Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Bu Kadar Tesadüf, Biraz Fazla Değil mi?
Talat Atilla
YAZARLAR
1 Temmuz 2010 Perşembe

Bu Kadar Tesadüf, Biraz Fazla Değil mi?

CHP Liderine kurulan tuzağın siyasi, psikolojik ve sosyolojik tanımlamalarını yapmak için bu 3 ayrı konunun uzmanlarından görüş almakta fayda var.

Hayata dair biriktirdiklerim mevcut fotoğrafı izah etmeme yetecek gibi görünmüyor.

Belki birkaç kelime…

Hepsi o kadar…

İnsani zaafların anlaşılır bir tarafı belki bulunabilir.

Zayıflık hali, güçlü olmak kadar yakışıyor insana...

Hadi yakışıyor demeyelim de, sırıtmıyor.

Hepimiz halden hale geçen bir kalp taşıyoruz.

Her birimizin hata yapma potansiyeli karşımıza çıkan fırsatlarla (!) da orantılı olabiliyor…

Ya tuzak?

Tuzak kurmak, pusuya yatmak için daha fazla kötü olmaya ihtiyacımız var.

Baykal’ın başına gelenleri anlamak, kuşbakışı görmek, daha doğrusu donmuş ön ezberlerimizi çözmek için geriye bakmamız faydalı olabilir.

Fazla değil, 6-7 ay öncesine...

Tesadüflere inanmak, biraz da düşünmeye üşenenlerin işi sanki…

Düşünelim mi?

Mustafa Sarıgül  5-6 ay önce, “İzmir mitinginden hemen sonra Şişli Belediye Başkanlığı görevinden ayrılıp, partimi kuracağım” dedi.

Sarıgül’ün bu çıkışı kamuoyunda cesur ve yerinde bir karar olarak kabul gördü.

Aradan günler, haftalar, aylar geçti…

Sarıgül Belediye Başkanlığını kurup, partisini hayata geçirmedi.

Oysa hava tam da Sarıgül’ün istediği gibiydi.

Halk nezdinde yükseliyordu, en azından yükseliyor algısı hakimdi.

Evet, partisini kuruyormuş gibi yaptı, Yaşar Nuri Öztürk’ün partisini ele geçirdi, hatta Türkiye’nin bir çok yerinde sağlam sayılabilecek bir yapı kurdu ama kuruluş dilekçesini bir türlü İçişleri Bakanlığına vermedi.

Oysa seçimlere 1 sene kalmıştı. Belki daha da az.

Sarıgül, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının AK Parti’yi kapatma talebinde bulunma ihtimalinin ve bu ihtimalin erken seçimi tetikleyecek bir olasılık olabileceğini bilecek kadar tecrübe sahibi bir siyasetçi.

Peki, bu kadar riski neden, nasıl göze alabildi?

Birileri, çok yakın birileri, Sarıgül’e, “Yakında Deniz Baykal’ın başı belaya girecek demiş olabilir mi?

Olamaz demek fazla iddialı bir yaklaşım olur.

Şüphemi derinleştiren bir başka unsur ise, Sarıgül’ün, “YDH’yı Haziran’da kuracağım” şeklindeki açıklaması…

Mayıs’ın 6’sında Baykal kaseti çıkıyor, Haziran’a, yani Sarıgül’ün, “Partimi kuracağım” dediği tarihe çeyrek kala…

Ve elbette CHP’nin kongresine 2 hafta kala…

Şunu söylüyorum;

Sarıgül’ün partisini kuracağını söylediği tarih, CHP kongresinden 1 hafta sonraya denk geliyor…

Sarıgül, nelerin olacağını görmek istiyor sanki…

Nelerin olacağı/olmayacağı noktasında bir fikri, bir bilgisi olmayan siyasetçinin bu kadar riskleri yüklenmesi size mantıklı geliyor mu?

Aklıma şiddetle takılan bir ayrıntı daha var…

Baykal Van’da yumurtalı protestolarla karşılanırken, Sarıgül’ün Güneydoğu’da onbinlerce kalabalığı toplamasını salt popülerlik olgusu ile açıklamakta da zorlanıyorum.

Güneydoğu’nun en azından belli bir bölümünde etkili olan PKK unsurlarının bile toleransını elde etmesi sıra dışı bir durum…

Başbakan için bile kepenk kapattıran bir iradeden söz ediyorum…

Baykal’ın iğrenç kaseti ile ilgili dikkate alınması gereken birkaç dip notum daha var.

Önder Sav’ın Baykal’ın manevi hassasiyetlerle ilgili açılımlarından fazla hoşlanmadığı biliniyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nda Baykal’ın tarihe geçen peygamber konuşmasının Sav'ı rahatsız ettiği biliniyor.

En azından bu konuşmayı alkışlayanlardan birisi Önder Sav değildi.

Tıpkı çarşaf açılımında olduğu gibi…

Bu örnekleri verirken elbette Sav ya da Sarıgül için, “Baykal’a tuzak kuranları tanıyorlar” şeklinde bir yaklaşımda bulunmuyorum ama Baykal’a kurulan pusunun arkasında parti içi ve egemen güçler koalisyonunun izleri var.

"Karda yürüyüp, iz bırakmamak" artık mümkün değil.

Baykal’a sözüm daha kısa;

Değer mi hiç?

Herkes mi siyaset yapar?

Habertürk TV’de Basın Kulübü programını izlerken içim cız etti.

Yiğit Bulut, AK Parti ve CHP’li 2 siyasetçinin yanında, 2 tane de avukatı programına davet etmiş.

Programa katılan 2 avukat, ihtisas alanlarıyla ilgili konuşmak yerine siyasetçilerden daha fazla siyaset yapmak için geçmişler kamera karşısına.

Siyasetçiler bile bakakaldılar…

Yiğit Bulut da baktı!

Hayata bakışım sivil siyaset eksenindedir ama herkesin siyaset yaptığı bir düzen kaostan kurtulabilir mi?

Bu ne had bilmezliktir?

Ses sanatçısının siyaset yazdığı, hakimin, avukatın, askerin politika yaptığı bir yapıda kuvvetler ayrılığına kim inanır, nasıl olur, olabilir mi?

Her şey bu kadar mı karışır?

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 semra
 10 Mayıs 2010 Pazartesi 09:32
bütün bu yazdıklarınız baykalın yaptığını haklı çıkarmaya yetmiyor ahlaksızlık hiç bir şekilde örtülemez herkes yaptığının bedelini ödemek zorundadır baykal da ödeyecek
 Hasan Tahsin
 9 Mayıs 2010 Pazar 22:03
"Doktor" nicki ile yazan dostum, iyi dinle..! PUSU kurmak, ALÇAKLARIN işidir.... Alçakların ürettiği senaryolara destek vermek ise, ÇUKURLARIN işidir....Alçaklıktan öte ÇUKURLARIN marifeti ile, Türk siyasetine dizayn vermeye kalkanlara, Türk Halkının hiçbir kesimi dün olduğu gibi bugün de destek vermeyecektir...Pusu kurmak, Alçakların GALYA Çukuruna sürüklenmesini kaçınılmaz kılar.Bunun onlarca örneğini, siyasi geçmişimizde gördük.Alçaklardan ve alçaklıktan medet uman, ÇUKURUN ta kendisidir.
 teyze
 9 Mayıs 2010 Pazar 16:44
Anladığım kadarıyla Baykalın bu gönül hikayesini bütün gazeteciler biliyormuş da yazamamışlar.İkinci kaset daha vahim gibime geliyor.Bu kasetle sadece Baykala deyil kimbilir daha kaç siyasiye mesaj gitti.Ben Baykalı hiç sevmeyen biri olmama rağmen çok üzgünüm.Böyle olmamalıydı.Yaşar Hocanın hikayesine doğru-yalan şaşırırken birde Baykal çıktı.Üstelik ben en çok siyasetçilerimizin bu konularda dürüst olduklarına inanırdım.Bu güvenimide yıktılar.
 Utku
 9 Mayıs 2010 Pazar 14:04
Bence bu isin arkasinda Israil var. Cunku Tayyip Erdogandan kurtulmanin yolu Baykalin uzaklastirilmasindan gececegini cok iyi biliyorlar. Kilicdaroglu ile CHP %40 oy alacak AKP %32 ile ikinci parti olacak. ve MHP ile CHP ortak iktidar olacak. AKP nin 8 yilda yaptiklarini ilk hafta iptal edecekler. Ergenekonculari birakacaklar ve Israile bagliliklarini ifade edip Turkiyenin kaynaklarini Israile aktaracaklar. 2011 veya 2012 Tayyip Erdoganin linc edilme yili olacaktir.
 Yeni ve Eskiye Dair Ne Varsa!!.
 9 Mayıs 2010 Pazar 14:02
Sayin Atilla CHP ve D.Baykal`i Harika Yorumlamissiniz;Sizi Tebrik Ediyoruz!!.Konu Disinda Olsada;"TurkTime"Dostlari`da Görüslerini Yazsinlar Diye Acik Yaziyor ve Soruyorum?!.TurkTime"Magazin`lesecek mi?!.Diger"Seviyesiz"Basin Kulüb`üne mi Katilacak?!.Magazin Haberlerinde Daha Dikkatli Olunamaz mi?!.Merami mi Muhakkak Anladiniz!!.TurkTime Dostlari Olarak Sizi Daha Cok P.Kazanmanizi Tabi ki Isteriz;Ama Lütfen Ne Olur"Iyi;Dogru ve Güzel Yolunuzdan"Ne Pahasina Olursa Olsun"Ayrilmayiniz!!.Selam-DUA!.
 doktor
 9 Mayıs 2010 Pazar 04:36
Hasan Tahsin'in yaptığı tespitler burda gerçekten çok önemli... Çünkü karşı partinin yaşadığı bir felekatten daha büyük bir Yıkım nası çıkarılır,parti nası karıştırılır çok güzel örneklemiş! Malum Çamur Çirkef edebiyatı ile Yalan senaryoları Akp ve Cemaat gürühunda çok yaygındır! Bunlarda aklısıra Kılıçdaroğlu'nu suçlamaya kalkıyor.. Amerikan paketine oy vermeyen milletvekillerini bile acımasızca karalayan bir topluluk, rakip parti karışınca nedenli ucuzlayabilir artık daha fazla düşünemiyorum!
 
 9 Mayıs 2010 Pazar 00:21
Oldu olacak kamerayı Baykal koymuştur deyiverde bu pisliği örtmeye çalış.Boşuna demiyorlar siyaset yalan dolan ahlaksızlıklarla doludur diye...
 Hasan Tahsin-2
 8 Mayıs 2010 Cumartesi 13:35
Sn Atilla,ben Ankarada Gazeteci olsam,elimde bulunan tüm kameraların objektiflerini, Ünlü "Dosya Uzmanına" çeviridim. Ahhh Şu Berlin mekanlarının DİLİ olsada bi konuşsalar.Neler anlatırlardı neler.Öyle değilmi..........
 Hasan Tahsin-1
 8 Mayıs 2010 Cumartesi 13:31
Sn Atilla,Bir an için biraz "FİKRİ-JİMNASTİK" yapalım.Şöyleki,Sn Baykal Kirletilirse,Partide kimlerin önü AÇILIR? Bu sorunun muhtemel cevaplarını MERCEK ALTINA alalım.Karşınıza çok ilginç fotoğraflar çıkacaktır.Bu fotoğrafların çerçevesi içerisinde görüntüsü olanların, kimlerle,ne şekil bağlantıları olduğunu mercek altına yatıralım.CHP Genel Başkanı ve onun 20 yıllık "GİZLİ bilgi-KASASINI" bir taş ile bertaraf etmek.Bununlada kalınmıyor.Parti içerisinde bir taşla dört-beş hedef bertaraf ediliyor
 Hasan Tahsin
 8 Mayıs 2010 Cumartesi 12:20
Sn Atillanın yapmış olduğu tespitler önemli tespitler,ama bir tespiti varki,ÇOK ÇOK ÖNEMLİ bir tespit."Sn Baykalın Manevi değerlere vurgu yapan çıkışlarından rahatsız olan kesim.." bu çok çok önemli.Önümüzdeki günlerde yapılacak olan Kurultaydaki Muhtemel tasfiyelerin sinyali almış olan "Çerkez Ethem Uzantısı Cuntanın",acımasız operasyonu sonunda Baykalıda hedef aldı ve yok etmeye yetti bile.Partideki Trilyon vurgunu ve T.Ö nün Tv sine aktarılan milyonlarca dolardan pay alanların OPERASYONU....
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Turktime