Fatih Altaylı, Rasim Ozan Kütahyalı'ın atılmasına sevinmemiş
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, Sabah yazarı ve Beyaz Futbol yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı'nın "Kusturmalı Boşnak Saksosu" sözlerinin ardından Beyaz TV'den kovulmasına ilişkin olarak, "Bir gazetecinin işinden olmasına hiç sevinmedim." ifadelerini kullandı.
ABONE OL
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, "Kütahyalı, bel altı bir cümle sarf ettiği için mi işinden oldu, yoksa “yakınımız” olan Boşnakları da işin içine katarak söylediği için mi?" sorusunu yöneltti.
Hiçbir gazetecinin kovulmasından mutlu olmadığını söyleyen Altaylı, "O benim işimden olmam, hatta Gülenci yargı tarafından hapse atılmam için kampanya yürütmüş biri bile olsa!" dedi.
Fatih Altaylı'nın "Yüzlerce ayıptan güçlü tek kelime" başlığıyla (22 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
Bir gazetecinin işinden olmasına hiç sevinmedim.
Bir gazeteci işinden olduğu zaman “kovuldu” diye sevinç naraları atmadım.
Kimse için, “Şuna yazdırmayın, buna yazdırmayın” da demedim.
O yüzden de Rasim Ozan Kütahyalı’nın işinden olmasına da “kovuldu” diye bakmam, bakamam.
Benim anlamaya çalıştığım şu: Kütahyalı, spor programı adı altında yayınlanan ama sporla pek de alakası olmayan bir programda, son derece bel altı bir cümle sarf ettiği için mi işinden oldu, yoksa bu bel altı cümleyi Türkiye’de eşimiz, dostumuz, komşumuz, kendi yurtlarında ise “yakınımız” olan Boşnakları da işin içine katarak söylediği için mi!
Kütahyalı, cümlesini “Boşnaklar” diye bitirmeseydi mesela sorun yok muydu?
Futbolcuların rengini ele alarak yapılan aşırı cinsel göndermeler normal miydi mesela!
Ya da telefonla bağlanan bir spor adamına sesinin biraz ince olmasından dolayı yapılan “yumuşak” yakıştırması ve buna bağlı olarak geçilen dalga sıradan bir durum muydu?
Veya aynı yorumcunun yıllarca övdüğü Gülen Cemaati’ni daha sonra hedefe koymadan önce en azından bir özeleştiri dahi yapmaması, bir özür dilemeye bile gerek duymadan 180 derece dönmesi sıradan bir durum muydu?
Bir anda yükselen bir kariyer içinde, bu yorumcunun işinden olmasına neden olacak tek hatası “Boşnak” kelimesi miydi?
Diğer her şey “kabulümüzdü” de tek sorun bir “etnik” gönderme miydi?
Oysa Kütahyalı bel altı göndermeyi yaptığı Boşnaklardan özür dilemişti.
Ama yıllarca Fethullah Gülen övgüleri düzdüğü yazıları için okurlarından bir özür bile dilememişti.
Anladığım kadarıyla o dörtlük her zaman geçerli.
Hani insanoğlu gariptir, her lafı pek kaldırmaz diye başlayan!
Boşnak kökenli yurttaşlarımıza da helal olsun doğrusu!
Yıllarca söylenen onca sözün hesabını kimse soramadı ama Boşnaklar tek kelimenin bile hesabını sordular!
Ama bir kez daha tekrarlayarak bitireyim.
Hiçbir gazetecinin kovulmasından mutlu olmuyorum.
O benim işimden olmam, hatta Gülenci yargı tarafından hapse atılmam için kampanya yürütmüş biri bile olsa!