Bataklığa dikilen bayrak
Sünni bloğun ayakları ile çiğneyerek yumuşattığı topraklara emperyalizmin taşıdığı su ile kıvam verildi, bataklığa bayrak dikme yarışında Müslümanlar katledildi, bayraklar bataklıkta kaybedildi, bataklıkta boğulmaktan kurtaranlar umut denizinde boğulurken can verdi, halen, maceraperest karakterli ve temyiz yetisi şüpheli liderler ellerinde bayrak bataklığa atlarken ve ne için savaştığını tam olarak bilemeden askerler can verirken...
JEOPOLİTİK: Kürt koridorunu engellemek maksadı ile yapılması elzem olarak değerlendirilen harekat, Türk ordusu ile IŞİD'i cephe savaşında karşı karşıya getirmiştir.., Müttefik denilenlerin diğer ittifaklarını hesap edemeden ve güneye doğru ilerleme esnasında Esad ile diplomatik ilişkiye girmeden yapılmakta olan askeri harekat yüksek risklidir. Sonuçları ağır ve bu sonuçları vatandaşa anlatmak ise ağır ağır olabilir. "Kardeşim Esad" günlerine geri dönüşü bir anda beklemiyor olsam da en azından yandan çarklı medyanın şimdiden "Esed" seslenişini unutmaya uğraşması iyi olur kanaatindeyim. Nitekim pek yakında Putin nezaretinde bir barışma olmaması için hiç bir sebep yoktur. Kaldı ki zaten Rus uçağını mürit cinler düşürdüğünden dolayı bataklığı kurutma anlamında bu ittifak geciktirilmemelidir. Geçmişe ilişkin kırgınlıkları gidermek için Şam'da namaz kılmaya heves edip de kazaya bıraktığı ibadeti unutmuş olan bir bürokrata tüm veballer yüklenebilir de.
JEOSTRATEJİK: 2017 itibariyle IŞİD 'in kullanım ömrünün dolacağı ön görüsü ile tekrardan doğduğu Irak topraklarına döneceğini düşünürsek şayet, Suriye dörde bölünmeden önce Irak'ın üçe bölünebileceği ve bunun da gevşek federasyon şeklinde olmayacağına kanaat getirebiliriz. Toplam yedi parçalı legonun iki parçasını Kürtlere vermeye hevesli emperyalizm sayesinde Ortadoğu'da referandum çiçekleri açarken belki de Avrupa'da milliyetçilik dikenleri iktidarlara batacak ve görüntü bu şekilde olursa ülkemizin 2017 yılında NATO kuşatmasına tabii tutulacağını ön görmek, ekonomik kuşatma çemberinin içten ve dıştan artacağını tahmin etmek ve Alevi - Sünni, Türk- Kürt üzerinden yürütülen iç savaş ve kargaşa senaryolarının yürürlüğe koyulabileceğinden şüphe etmek makuldür. Halihazırda mevcut iktidar; "Muhalif düşüncenin başını ezme ve sesini kesme psikozundan çıkamamakta olup, taşeron partileri hazmetmeyi toplumsal barış zannetme yanılgısından da sıyrılamamakta "ve neticede de mukadderat kelimesini dilde eskitmeye mahkum görünmektedir..!