Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Ankara Başkent Kalabilecek mi?
Bülent Kuşoğlu
YAZARLAR
13 Ekim 2010 Çarşamba

Ankara Başkent Kalabilecek mi?

13 Ekim 2010, Ankara’nın başkent oluşunun 87’inci yılı. Hüzün ve soru işareti taşıyan bir yıldönümü… En büyük ilimiz İstanbul imparatorlukların ve tarihin sembolü,  Ankara ise Türkiye Cumhuriyetinin... İstanbul Osmanlı’nın Payitahtı olduğu kadar Doğu Roma’nın da başkenti. Neredeyse insanlığın ortak malı. Ankara ise bize ait. Hala garip ama gururlu… Kimi yabancı dillerde İstanbul, “Constantinople” olarak adlandırılır; fakat Ankara her dilde Ankara’dır.

Geçtiğimiz yüzyıllar boyunca, toplumlar için İstanbul’a sahip olmaktan daha çok kıskanılacak oldukça az şey vardı. İmparatorluklar çağında İstanbul, tarih boyunca koruduğu emsalsiz konumu ve ihtişamlı güzelliği ile hangi devletin elinde ise o devletin gücüne güç kattı. Pek çok dini ve etnik kimliği bünyesinde barındıran Osmanlı, imparatorluk kimliğine İstanbul’a kavuşmasıyla ulaştı. Ancak, Ankara Hükümeti 24 Temmuz 1923’de Lozan’da zaferini taçlandırdığında, imparatorluklar çağı da geride kaldı.

İsmet Paşa 9 Ekim’de Ankara’nın başkent olması için kanun teklifini Büyük Millet Meclisi’ne verdiğinde, İstanbul’daki işgal kuvvetlerinin şehri boşaltma işlemi 3 gün önce tamamlanmıştı. İşgal kuvvetleri gittiğine göre, Ankara Hükümeti İstanbul’a taşınmayı da seçebilirdi. Ancak, Ankara Hükümeti Anadolu’da kurulacak olan devletin başkenti olmak için gereken özellikleri Ankara’da buldu ve 13 Ekim’de Büyük Millet Meclisinde kabul edilen yasa ile, “Türkiye Devleti’nin başkenti Ankara” oldu. 13 gün sonra ise Cumhuriyet ilan edildi. Batılı, “Büyük” devletlerin yıllarca İstanbul’dan büyük elçiliklerini Ankara’ya taşımamalarına, Ankara’yı “Geçici başkent” görmelerine rağmen Ankara sabretti ve kazandı.

Ülke kaynaklarını Anadolu’nun merkezinde tesis etme gereği ve güvenlik açısından avantajlarına rağmen, Ankara o tarihlerde İstanbul’un aksine 30-40 bin nüfuslu, şimdiki ölçülerimizle bozkırın ortasında küçük bir kasabaydı. Ayrıca tüm Anadolu’nun kaderini Ankara da paylaşıyordu; yani birkaç yüzyıldır ihmal edilmişti. Diğer yandan, Anadolu’da yeni bir uygarlık yaratmak için, yeni bir Başkent oluşturmak gerekiyordu. Bunu İstanbul’un ihtişamına, tarihten gelen şöhretine rağmen başarmak ise gerçekten güç işti. Öbür taraftan çok daha güç bir iş başarılmış, milli mücadele başarıyla kazanılmış ve yıkılan bir imparatorluğun küllerinden, yeni bir Cumhuriyet kurulmuştu. Sonuçta, Cumhuriyet kimliğini Ankara ile buldu, Cumhuriyetin sembolü Ankara Cumhuriyet’le birlikte serpilip gelişti. Bir yandan yeni kurumlar oluşturuldu, diğer yandan Türk kültürü –bu kez Ankara’nın önderliğinde- yeni sentezler üreterek gelişmeye devam etti.

Ankara’ya paralel olarak, ihmal edilmiş Anadolu coğrafyası da gelişti. Bu yönüyle Ankara’nın gelişimi, yüzyıllar boyu ihmal edilmiş Anadolu’nun gelişiminin, Cumhuriyetin Anadolulu karakterinin sembolüdür.

Şimdi Anadolu bir tercihe doğru hızla sürükleniyor; Başkent Ankara mı kalmalıdır yoksa İmparatorlukların başkenti İstanbul’a mı taşınmalıdır?

Bu soru aslında içinde o kadar çok  soruyu barındırıyor ki…

Cumhuriyetin 100’üncü yılında da Ankara başkent kalabilecek mi?

En azından bu, bizim bildiğimiz Cumhuriyetin başkenti kalabilecek mi?

Ne dersiniz?

Çoğu konuda “Siyaset yapmadan cevaplayın” diyorum ama bu tam siyasetlik bir konu. Ancak yine de günlük siyasetten sakının lütfen…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 teyze
 15 Ekim 2010 Cuma 01:03
23:54 :)) Edirneden Karsa kadar benim eşsiz bir yurdum var.Ben her nekadar en son 67 vilayette kaldım isede 81 (galiba) vilayet olmuşuz hepsi vatan toprağı hepsi layık yedek başkent adayı olmaya amma velakin DENİZ KENARI arıyoruz ben ne yapayım?Şöyle bir katkıda bulunabilirim TRABZONU işgal edin deniz kenarı olun.Böylelikle bende TRABZONLULARDAN kurtulmuş olurum Emican Trabzonlu olduğu için başkent olurlarsa çekemem onun hava atmasını:))
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 23:54
Bayburt biliyorsunuz Osmanli zamaninda Sancak Beyligi yapmis bir Vilayetimizdir.Sora Coruh nehri,Bayburt kalasi ve cok sirin yaylalari var.Balini zaten söylememe gerek.Teyze lütfen Antalya´ya göstermis oldugunuz yakin ilgiyi Bayburt´tan esilgemeyin.
 teyze
 14 Ekim 2010 Perşembe 21:16
20:48 Bayburtlu konuk SAHİL KENARINDA başkent arıyoruz.Bayburtun hiç şansı yok.Hazır ANKARAMIZ var neden boşuna masrafa girelim.İstanbul-Rize-Antalya-Trabzon kıran kırana mücadele ediyor.Son anda İzmir katılıp kazanabilir:)))
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 20:52
Hasan Tahsin arkadas bu EVET mücadelesinde Yigitoglu´nu Kara Süleyman´i unutma.En az %8 lik payimiz var.Darildim valla.No Name
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 20:48
Ben Bayburt´luysam Istanbul Basken olsun diyorum.Trabzon,Rize olacaksa,Bayburt olsun.Dünya Baskent görsün.
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 20:40
Sorry! bir adet yorum 20:23 yanlislika bu sayfaya gönderilmistir.Dogru adres;Özal´i limonatayla öldürdüler haberidir.
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 20:23
Demokraside bir nebze ilerleme adına ASLANLAR gibi EVET için mücadele verdim.Sonucunda %58 oyluk bir destek ile,bir MEHTER adımı daha attık.Bir DEMOKRASİ Savaşçısı ve STATİKO Düşmanı olarak, Ankaranın BAŞKENTLİĞİ konusunda değişimden yana değilim ve "statikocuyum"...Kimse kendisini fazla zorlamasın.Ankaradan başkentliği koparıp almaya kimsenin gücü yetmez.Böyle bir zeminin doğması halinde de TRABZON başkentliği kimseye bırakmaz.Bu böyle biline.TBMM yi de Boztepeye yaparız.Hasan Tahsin.
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 20:01
Yukaridaki fotograf Özal´in neden öldügünü bütün ciplakligi ile ortaya koyuyor.Fazla yorum yapmama gerek yok.
 Misafir
 14 Ekim 2010 Perşembe 19:24
Istanbul´un Baskent olmasiyla birlikte,senede Istanbula´a gelecek Turist sayisi en az 10 Milyondur.Daha önceden bu sehirde kurulmus olan Fabrikalarin Anadolu´ya tasinmasi zaruridir,böylece insanlarimiz kendi dogdugu topraklarda calisma imkänina kavusur,Istanbul´un yogun nüfus problemide kendiliginden halledilmis olur.Kanaat sahiblerinin,millet ve Ülke sevdalilarinin buna hayir diyemiyecegini tahmin ediyorum.Kuru kuruya ben Ülkemi seviyorum pozlarina bürünmenin anlami yok.No Name
 teyze
 14 Ekim 2010 Perşembe 17:48
FB Stadyumunun TBMM ye verilmesine karşıyım biz orda dost ve kardeş camianın MİYAVVVV demesi için bir sürü masraf yaptık.Ankarada aynı çatı altında geçinemeyen vekiller İstanbulda dağınık yerlere yerleşsin.MİSAL: Referandumda evet diyenler Samiyen civarı,hayır diyenler Jimnastik klüp civarı,boykotçular köprü altı,oy kullanamayanlar 1 adet olduğu için ona nerde olsa bir yer buluruz.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime