Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye'nin de katılmak istediği BRICS grubunun genişleme politikaları üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Putin, BRICS'e üye olmak isteyen her ülkenin kapılarının açık olduğunu belirterek, grubun genişlemeye devam edeceğinin sinyalini verdi. Putin’in açıklamaları, Türkiye’nin yanı sıra Malezya, Tayland, Endonezya, Bangladeş ve Nijerya gibi ülkelerin de üyelik için başvuruda bulunmak istediği bir dönemde geldi.
Putin, yaklaşan BRICS zirvesi öncesinde Moskova’da yaptığı basın toplantısında, BRICS'in genişleme sürecine ilişkin önemli mesajlar verdi. Rusya'nın bu yıl dönem başkanlığını üstlendiği BRICS grubunun, Kazan kentinde düzenlenecek olan üç günlük zirvede bir araya geleceğini belirten Putin, "Kapılar açık, kimseyi engellemiyoruz" diyerek, üyelik için istekli olan tüm ülkelerin gruba katılabileceklerini ifade etti.
Putin, zirveye Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ı da davet ettiğini belirterek, İsrail ve Filistin liderleriyle temas halinde olduğunu ve iki devletli çözümü desteklediğini vurguladı.
BRICS, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın oluşturduğu bir ekonomik blok olarak ilk zirvesini 2009 yılında gerçekleştirmişti. 2024 yılı başında Mısır, Etiyopya, Birleşik Arap Emirlikleri ve İran’ın da katılmasıyla genişleyen BRICS’in dünya çapında 30’dan fazla ülkenin ilgisini çektiğini belirten Putin, Kazan’daki zirvede bu ülkelerin üyelik başvurularının değerlendirileceğini açıkladı.
BATI'YA KARŞI GÜÇLÜ DENGE UNSURU
Türkiye'nin de BRICS'e katılma arzusunu dile getirdiğini hatırlatan uzmanlar, Putin’in bu genişlemeyi Batı’ya karşı güçlü bir denge unsuru oluşturmak için bir fırsat olarak gördüğünü söylüyor.
FİLİSTİN'E DAVET
Putin, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ı BRICS zirvesine bizzat davet etti. Zirve, Filistin meselesi bağlamında da yakından takip edilecek. Rus lider, İsrail ve Filistin liderleriyle sürekli temas halinde olduğunu ve iki devletli çözüm için kararlılıkla destek verdiğini vurguladı.
Ayrıca, Putin, Çin ve Brezilya'nın Ukrayna'daki savaşı sonlandırmaya yönelik önerisini "dengeli" bulduğunu belirtti. Bu önerinin, doğrudan diyalogları yeniden başlatmak ve gerginlikleri azaltmak için sağlam bir temel oluşturduğunu ifade etti.