Uzmanlar, bulguların "çalışma çağındaki nüfusta yalnızlığın daha geniş toplumsal etkilerinin daha fazla tanınması" gerektiğini gösterdiğini söyledi.
Kanıtlar, yalnızlığın kişilerin akıl sağlığı ve esenliği üzerinde geniş kapsamlı etkilere sahip olabileceğini ve onları depresyona daha yatkın hale getirebileceğini ortaya koyuyor. Önceki çalışmalar da yalnızlık ve bilişsel gerileme arasında bağlantı kuruyor.
The BMC Public Health adlı bilimsel dergide yayımlanan son araştırma, Toplumu Anlamak - Boylamsal Ev Halkı (Understanding Society Household Longitudinal) çalışmasına katılan 16 yaşın üzerindeki 15 bin kişinin verilerine dayanıyor.
Akademisyenler, çalışmanın 2017 ila 2019'da yürütülen (yalnızlıkla ilgili soruların ilk kez dahil edildiği) 9. dalgası ve 2018 ila 2020'yi kapsayan 10. dalgasından alınan yanıtları analiz etti.
Yalnızlık, "Ne sıklıkta yalnız hissediyorsunuz?" sorusu üzerinden değerlendirildi ve katılımcılar "neredeyse hiç/asla", "bazen" ve "sık sık" arasında seçim yaptı. Sadece "sık sık" yalnız hissettiğini bildirenler çalışmaya dahil edildi.
Katılımcılardan çalışıp çalışmadıklarını beyan etmeleri de istendi.
Sık sık yalnız hisseden kişilerin 2017 ve 2019 arasında işsiz olma olasılığı yüzde 16 daha fazlaydı. Bu gruptaki işsizlik olasılığı 2018 ila 2020'de yüzde 19,6'ya yükseldi.
Uzmanlar bunun, yalnızlığı "zaman içinde yaygınlığı artan bir halk sağlığı salgını" olarak tanımlayan önceki araştırmalarla tutarlı olduğunu söyledi.
Araştırmacılar, yalnızlık ve işsizlik arasındaki bağlantının, yalnız kişilerin iş arama motivasyonunun azalmasından ve işyeri performansının daha düşük olmasından kaynaklanabileceğini öne süren mevcut çalışmalara atıfta bulundu.
DAHA FAZLA ARAŞTIRMA YAPILMASI ÇAĞRISI
Araştırmanın yazarları, çalışma çağındaki kişilerde yalnızlığın önlenmesi veya azaltılmasının aşırı işsizliği azaltma potansiyeline sahip olduğunu savunarak, bu bağlantı hakkında daha fazla araştırma yapılması çağrısında bulundu.
Exeter Üniversitesi'nden araştırmacı Nia Morrish, şu yorumu yaptı:
Azalan yalnızlık işsizliği azaltabilir ve istihdam yalnızlığı hafifletebilir; bu da sağlık ve yaşam kalitesi dahil olmak üzere diğer faktörlerle olumlu yönde ilişki kurabilir.
Bu nedenle, işverenlerden ve hükümetten de ek destek alarak, sağlık ve esenliği geliştirmek için yalnızlığa özellikle dikkat gösterilmelidir.
Araştırmamız büyük ölçüde pandemi öncesinde yürütüldü ancak bu konunun daha da acil hale gelmiş olabileceğinden şüpheleniyoruz; daha fazla kişi evden çalışıyor ve muhtemelen Kovid'le ilgili endişeler nedeniyle tecrit yaşıyor.
Pandemi sırasında yalnızlıkla ilgili veri toplayan Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi'ne göre, Ekim 2020 ile Şubat 2021 arasında Birleşik Krallık'taki yetişkinlerin yüzde 7,2'sinin "sık sık" veya "her zaman" yalnız hissettiği tahmin ediliyor.
Bu, verilerin Mayıs 2020'de toplanmasından bu yana 1,1 milyon kişilik bir artış anlamına geliyor.