Mide içeriğinin, yemek borusuna doğru geriye kaçması olarak adlandırılan reflü ülkemizde sık görülen bir sağlık sorunu. Basit bir göğüs yanmasıyla başlayan hastalığın yemek borusu kanserine yol açma riski de olduğunu belirten Türk Kalp Vakfı İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferda Çelik, çoğu zaman kalp kriziyle karıştırılan reflü ve diğer sindirim sistemi hastalıklarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı:
Göğüste yanma, ağrı gibi belirtilerle kendini gösteren reflü, genellikle kalp krizinin neden olduğu göğüs ağrısına benzetilebilir. Bu durum hastalara kalp krizini düşündürebilir.
Göğüs ağrısı yapan sindirim sistemi hastalıkları arasında reflünün dışında yemek borusunun motilite bozukluğu (yemek borusunun hareket ile alt kısımdaki kapak mekanizmasının bozukluğu), safra kesesi hastalıkları ve mide fıtığı da yer alır.
Reflü hastaları çoğu zaman kalp krizi şüphesiyle acil servislere başvurur.
Sindirim sistemi hastalıkları dışında panik atak, astım, bronşit, pnömoni (zatürre), pulmoner emboli (akciğer damarlarının pıhtı nedeniyle tıkanması), zona, kaburga kırıkları, kas ağrıları gibi hastalıklar da kalp krizini taklit edebilir.
Mide bağırsak hastalıkları göğüs ağrısı yaptığı gibi, mide ağrısı da kalp krizinin habercisi olabilir. Göğüs ağrısına mide ağrısı da eşlik ediyorsa, göğüste sıkışma baskı, yanmaya yol açıyorsa nedeni kalp krizi olabilir.
- Mide ağrısı yayılan ağrı şeklindeyse yani göğüs, sırt, omuz, boyun ve çeneye doğru yayılıyorsa kalple ilgili olma ihtimalini artar.
- Ağrı mide ilacıyla veya dinlenerek geçmiyorsa kalp krizi olasılığını güçlendirir.
- Mide ağrısına terleme, çarpıntı, nefes darlığı, bulantı ve kusma eşlik ediyorsa kalp krizi riski yüksektir.
Bu gibi durumlarda hemen hastaneye başvurmak gerekir.
Mide ve bağırsak hastalıklarının nedenleri
Sindirim sistemi şikayetlerinin en önemli nedenleri stres, hazır gıdalar, düzensiz beslenme, obezite, aşırı kahve ve asitli içeceklerin tüketimi, alkol, sigara tüketimi, düzensiz uyku ve kızartılmış yiyeceklerdir.
Fazla miktarda hızlı yemek, besinleri yeterince çiğnememek, gece yatmadan hemen önce yemek, gazlı içecekler tüketmek, üzüntü, stres gibi sorunların yaşamak bu şikayetleri tetikler.
Özellikle göğüs ağrısı, yanması yapan reflü, gastrit, ülser gibi hastalıklar daha çok obezitesi, mide fıtığı olanlarda ve hamilelik dönemlerinde daha kolay oluşur. Şeker hastalığı, astım gibi kronik hastalıkları olanlarda çoklu ilaç kullananlarda daha fazla görülmektedir.
Kan testleri, dışkı analizleri, görüntüleme yöntemleri olarak da batın ultrason, endoskopi, kolonoskopi, manyetik rezonans (MR) ya da bilgisayarlı tomografi (BT) ile hastalara tanı konmaktadır.
NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Mide bağırsak hastalıklarında öncelikli olarak beslenme tarzı değiştirilmeli ve bu alışkanlık haline getirilmelidir.
Stresle baş etmeyi öğrenmek, düzenli uyku ve kötü alışkanlıklardan uzak durmak tedavide önemli olacaktır.
Yatağın baş kısmını belden itibaren 10-15 santim yükseltmek, obez hastaların kilo vermesi, yatmadan önce yemek yenmemesi veya yemek yedikten sonra hemen uzanılmaması, büyük öğünlerden kaçınılması da önemlidir.
GÜNCEL
Sayfa başına git