Gazetecilikte artık emekliyim.. Faal gazetecilik yapmamakta, okumakta, daha çok anılarımla oyalanmaktayım..
Ben gazeteciliğe 1960 yılında Yeni Sabah Gazetesinde spor muhabiri olarak başlamıştım.
Yeni Sabah o dönemin en önemli gazetelerinden biri idi..
O Tarihte, hem gazeteciliğe, hem de Hukuk Fakültesinde tahsilime devam ediyordum.
Şimdi zaman zaman, işte o günlerdeki o anılarım canlanır.. O dönemle ilgili fotoğraflarıma bakar, düşüncelere de dalarım. O fotoğraflardan bir kaçını sizlere de sunayım.
Yıl 1961.. Arnavutluk’un Başkenti Tiran’dayım.. Arnavutluk, o dönemde komünist rejimin en katı biçimde uygulandığı bir ülke..
İlk defa Batı dünyasına kapılarını açıyor ve işte Fenerbahçe ile birlikte ben giriyorum. Bindiğimiz uçağın pilotuna vize vermedikleri için, iki gün Selanik’te beklemiştik..
Tiran’da uzaydan geliyormuş gibi karşılandık. Polis kordonu altında iken, boyunlarımıza papatyalardan birer kolye taktılar.
İşte o günlerde Tiran camiinin önünde Hürriyet gazetesi muhabiri Güney Duraman ile birlikteyiz. Fotoğrafta solda ben, sağda o..
İşte o günlerde Tiran camiinin önünde Hürriyet gazetesi muhabiri Güney Duraman ile birlikteyiz. Fotoğrafta solda ben, sağda o..
Bu resimde de Celal Bayar’ın elini öpüyorum.
Gazeciliğe Yeni Sabah’ta başladığımı daha önceki yazılarımda belirtmiştim.
Yeni Sabah’tan sonra Son Havadis gazetesinde gazeteciliğe devam ettim .
İşte o günlerde Son Havadis’i ziyarete gelen Celal Bayar’ın elini öpüyorum..
Başyazar Mümtaz Faik Fenik ve Müdür Nusret Kuruoğlu da yanımızda..Nur içinde yatsınlar.
BEŞİKTAŞ’IN BABA HAKKI’SI..
Gelelim 3. Fotoğrafa.. Hakkı Yeten’le birlikteyim..
Beşiktaşlıların Baba Hakkı’sı, Yunanistan’da doğmuş, ailece İstanbul’a geldikten sonra, 1931-1947 yıllarında futbol oynamış bir futbol yıldızı idi. Sonra futbol yöneticiliğine başladı.. Beşiktaşlılar’ın Baba Hakkı’sı oldu. Onunla Beşiktaş’ta Başkan ve yöneticilik yaptığı yıllarda yakın ilişki kurmuştuk..
Yazdığım atlatma haberleri Baba’dan alırdım.. İşte bu fotoğrafta kendisinden son haberleri almaktayım.