Atatürk’ün resmini indiren CHP’li vekil skandalını ilk ortaya çıkardığımızda muhataplar Türkiye’deki klasikleşmiş yolu tercih ettiler. Bu klasik yöntemlerden biri tehdit, diğeri ise inkârdır.
Anımsayın… Yaklaşık iki aydır o skandalın göbeğindeki isim olan
CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka skandalı ortaya çıkardığım için hem telefonda tehditler savurdu, hem 100 bin liralık dava açtı, hem de ilgili içeriklere erişimin engellenmesinden tutun, cep telefonum ve bilgisayarıma el konulmasına, Turktime’ın kapatılmasına kadar akla hayale sığmayacak taleplerle mahkemeye koştu. Ve kısık sesle de olsa o iddiayı reddetti.
Türk hukuk sistemi, Aylin Nazlıaka’nın keyfine göre işleyen bir yapı değil. Aylin Nazlıaka’nın turktime’ın kapatılması, benim telefon ve bilgisayarlarıma el konulması talebi hem kendi, hem de bu anti demokratik talebe sessiz kalan CHP yönetimi ve tüm basın mensupları için kişisel tarihlerinde siyah bir leke olarak kalacak.
Ve şimdi…
Skandalın patlak vermesinin üzerinden yaklaşık iki aylık bir süre geçti ve bu sürede gelinen nokta şu:
Artık CHP yönetimi tüm bu süre zarfında takındığı “
olayı görmeyerek dikkatlerden kaçırma” tavrını bırakmak mecburiyetinde kaldı. Göstermelik de olsa bir soruşturma komisyonu kurdu ve o skandalla ilgili milletvekillerini dinlemeye başladı.
Ve bakın ne oldu?
Hani çıkıp yalanlıyorlardı, yok öyle bir şey diyorlardı, sıkıştıkları noktada “
Vara ama yok” gibi komik tavırlara bürünüyorlardı ya…
O komisyona dün ifade veren Aylin Nazlıaka “
Evet, Atatürk resmini indiren bir CHP’li vekil var ama ismini söylemem” dedi.
Demek ki neymiş? Turktime yalan yazmazmış.
Bir şey daha var ki, belki de en önemli ayrıntılardan birisi;
Aylin Nazlıaka, Atatürk'ün fotoğrafını indireni CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na söylemiş.
Yanlış okumadınız
. CHP Milletvekili Aylin Nazlıaka Atatürk fotoğrafını, "
Yeni şeyler söylemek lazım" diyerek indiren o CHP'li Milletvekilinin ismini ana muhalefet partisi lideri
Kılıçdaroğlu'na açıklamış.
Diyeceksiniz ki; iyi de o zaman olayı araştırmak için komisyon kurmaya ne gerek vardı?
Tamam işte. Bizde diyoruz ki, bu sorunun muhatabı Kemal Kılıçdaroğlu'na hep beraber soralım;
Sayın Genel Başkan;Madem Atatürk fotoğrafını indiren Milletvekilini biliyorsun, o halde niye ipe un seriyorsunuz?
Duydun mu
Gürsel Tekin? Hani o skandalın gerçekliği ile ilgili hiçbir şüphe kalmamışken bile çıkıp “
Bu haber asparagastır” diyebilecek kadar ne dediğinin farkında değildin ya… Nazlıaka’nın bizzat sizin kurduğunuz komisyona verdiği bu ifade ile kendine gelebildin mi?
Duydun mu
Engin Altay? Hani çıktığın programda
Muharrem İnce olayı doğrularken bile “
Yok öyle bir şey. CHP’de böyle bir vekil olsa partide 15 dakika barınamaz” diyebilecek kadar gerçeği siyasete yem ediyordun hani. Buyur… Şimdi ne yapacaksın?
BİNLERCE TEŞEKKÜR
Tabii o skandalın CHP yönetiminin ısrarla halı altına süpürme, kapatma tavrına rağmen bugün soruşturma zorunda kalmasında katkıda bulunan isimleri es geçersek haksızlık etmiş oluruz.
Turktime’ın ısrarlı fikri takip yayınlarına duyarsız kalmayan ve skandalı köşelerine taşıyıp CHP yönetiminden yanıt isteyen
Sözcü Başyazarı Rahmi Turan, Sözcü’nün en etkili kalemlerinden
Yılmaz Özdil'e; Aytun Çıray’ın CHP’nin suskunluğuna isyanını köşesine taşıyan
Uğur Dündar, Sözcü yazarı
Pınar Turan,
Aylin Nazlıaka’ya ilk itirafı yaptıran
Aydınlık yazarı Sabahattin Önkibar, skandalın peşini bırakmayan
Aydınlık yazarı Şahin Mengü, köşesinde ve manşetten etkili yayınlarıyla skandalın peşini bırakmayan
Yurt gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Veysi Şahin, Yurt yazarı Süleyman Kılıç, Hürriyet yazarı Yalçın Bayer, Takvim Yazarı Bülent Erandaç, Sabah yazarı Ersin Ramoğlu, Akit yazarı Mehtap Kılıç,
Milli Gazete yazarı Adnan Öksüz, hem turktime’daki köşesinde hem Bizim Anadolu gazetesinde defalarca yazan
Hüseyin Avuç ve ismini anımsayamadığımız diğer yazarlara duyarlılıkları için teşekkür ederim.
Ve bu arada;
Bekir Coşkun amca ve
Emin Çölaşan abinin hala Atatatürk’e yapılan saygısızlık, bir gazeteciye yapılan baskı ve sindirme girişimi, bir yayın organın kapatılmaya çalışılması karşısındaki
istikrarlı sessizlikleri için de teşekkür etmezsek haksızlık olur. Çünkü istikrar, son derece önemli bir meziyettir.
NOT: Bu arada, Atatürk'ün fotoğrafının CHP'li Milletvekili tarafından indirilmesinin yankıları bitmeden, CHP'nin en güçlü olduğu Bursa'dan Atatürk'ün yere indirilmiş, Kılıçdaroğlu'nun da duvara asılmış fotoğrafını ortaya çıkardık.
İşte o haber;