Genelkurmay, Org. Başbuğ ile başlayan dönemde İletişim Daire Başkanlığına Tuğg. Metin Gürak’ı getirmesiyle iletişim yönünde farklı bir çizgi benimseyeceğinin işaretini verdi. İlk değişimler hemen hissedildi. Yıllarca o kapıdan içeri girmesi yasak olan birçok gazeteciyi akredite etti, bir ayıba son verdi. Bu akreditasyon yumuşamasına sonraki günlerde de devam etti.
Ancak tüm bu yumuşama adımlarında bir problem göze çarpıyordu: Kriter muğlaklığı. Her şeyi tüm detaylarına kadar düşünen bir kurum yasak koyarken de kaldırırken de hangi kriterlere göre düzenleme yaptığını tam olarak açıklayamıyordu.
Mesela dinci denilen bazı gazetelerin/gazetecilerin yasağını kaldırırken aynı kategorideki başka isimlere karşı yasakçı tavır sürüyordu. Eleme neye göre yapılıyordu? Genelkurmay bunu açıklamadı, açıklayamadı. Ve bu eşitliksizlik ciddi bir zihniyet değişimden çok “dostlar alışverişte görsün” mantığının daha baskın olduğu yönündeki kanaatleri güçlendiriyordu.
Ve geçtiğimiz gün…
Genelkurmay Başkanlığı 30 Ağustos Zafer Bayramı için düzenlenen resepsiyona tarihinde ilk kez internet sitesi temsilcilerini çağırdı. Ama sadece 4 internet sitesinin.
Peki, Genelkurmay’ın kriteri neydi? O dört site neye göre belirlenmişti? Okunma oranları mı? Etkileri mi? Yayın politikaları mı?
Hiçbirini bilmiyoruz. Akreditasyon ayıbının giderilmesindeki keyfilik, muğlaklık, soru işaretlerini silmeyen seçicilik, genel bir elemeden ziyade kişisel tercih barındırdığı hissi doğuran listeleme bu önemli adımı da daha başta sakat bıraktı.
Mesela Habertürk.com neredeydi? Turktime.com neden dışarıda tutulmuştu? Ensonhaber.com neden listede yoktu? Aktifhaber.com neden yok sayılmıştı? Haber7.com bu mecrada yayın yapmıyor muydu? Gercekgündem.com neden çağrılmamıştı?
Tüm bu siteler her gün yüzbinlerce okurun ziyaret ettiği, internet mecrasını sürükleyen, özel haberleriyle gazetelere referans olan internet medyasının vazgeçilmez temsilcileri.
Ama Genelkurmay’a göre öyle değil. Neye göre peki?
Üzülerek görüyoruz ki Genelkurmay İletişim Dairesi Başkanlığı’nda birileri “Haydi şunu da yapalım” diyor ama o yaptıkları şeyi neden ve nasıl yapmaları gerektiğinden habersizler.
Ya da kötü senaryo: Bu güne kadar Aydınlık'ın yayın anlayışının, internet versiyonu olan OdaTv.com'un referans olduğu haber siteleri kabul edildi, diğerleri dışarıdı kaldı. İnternetheber.com daha geçen hafta Odatv.com'un 'artık yayın çizginiz düzeldi' iltifatlarına mazhar olmuştu.
Genelkurmay’ın attığı bu adımla ilgili açıklama borcu var. Kriterleriniz neler? O listeyi kim, nasıl düzenliyor? Okunma oranı diyorsanız, liste dışı kalan siteler suratınıza çarpar. Etki diyorsanız, liste dışı kalan siteler sizi komik duruma düşürür. Yayın politikaları diyorsanız, milliğinden şüphe edemeyeceğiniz siteler utancınız olur.
O zaman nedir durum? Tüm internet medyası adına yanıt bekliyoruz.
Şinasi 2 Eylül 2009 Çarşamba 15:45
|
gazi asker 30 Ağustos 2009 Pazar 15:36
|
ata 28 Ağustos 2009 Cuma 11:54
|
teyze 28 Ağustos 2009 Cuma 11:29
|