Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Türk Sineması’nda sahicilik problemi
Talat Atilla
YAZARLAR
7 Ocak 2015 Çarşamba

Türk Sineması’nda sahicilik problemi

Geçen gün bir TV kanalındaki sohbette, “Aktör ve aktrislerimizin tamamı, Türk Sineması’nda tam olarak değerini bulmuştur. Sahici bir sinemamız oldu.” sözüne denk gelince, bu yazı kaçınılmaz oldu.
60’lı yıllarda ateşlenen,  80’li yılların ortalarına kadar içimizi ısıtan bir Türk sineması vardı.
Elle çizilmiş afişlerini bile saatlerce seyrettiğimiz, çan sesine benzeyen gong sesine bile meftun olduğumuz  büyülü bir Dünya’ydı Yeşilçam.
Açık hava sinemalarının kapanış dönemleri ile, Türk Sineması’nın gerileme döneminin eş zamanlı başladığını düşünüyorum.
Sinema’ya olan sevda o kadar büyüktü ki;
Beyazperde’ye düşen her lekeyi ya görmezden geldik, ya da ellerimizle sildik.
Örneğin; Star kavramına o kadar iştahlıydık ki, Ayhan Işık gibi rol yeteneği sıfıra yakın bir sanatçımızı, sırf kaşı gözü yerinde diye, kral ilan ederek bağrımıza bastık.
Türkan Şoray’ı sultan ilan ederken, Hülya Koçyiğit, Fatma Girik ve Filiz Akın’ı, taca ortak etmek için, “Türk sinemasının 4 yoncası” diye lanse ettik.
Kötü etmedik elbette ama illa bir kral ve kraliçe bulmak zorunda mıydık acaba?
Tac takmadığımız onlarca sinema değerimizi ötekileştirmiş, her şeyde olduğu gibi yeni bir sınıf oluşturmuş olmadık mı?
Ya sahicilik?
Avrupa sineması ile en keskin ayrıldığımız nokta, tam da burası oldu.
Seyirciyi sürekli bir masal Dünya’sında yaşamaya iten Türk Sineması, az sayıda başyapıt eserler çıkarsa da, sahicilikten uzak kaldı.
1960 ve 1975’li yıllara kadar sahiciliği bir miktar yakalayan Yeşilçam, özellikle 1980 sonrası ucuz, içeriksiz ve taklit filmlerle çıtayı iyice düşürdü.
Sanat adına yapılan filimler, halkın anlamadığı filimler olarak gişeye sürülürken, filimi izlemeyen seyirciye de, “Anlamıyorlar!” yaftası yapıştırıldı.
Türk Sineması’nın geldiği noktayı en iyi özetleyen filim; Recep İvedik serisidir!
Çünkü; Tüm zamanların 1 numarası o!

Talat Atilla/Güneş
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 20:25
Ayhan Işık merhumun kemikleri kalmadı.Ne alaka şimdi? Biz İranlı bebelere, gemilerde film çeviren JÖnlere ve PASO hayranlarına bakalım.Onlar için kırk takla atanlara.Önlerine siper olanlara.TROL kuyumcu hayranlarına.
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 14:23
OSCAR adayı son TÜRK filmleri: 1-BABALAR ve Oğullar 2-İranlı oğlan NAZIR DeVİRİYOR 3- Devletten değil ÖZELDEN YE .4-27 milyonu ilkokul 3 milyonu da asgari okur yazar! HALKA ne desen yutar.5-Makarnanı ye Yeşil kartını ve kolini al Kutulara bakma.6- Yağını dök kır dizini analık kariyeri yap.7-Hırsızı görme ANAYSAN TWİT AT BABAYSAN:-)
 FRONTAL
 7 Ocak 2015 Çarşamba 13:34
Teyze, insanlar iki yüzlü ve sahte bende bazı yorumları okuyunca aklıma şu söz geliyor" tencere dibin kara, seninkisi benden kara" özellikle bu sözü gülen ve çetesine çok yakıştırıyorum. Hırsızlıktan dem vururlar ama hırsızın âlâsının kendileri olduğunu unuturlar . Basına darbe der, tüm medya tv gazete ve basında devlete hakaret eder kendi acınacak hallerinin reklamını yaparlar. Ne kadar ironik değilmi ? Ayakkabı kutusuymuş;) bunlar son çırpınışlarınız unutmayın sonunuz geldi.
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 12:11
11.02 Çok eskide kalmışsın, şimdi ülkede ne filmler çevriliyor.Birileri de alkışlıyor seyirci çok güzel numaralar bunlar bize de filmi alkışladığımız için patlamış mısır veriyorlar diyor.
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 12:06
TÜRK sinemasından klasik sözler: "OLUR BÖYLE VAKALAR SONRA TÜRK POLİSİ YAKALAR." "BEN SATIN ALINACAK BİR EŞYA DEĞİLİM." " Senin annen bir melekti yavrum onun bir SAATİ ve ayakkabı kutusu bile yoktu İnsan gibi ONURUYLA yaşadı." Adananın Yolları taştan KUTULAR ÇIKARDI BENİ BAŞTAN." "ZENGİNLERİN HAVUZLARI VE Hizmetçileri olur yavrum."
 teyze
 7 Ocak 2015 Çarşamba 11:02
Bazı yorumları okuyunca,aklıma Erol Taş-Aliye Rona geliyor
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 10:20
Türk medyasının sahicilik problemi APO'dan barış güvercini çıkaranlar ve 30 EYLÜL 2012'DE yüzde 10 barajı gerçek demokrasiye aykırıdır diye kaldırma kararını programına ALAN AKP.BAraj şimdi güneydeki bir ülkenin planı oldu.Ne bilsin AKP ayakkabı kutuları ortaya saçılacak...Baraj lazım birilerine yoksa iradeleri egemen-likleri gider.HALK MI:-) VER YEŞİL KARTI çalıyorlar emmeee desin...
 Misafir
 7 Ocak 2015 Çarşamba 09:11
hiçbir engelden yılmayan görev aşkınıza hayranım sayın yazar. böyle devam edin ...
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime