CNN Türk…
Daha ismine bakınca yarışa önde başladığı belli olan bir kanal. CNN gibi dünyanın bir numaralı kanalının Türkiye şubesi. Bunun üstüne Doğan Grubu bünyesinde hayata geçme avantajını ekleyin. 1.5’tan 2-0 öne geçiyor. Birçok kanal için bulunamaz bir kredi.
Yıl 1999… CNN Türk bu kredi avantajı ile birlikte yayın hayatına başladı. Olağan sonuç şu olmalıydı: CNN Türk Türkiye’nin bir numaralı haber kanalı.
Peki, gerçekte durum böyle mi? Yanıt net: Hayır.
YÖNETEMEYEN YÖNETİCİLER VE FERHAT BORATAV
CNN Türk, kurulduğu günden bu güne hep bir yönetemeyen yöneticiler sorunu yaşadı. Nuri Çolakoğlu, Ferhat Boratav, Barış Tünay kamuoyunun yakından tanıdığı ama kanala ne kattıkları bilinmeyen yöneticiler. Gittiler, geldiler, gittiler.
Özellikle Ferhat Boratav ismi CNN Türk’ün dalgalı seyrinin bir mikro örneğine dönüştü. CNN Türk’te bir sürü göreve ne kadar gelip ne kadar gittiği bilinmese de bilinen tek şey her nedense CNN Türk’ün Boratav’dan asla vazgeçemediği. Deniyor ki; bu vazgeçilir gibi yapılıp vazgeçilememesinin sebebi Fethullah Gülen ile yaptığı Pensilvanya zirvesi ama bunlar sadece söylenti. CNN Türk’ün yükselişi ve düşüşündeki istikrar neyse, Ferhat Boratav’ın istikrarı da o şekilde. Asla zirve değil ama hep var. Hep göz önünde ama aslında pek de ışıltılı değil. İki hikâye birbirine fena halde bağlı.
CNN… AMA TÜRK MÜ?
16 yıllık hayatında bir türlü “En çok izlenen haber kanalı” unvanını alamayan CNN Türk’teki gelgitler özellikle ideolojik duruş anlamında orijini uluslararası olan bir kanalın lokal bir şubesini yayın yaptığı ülkede marjinal bir kanal haline getirdi. “CNN ama Türk mü?” Sorusu boşu boşuna ortaya çıkmadı. Programcı tercihleri, o programcıların konu/konuk seçimi, yayınlardaki ana izlek… Israrla tek bir boyuta indirgenince o soru daha fazla dolaşıma sokuldu. Ve gelinen noktada yukarıdaki o soruya verilen yanıtta “hayır” seçeneğinin ağırlığı artmış durumda.
BİR YENİDEN YAPILANMA DAHA… VE ERDOĞAN AKTAŞ
Daha birkaç gün önce. Doğan Grubu “deprem” olarak nitelenen kararlar aldı ki o depremin altında kalanlardan biri de büyük umutlarla CNN Türk’ün başına getirilen Barış Tünay’ın görevden alınmasıydı. (Bu arada Ferhat Boratav bu depremden de yara almadan kuruluyordu) Şimdi CNN Türk’ün son umudu Barış Tünay’ın yerine getirilen Erdoğan Aktaş. Deneyimli gazeteci Aktaş uzun zamandır ortalarda gözükmüyordu. Aktaş’ın gazetecilik kalibresi, yöneticilik yeteneği sır değil. Ama bu birikimini ve yeteneğini ne kadar hayata geçirecek, içerideki o klik ile nasıl baş edecek… Bunu zaman gösterecek. Öncüllerinin hatalarını tekrarlarsa sonuç da sürpriz olmayacak. Bundan sonrası; Erdoğan Aktaş’ın CNN Türk’e damgasını vurup vuramayacağı ile ilgili. Vurursa… Olabilir. Ve burada bir sorunun yanıtı daha Erdoğan Aktaş'ın gidişatını belirleyecek. O soru şu: Erdoğan Aktaş program ve/veya programcı seçimini kendi eş-dost ilişkisi içinde mi belirleyecek, sınırları kendi çevresi mi olacak yoksa CNN Türk'ü kendi ilişkilerini aşan daha geniş bir katılımda yelpazeye açabilecek mi?
İzleyeceğiz, değerlendireceğiz ve bunu da Erdoğan Aktaş başlığında yazacağız. Yakında… Çok yakında.