örneğin sadece tekke eğitimi almasına, kendi müfredatını yapmasına, çocukların öğrenim zorunluluğu olmamasına ne dersiniz?

***

Bu soruları cevaplandırmaya çalışalım. Sizde yeni sorular ilave edebilirsiniz. Görüldüğü gibi benim de  eleştirdiğim, eleştirdiğimiz laiklik konusunda alternatif üretmek zor. Belirli yerleri, uygulamaları eleştirmek kolay ama tüm sistemi yenilemek oldukça zor. Siyaset yapmak adına tüm siyasetçiler laiklik konusunu istismar ettiler ve laiklik uygulamalarının yanlış olduğu ile ilgili bir imaj oluştu. Doğru, mevcut laiklik uygulamamamız bir çok açıdan yanlış ama yerine nasıl bir sistem getireceğimiz konusunda oluşmuş bir ortak düşünceye sahip değiliz. Bu anlayışla da ortak ve makul noktaları yakalamamız zor. Tüm partiler “yeni ve sivil bir anayasa” söylemi içerisindeler ama “yeni ve sivil anayasa”larını bir türlü somutlaştıramıyorlar. Anayasa değişiklikleri zamanı gelince çok sıkıntıya gireceğiz. Bu işler kolay değil.

Biz bu çalışmamızla bir adım öne geçmiş olacağız.

Kolay gelsin.  

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 teyze
 19 Ocak 2011 Çarşamba 00:50
10:06 din hizmeti ölü yıkama kefenleme defin mi sadece Allahaşkına?Türk filmlerinin meşhur sahnesi önde hocaefendi arkada tabut taşıyanlar.Hoca=ölüm mü?Cami avlusu ve musalla taşı mı dinimiz?Ölülerin dini mi dinimiz, yoksa yaşayanlar için mi?Cenaze yıkamak namazını kıldırmak farzı kifayelerdendir.Bir kısım müslümanlarca yapılınca diğerlerinden sorumluluk kalkar.Yani resmi görevli gerekmez.Eğer ölü yakınları arasında bu işleri yapabilecek müslümanlar yetiştirmeye katkıları olmadıysa Diyanet biraz oturup düşünsün derim.Bu çok acıdır.
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 23:53
18:06 bir sürü serzenisin varda,demokrasiye inanan insanlarda ki cesaret sizde yok.Ne demek IHL ÖGRENCILERINE Polislik yolunu acmak,bundan daha dogal ve iyi bir sey olamaz... Sen cesaretli ben cesaretli olmazsak bu demokrasi düzeni nasil ilel ebed yasayabilir? Birakalim artik postallar nizamiyelerin icinde rap rap yapsin,disarida da ayakkabilar tak tuk yapsin.Darbelerle gelenler bunlari hep bedava yedi, bu sefer Halk vatan elden gidiyordu laiklik elden gidiyordu balavralarina inanmiyor.BG
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 23:36
İmam hatip liselerinin adını değiştirin artık ikiyüzlü bir ifade oluyor.Bu liseler imam hatip yetiştirmek için kurulmamışmıydı.Tüm meslek mensuplarının imamve hatip olması mı gerekiyor.Kapatın liseleri hepsini imam hatip yapın gitsin.Medreselerden yetişsin çoluk çocuk iki başlılık olmuyor, bir tarafta din dersi tarışılıyor diğer tarafta imam doktor, imam mühendis, imam polis,imamiye hemşire, imamiye eczacı, imamiye ressam, imamiye öğretmen, siyasetçi.din eğitimi ile din adamı eğitimi karışırıldı
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 22:14
Demokrasinin olmazsa olmazi laikliklikdir bu kavramlar ayni zamanda yumutrta ikizidirler.Akli basinda ki insanlarin gözünün icine iyice bakiniz,eger demokrasi ile idare ediliyorlarsa gözleri baska türlü bariltar ve baska güzellikle bakar.Islam ile laikli bir arada kardes gibi yasiyabilirler yeter ki entel Türkiye laikleri kendilerine göre laikli yaratmasinlar.Bunlar bazen laikligin Anavatanlarina Türkiye laikligini ihracata kalkismislari bir cok kez olmustur.Capanoglu
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 21:47
tek bir çivi dahi çakamazdı.Bu iş şehir planlam uzmanları ve mimarlardan , mühendişslerden oluşan bilimsel kurulların denetimine girmeli ve nüfusa göre ibadethane ihtiyacı belirlenmelidir.Ülke kaynaklarının heba edilmesine izin verilemez. Ve son olarak Diyanet elzemdir.Ne idüğü belirsiz şeyhlerin,mollaların,dedelerin,ayetullahların,hocaefendilerin insafına bırakılamaz din işleri.
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 21:43
Diyanet vakfının kapatılarak gelirinin ve mülklerinin hazineye irad kaydedilmesi elzemdir.Bu bir. İkincisi Diyanetin bütçesi 5-6 bakanlık büyüklükte olmaktan çıkarılmalı ve makul duruma getirilmelidir ve kaynaklar neye harcanıyor her kalemi halka izah edilmelidir. Üçüncüsü cami-mescit inşaasına bir disiplin gelmeli,her önüne gelen yapmamalıdır.Osmanlı Türk Devleti zamanında Hassa Mimarlar Ocağı (mimarlar odası veya loncası )bu işin planlamasını yapardı ve kimse ocaktan izin almadan
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 21:39
Diyanet parayı nereye harcıyor bilmiyorum ama zaten her caminin yanında bir cami yaptırma veya filan cami koruma yaşatma derneği var. Her Cuma günü , her Bayram günü , Kandil günü cemaatin önüne sürülen yardım kutuları da sebil gibi. Para toplanmasından da gına geldi bu nasıl devlet eliyle yürütülen hizmetse? Diyanetin veya Diyanet Vakfının yaptırdığı bir cami binasına da denk gelmedim şahsen. Ama imam,müezzin,vaiz-vaize,müftü,müftü yrdcısı,odacı,bozacı,şıracı kadroları mebzul miktarda.
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 18:06
Pür Demokrat'a! AKPnin imamhatip ve acik liselilere polislik yolu acmasi kendi mesrebine uygun kesimin cocuklarina uniforma giydirip yarattiklari sefil duzenin bekciligini yaptirmaktir. Sanmaki herkes senin gibi saf dusunuyor. Bu tesebbusde AKPyi kendi sonuna goturecek yola dizilen taslardan birisidir. Yarin bir gun nasil gecmiste goturdugu çıtır balerin Menderesin onune dava olarak geldiyse, bu da AKPlilerin onune konacak meselelerden biri olacak. Insallah halk secimde kendi isini kendi gorur..
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 17:30
Yorumcular anlasilan laiklik sendrumu geciriyorlar,gördügüm kadar laiklik ile yasayanda memnun, yasayacak olanlarda memnun.Ben bunu ayni zamanda bir referandum kabul ediyorum.Haydi hayirini görün demokrasiyi benimsiyen arkadaslar ve okuyuyucular.Azgin Demokrat
 Misafir
 18 Ocak 2011 Salı 12:04
Laikligi Türkiye´de Müslümanlara ve onlarin geleneklerine törelerine, Atalarina baski yasam bicimi görenler laikligi halkin gözünden günden güne düsürmüslerdir.Sanki mubarek bu rejim onlara ismarlama gelmis yada babalarindan kalmis! Yapmayin agalar,kafasindan cok göbegi sisik efendiler,bu memlekettede sizden baska canlilarin var oldugunu beyninize kaziyin,hep beraber laikligin gölgesinde yasayip gidelim.Asiri rahatliginiz size niye rahatsizlik veriyor ki? GB
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime