Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
GELİN TANIŞ OLALIM
Zahide Guliyeva
YAZARLAR
21 Şubat 2025 Cuma

GELİN TANIŞ OLALIM

 

Ülkemize gelen bir çok mültecinin dilimize,  dinimize ve elbette kültürümüze adapte olabilmeleri için bir eğitim süreci işler. Belirli sertifikaları almak ve bu eğitimi aldıklarını belgelemek zorundadırlar.   
Peki hayata geçirilir mi? Neredeyse hayır.
Sokaklarımızda bir çok karışık ses dans eder adeta.  İstiklal caddesinde Urduca bile duyabilirsiniz,  hatta sokağınızda da. 
Bu durum ne demektir peki? Konuşsunlar bizene değil mi?  Burası Türkiye Cumhuriyeti, dili  Türkçe o halde bu sokaklarda yükselen sesler kime ait?
Bugün komşularımıza ait, çocuklarımızın sınıf arkadaşlarının ailelerine ait,  yarın akrabalarımıza ait,  bize ait. 
HER ÜLKENİN BİR DEMOGRAFİK YAPISI VAR VE BU KONU NEREDEYSE DOKUNULMAZ KABUL EDİLİYOR,  ancak  ne hikmettir ki önce oralara dokunulur ama kimse dile getiremez. 
Duyuyoruz sayın milletim,  onların  ayak seslerini değil, kendilerine ait caddeleri, ilçeleri hatta çoğunluk olduğu illeri duyuyoruz. Seslerini duyuyoruz, hiç konuşmadıkları Türkçemizi duyuyoruz ve küsüyoruz değil mi?
Biz ısrarla azarlasak ta anlamadığımızı söylesek de onlar bizden daha ısrarlı adapte olmak şöyle dursun seslerini daha da gürleştiriyorlar. 
Şimdi burada şunu yapmak zorunda olmadan yapmak gerekiyor. 
Biz mix bir coğrafyayız.  BİZ MİX BİR COĞRAFYAYIZ.  Bunu artık kabul edin ve önce nedeyse artık kan kana karıştığımız halkın dilini öğrenerek başlayın. 
Kürtçe öğrenin, bakın bakalım yıllardır neler söylemişler dağ yükseklerinde bağıra bağıra, sonra ise mutlaka Arapça öğrenin.  Evet çevremizde ‘’ ehlem ve sehlem ‘’ diye  dolaşırlarken  sadece o kelimeleri anlasam yeter sanmayın.  Bir şeyler dönüyor etrafımızda ve biz gömülmüşüz  millet sınırlarımıza ola ki öğrenirsek ihanet gibi geliyor. 
Size bir sır vereyim mi?
Öğrenmemek ihanet!  Bir şeyler yazılıyor, okuyamıyorsunuz, bir şeyler söylüyorlar anlamıyorsunuz,  sonra siz anlamadıkça size başvurmaktan vazgeçiyorlar ve kendi kendilerine yetmeye başlıyorlar ve biz neler oluyor diye dövünüyoruz. 
Kürtleri asimile etmek için yapılan tüm projeler nasıl onların daha çok var olmasına sebep olduysa yok saydığımız tüm kültürler köklerini daha da derin indirecektir toprağa…
Alfabeyi öğreneli çok oldu,  dilimiz  dilimiz,  vatanımız vatanımız,  ancak bir değişim var ve eğer kayıtsız kalır hele de inat edersek bu kimsenin umurunda olmayacak. 
Ödümüz kopuyor dilimize dil değecek diye, dilimizi bilmiyoruz;  ödümüz kopuyor biri bayrağımıza sövecek diye, vatanımıza sahip çıkmıyoruz. 
Vatanın savunulduğu yer, kahveler değil,  siyaset meydanlarıdır. Siyaset meydanlarına yön veren güç ise bilgidir. 
Dilinizi en iyi şekilde kullanın ama içinde yaşadığımız coğrafyanın insanlarını anlayacak kadar onların diline de hakim olun.  ehlem ve sehlem demekten ar ederken, şoğurmayı  afiyetle yiyemezsiniz.  Onlar var ve buradalar.  

O HALDE GELİN TANIŞ OLALIM! 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime