Ümit Özdağ ve Buğra Kavuncu'nun 'mavi kan' kardeşliği

İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ partisinin İl Başkanı Buğra Kavuncu’nun FETÖ’cü olduğunu ileri sürüyor.

“Ama kendisi de aynı zamanda FETÖ’nün yurt dışındaki en büyük sivil toplum örgütü olan Kazakistan iş adamları derneğinin başkan yardımcılığını yapmış.”

Buğra Kavuncu’da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek Özdağ hakkında suç duyurusunda bulundu. Peki bu kavga neyin habercisi? Ümit Özdağ yeniden MHP’ye mi dönmek istiyor? Buğra Kavuncu için soyadı geçmişten gelen bir hayalet mi yoksa avantaj mı? Meral Akşener gelişmelerle ilgili yakın çevresine neler anlattı? 

ÜMİT ÖZDAĞ'DAN GÜNDEM YARATACAK İDDİA

Ümit Özdağ katıldığı bir televizyon programında partisinin lideri Meral Akşener’i eleştirerek İYİ Parti’nin HDP ile yakınlaşmaya başladığını söyledi. İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu içinde FETÖ’cülük iddiasında bulunarak Millet ittifakının en milliyetçi unsuru olan İYİ Parti’yi hem PKK hem de FETÖ ile dolayısıyla Cumhur ittifakının yapmak istediği üzere terörle irtibatlandırdı.

ÖZDAĞ NEDEN KAVUNCU'YU SEÇTİ?

Peki MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde İYİ Parti’ye yönelik olarak yaptığı ‘evine dön’ çağrısı henüz tazeliğini korurken Özdağ bu hamleyi gerçekte hangi niyetle yaptı? Özdağ, olası MHP-İYİ Parti birleşmesi durumunda kalabalığa karışmadan önden makam bulabilmek maksadıyla mı hareket ediyor? Meral Akşener ile arasındaki iplerin kopma aşamasında olduğunu bildiğimiz Özdağ, neden kendisine hedef olarak Kavuncu’yu seçmişti?

Bu sorulara yanıt bulabilmek için öncelikle Oda TV davasına bakmamız gerekecek? İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ hakkında 26 Şubat 2020 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yaptığı basın açıklamasında Libya’da şehit olan iki milli istihbarat teşkilatı görevlisinin isim ve rütbeleri ile görev ve faaliyetlerinin icra ettiği yerleri açıkladığı gerekçesiyle fezleke düzenlenmişti. TURKTIME’ın İYİ Parti kulislerinden edindiği bilgilere göre, Özdağ bu fezlekenin ardından kendini güvende hissedebilmek ve kamuoyu desteğini arkasına alabilmek için Meclis Başkanvekilliği koltuğuna talep açtı. Bu makam için partisinin lideri Meral Akşener ile görüşen Özdağ, Akşener’den ilk etapta olumsuz bir yanıt almadı ancak bir süre sonra Akşener, Özdağ’a bu talepten vazgeçmesi gerektiğini iletti. Akşener’in ipleri tamamen kopartan bu hamleyi neden yaptığını sorduğumuz İYİ Partililer, Özdağ’ın hakkındaki fezlekeden tedirgin olarak Genel Merkeze de baskı yapmak maksadıyla bu talebi sosyal medya desteğiyle yapmaya çalışmasının Akşener’in hoşuna gitmeyen bir davranış olduğunu belirttiler. Akşener ile Özdağ arasındaki zaten pamuk ipliğine bağlı olan ilişkide bu şekilde bitmiş oldu.

Peki Özdağ neden kendisine hedef olarak Kavuncu’yu seçti? Ümit Özdağ’ın aksine Buğra Kavuncu siyasette oldukça yeni bir isim. Kamuoyu onu henüz yakından tanımıyor. Fakat ikisinin de ortak bir özelliği var ki bu onları halef selef çerçevesinde birbirine rakip ve mevkidaş olarak algılayabilmelerini sağlıyor. TURKTIME’ın görüştüğü İYİ Partililer bu durum için İYİ Parti’de ‘mavi kan’ savaşı ifadesini kullanıyorlar. İki siyasetçinin ailelerinin geçmişine baktığımızda geleneksel ve milliyetçi kökenden gelen ve oldukça köklü olan Özdağ ve Kavuncu aileleriyle karşılaşıyoruz. İşte bu durumda milliyetçi tandanslı bir parti olan İYİ Parti’de savaş baltalarının mavi kanı akıtmak üzere saklandığı yerden çıkartılmasına neden oluyor. Geçmişin izlerini gururla taşıdığını her fırsatta dillendiren milliyetçi partinin bu üst düzey yöneticileri Türk’ün savaşçı yönünü de kuşanarak bu kez okları birbirlerine yöneltecekler gibi görünüyor.

Ümit Özdağ, MHP Kadın kollarının ilk Genel Başkanlığını yapacak olan Gönül Özdağ ve 27 Mayıs askeri müdahalesi döneminde Milli Birlik Komitesi üyesi olan Muzaffer Özdağ’ın oğlu. Milli Birlik Komitesi içinde Alparslan Türkeş ile beraber hareket eden babasının 13 Kasım 1960’ta Japonya’ya hükümet müşaviri olarak gönderilmesi nedeniyle Tokyo’da dünyaya geldi.

Buğra Kavuncu ise eski MİT mensubu Enver Altaylı’nın dayısı olmasının yanında akrabalık ilişkilerine göz attığımızda pek çok alanda oldukça etkili olan bir aile ile karşılaşıyoruz. Özbek kökenli istihbaratçı Ruzin Azar, milliyetçiler arasında oldukça tanınan bir isim olan baba Orhan Kavuncu ve ismi Roboski ile anılan general de bulunuyor. Bu isimler de Buğra Kavuncu’yu savaşta kolay bir hedef haline getiriyor. Kavuncu, hedef olarak seçilmekte ‘mavi kan’ için gerekli meziyetlere sahip olsa da Özdağ’ın milliyetçiler üstünde olduğu kadar etkiye sahip olmadığını bu savaştan ne şekilde çıktığı belirleyecek.

Özdağ’ın siyasi profiline mercek tuttuğumuzda MHP ile inişli çıkışlı başlayan mücadelesinin yeni bir aşamaya geçmek üzere olduğunu görebiliriz. Ailesi gibi MHP’nin çeşitli kademelerinde siyaset hayatına başlayan Özdağ, akademik çalışmalarını bir yandan sürdürürken diğer yandan da politik kimliğini milliyetçilik üstünde belirlemeye devam ediyordu. Özdağ, 2006 yılında MHP Kurultayı’nda Devlet Bahçeli’nin karşısında aday olduğunu açıklayınca adaylığı kesinleşemeden Kurultaya iki gün kala partisinden ihraç edildi. 2010 yılında mahkeme kararıyla MHP’ye geri dönebildi. Ancak aday olmasına karşı milletvekili seçilemedi. 2015 yılında parlamentoya girebilen ve MHP Başkan Yardımcılığı görevine getirilen Özdağ, parti içi demokrasi gereğince kongre düzenlenmesini talep ederek bu görevden de istifa etti. Olağanüstü Kurultay tartışmaları başladığı 2016 yılına geldiğimizde Bahçeli’nin karşısında yeniden adaylığını koyduğu gibi kurultay mahkeme eliyle iptal edilince yeniden disipline sevk edildi ve MHP’den tekrar ihraç edildi. Bir yıl sonra MHP’den kopan ve kopartılan milliyetçi siyasetçilerle birlikte iktidar bloğunun karşısında konuşlanan İYİ Parti’nin kurucular kurulu arasına girerek 2018’de partinin İstanbul Milletvekili seçilse de Özdağ için sular hala durulmuş değildi. İYİ Parti’nin ikinci olağan kurultayında Genel Başkanlık iddiasını ortaya koymasına rağmen Koray Aydın gibi geri çekilerek liderlik koltuğunu Akşener’e bırak Özdağ, Bahçeli’nin ‘evinize dönün’ çağrısıyla eleştirel dozu yükseltmeye başladı.

ÖZDAĞ AKŞENER'E HABER GÖNDERMİŞ

Özdağ’ın katıldığı programın arka planında neler yatıyordu? Özdağ, programdan önce Akşener’le görüştü mü? TURKTIME'ın edindiği bilgilere göre, geçtiğimiz günlerde Meral Akşener İYİ Parti’den kopmak üzere olan milletvekilleri ile görüşmeler gerçekleştirdi. Görüştüğü vekillerin bir kısmı da İYİ Parti ile aynı doğrultuda hareket etmeleri hususunda ikna etti. Ancak bu görüşmelere Ümit Özdağ davet edilmedi. Kendisinin tamamen gözden çıkarıldığını düşünen Özdağ da Ahmet Hakan’la bir program ayarlayarak yeni bir hamle yapmayı planladı. TURKTIME’a konuşan İYİ Partili kaynaklar, Özdağ’ın bir gazeteci aracılığıyla Meral Akşener’e üç kez haber gönderdiğini “Ahmet’e çıkacağım, seni de zor duruma düşürecek açıklamalar yapacağım” dediğini ancak Akşener’in bu çıkışı önemsemediğini dillendirdiler. Programda yaptığı açıklamaların ardından Özdağ’ın açıklamalarını, “partimize saldırı yapılacağını biliyorduk. Anketlerde oldukça yukarıda bir bantta seyrediyoruz” şeklinde değerlendiren Akşener, bu sözleri ile Özdağ’ı parti dışı bir unsur olarak tescillemiş oldu.

Bugünkü gelişmeler ışığında Özdağ’ın eski partisi MHP’ye dönebileceğini söylemek henüz erken olsa da mavi kan savaşının büyüyeceğini ve yangının İYİ Parti’de örgütler nezdinde de alevlenebileceğini öngörmek mümkün. İYİ Parti’deki kavgada kazanacak tek tarafın ise MHP olacağını en iyi Devlet Bahçeli biliyor.