Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Türkiye'yi yönetmek, İstanbul gibi olmalı...
Cengiz Altınsoy
YAZARLAR
16 Ocak 2025 Perşembe

Türkiye'yi yönetmek, İstanbul gibi olmalı...

 

İstanbul'da mavi denince, akıllara Bedrettin Dalan gelir. Bedrettin Dalan, Bayburt'un yetişdirdiği en önemli değerlerden biridir. Türkiye'de belediyeciliğin nasıl yapılacağını, hizmetin nasıl yapılacağını, bir şehrin nasıl planlanacağını ilk gösteren kişidir. Birçok belediye başkanının hayalidir, Bedrettin Dalan olmak.

İstanbul'u, İstanbul yapan adamdır Bedrettin Dalan..

"Haliç gözlerimin rengi gibi olacak " Bedrettin Dalan'ın tarihe geçen sözüdür. Haliç, artık özlenen İstanbul mavisine kavuşmıştur.

Proje nasıl yapılır, nasıl hayata geçirlir, nasıl yürekli olunur, herkese gösteren efsane adamdır.

Hiçbir tehdite boyun eğmeyen bir adamdır Bedrettin Dalan.

 

Bedrettin Dalan, belediye başkanlarının atasıdır. Hayallerindeki adamdır. Gelen belediye başkanları, bir Bedrettin Dalan olmak istemişlerdir.

Bedrettin Dalan, Bayburtludur. Benim gibi....

Bayburtlu olmak budur. Bayburtluysan önce yürekli olacaksın. Korkularını geride bırakacaksın, üç beş tane çakala boyun eğmeyeceksin. Devletini, vatanını, milletini, seveceksin, tek bayrak, tek devlet, tek dil ve Cumhuriyet'e bağlı olacaksın. Bayburtluysan, atana ve vatanına sahip çıkacaksın. Bayburtluysan, ismin ezanla okunur doğduğunda kulağına.

İstanbul, Napolyon'un dediği gibi dünyanın başkentidir. İstanbul'u görmeden ölme diye bir söz vardır.

Bu ülkeyi yönetmek çok kolay aslında, nasıl mı?

Çok kolay, İstanbul gibi..

İstanbul, bütün kimliklerin, dillerin, dinlerin iç içe yaşadığı ve bir aile, bir kimlik oluşturmayı başaran bir şehirdir.

Benim mahallem Fikirtepe'de, Kürt, Laz, Çerkez gibi çok arkadaşlarla beraber büyüdük.Kız alıp vermeler oldu, bir aile olduk. Herkes kendi evinde kendi dilini konuşuyordu, o dillerinde yaşaması gerekli, o diller yok olmamalı ve korunmalı ama biz, bir araya geldiğimizde ,Türkçe  konuşuyorduk ve konuşmaktan vazgeçmiyorduk.

Cumhuriyet ve demokrasinin olduğu yerlerde bunların hepsinin rahatlıkla yaşabileceğini biz gördük.

Türkiye'yi yönetmek, İstanbul gibi olmalı, İstanbul aklı ile bu ülke yönetilmeli. İstanbul demek evrensellik demek, tarih demek, ecdat demek.

Bu ülkede herkese yetecek kadar ekmek var. Paylaşmasını bildikten sonra.

İstanbul, insanlara paylaşmayı öğretti. İstanbul insanları eğitti, şehirleşmeyi öğretti. İstanbul, insanlara insanca yaşamayı öğretti. İstanbul,insanalara dünyayı öğretti,bir vizyon verdi.

İstanbulluysan, dünyanın her yerinde  saygınlığın vardır..

Bu ülke ne zaman İstanbul gibi olursa ,o zaman düzlüğü çıkacaktır.

İstanbullu olmak,Anadolu kültürünü,İstanbulla birleştirmek ve geliştirmektir.Anadolu kültürünü dünyaya sunmaktır.

İstanbullu olmak,tarihi sırtında taşımaktır.

İstanbul,bir yaşam tarzıdır.

İstanbullu olmayı başarırsak, dünyada sırtımız yere gelmez..

 

İstanbul mavisi ,bu şiirimi paylaşmak istedim.

Hangi ayrılık güzeldir

Bizde ayrılmayalım

Bu kadar derdin içinde

Böyle savrulmayalım

 

Yeminle söylüyorum

Senden hiç vazgeçmedim

Unut beni diyorsun ama

Unutmak için sevmedim

 

İstanbul mavisi gözlerin

Hiç ağlamasın ne olur

Bana ne zaman baksan

Yüreğim yerle bir olur

 

Hayat gelip geçiyor

Sen bensiz ne yapacaksın

Benim gibi seveni

Sen nerden bulacaksın

 

İstanbul mavisi gözlerin

Hiç ağlamasın ne olur

Bana ne zaman baksan

Yüreğim yerle bir olur

 

Cengiz Altınsoy

 

2'nci şiirim , aslında şarkı sözü  diyelim..

Kara geceler

Bu ayrılık  bana göre değil

Ben alışkın değilim böyle acılara

Çekmem mümkün değil dayanmam imkansız

Boyun eğemem ben bu sancılara

 

Dardayım ben şu aralar 

Gelde kurtar beni

Sarıl boynuma benim eskisi gibi

Sen olmazsan ben yine ağlayacağım

Yokluğuna nasıl dayanacağım

 

Kara geceler yine başımda

Kara geceler hep karşımda

Kara geceler göz yaşımda

Gitmiyor hiç

Duruyor baş ucumda

 

3'üncü şarkı sözüm

Hatıralarım 

Yazarım bir kenara yaptıklarını

Okursan anlarsın duygularımı

Beni yalnızlığa mahkum ettin

Gel öde bütün günahlarını

 

Seni düşünmeden geçmiyor zaman

Ne çok sevmişim seni haberin olsun

Ayrılık çok zor çok ağlıyorum

Ben yenildim bu senin zaferin olsun

 

Hatıralarım kaldı yarım

Giden günleri benden sayarım

Sana söyleyecek sözüm yok benim

Her gece ben çaresiz  böyle ağlarım

Cengiz Altınsoy

 

Genç yeteneklerden, üniversite öğrencisi, Kocaeli'de okuyor, Yunus Emre Öztürk'ün bu güzel  şiirini sizlerle paylaşmak istedim..

 

Bir anımda değil her anımda sen
Nasıl denir, yarın yokmuşcasına
Tıpkı bir kelebeğin doğuşu
Yarını yokmuşcasına

Ey avare gönlümün sahibi sen
Yeter artık bu ıraklık
Gelsen benimsin gelmesen bendesin
Sonmuş gibi

Haberim gelmezse sana eğer
Dinle kuşları,rüzgarı
Hatta seni anlattığım yıldızları
Sabah hiç olmayacakmış gibi

İyileşmek istemez bazen insan
Onun olmayan birine sahipken
İçinde ona söyleyemediği
Seni seviyorumlar varken

Sahi yeterli mi bi kere söylemek
Anlayacak mı ki bir kerede
Anlamak isteyecek mi
Asıl soru
emanet edilir mi bu kadar yokmuşçasına 

Yunus Emre Öztürk

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime