Son günlerde hava sıcaklıkları değişkenlik gösterirken özellikle doğu illerinde termometreler zaman zaman eksi dereceleri gösteriyor. Uzmanlar ise halk arasında yüz felci olarak bilinen yüz kaslarının bir kısmının veya tamamının hareket ettirilememesi durumuna karşı uyarıda bulunuyor.
Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Ayla Çulha Oktar, Kaslarda seğirme gibi istemsiz hareketler, etkilenen tarafta değişmiş tat duyusu, konuşma bozukluğu, aşırı salya üretimi, etkilenen taraftaki kulakta seslere aşırı duyarlılık gibi bulguların yüz felcinin belirtilerinden olduğunu söyledi ve tavsiyelerde bulundu.
'YÜZ FELCİ MEVSİM GEÇİŞLERİ VE RÜZGARLI HAVALARDA YAŞANIYOR'
Toplum arasında yüz felci olarak bilinen periferik fasiyal paralizi yüz kaslarını etkileyen, ani olarak ortaya çıkan ve genellikle tek taraflı olabilen felç olduğu belirten Uzm. Dr. Oktar, Yüz felcini genellikle mevsim geçişleri, soğuk ve rüzgarlı havalarda beklediklerini söyledi ve şu bilgileri aktardı:
“Vücut direncinin düşük olduğu dönemlerde, stres durumlarında ortaya çıkabilen genellikle virüs kaynaklı olan bir sinir hasarıdır. Yüz kaslarına giden sinirin hasarı sonucu o yüz kaslarında bir hareket kusuru söz konudur. Genellikle mevsim geçişlerinde daha çok rüzgarlı, lodoslu havalarda ortaya çıkmasını bekliyoruz. Nadir de olsa kulak ve tükürük bezi tümörlerinde ortaya çıkabiliyor.
'HASTALAR EN KISA ZAMANDA DOKTORA BAŞVURMALI'
Son dönemde hava durumundaki ani düşüşler, rüzgar etkisiyle hastaların başvurularında bir artış söz konusu. Yüz felcini daha çok 15-45 yaş arası bekliyoruz, gelen hastalar daha çok genç, erişkin hastalar. Etkilenen taraftaki göz kapağı hareket edemediği için göz kapatamama, ağız kenarında bir çekilme bekliyoruz. Bu kişiler ağzını tam oynatamadığı için sıvı gıdalarda dışarıya akma söz konusu olabiliyor. Tat değişiklikleri, yutma problemleri de beklediğimiz durumlar. Böyle bir kliniği olan hastaların en kısa zamanda doktora başvurması iyi olur”
Yüz felci vakalarında erken tanını düzelme oranını yükselttiğini belirten Oktar, Bu tip hastaların muayenesinin iyi bir şekilde yapılması mutlaka gerekli, altta yatan bir enfeksiyon var mı bunun araştırılması lazım çünkü bunlar tedavi seçeneklerini etkileyen durumlar. Tedavide kortizonlu ilaçlar veriyoruz ama altta yatan bir enfeksiyon varsa mutlaka tedavi edilmesi lazım." dedi.
'SOĞUK HAVALARDA RÜZGARDA KALMAMAK GEREKİYOR'
Çok rüzgarlı havalarda belki kulak, ağız, burun çevresine atkı, bere olur, bu tip örtülerle kapatmak iyi olabilir. İş hayatı çok önemli, bahsettiğim hasta bir şofördü, soğuk havalarda çok rüzgarda kalmamaya özen göstermek gerekebilir.
1 ay içinde yüzde 85 oranında iyileşme beklendiğni belirten Oktar, "Eğer hiçbir klinik iyileşme yoksa bu defa EMG (sinirlerin sağlığını ve işlevini değerlendiren bir teşhis testi) incelemesiyle sinirde iyileşme var mı yok mu belirtisi olup olmadığına bakıyoruz. Onda da bir yanıt yok ise dekompresyon cerrahisi dediğimiz bir tedavi de bu hastalara uygulanabiliyor." dedi.
Oktar, ilaç tedavisinin yanı sıra yüz egzersizlerini de öneriyoruz dedi ve bu hastaların yüzde 85 oranında iyileştiğini belirtti ve kalıcı hasar olabildiğini, sinirin yanlış iyileştiği durumlarda yüzde istem dışı çekilmeler olabildiğini söyledi.
GÜNCEL
Sayfa başına git