Türkiye'nin en prestijli sanat etkinliklerinden biri olan İstanbul Tiyatro Festivali, bu yıl 28. kez tiyatroseverlerle buluşuyor. 22 Ekim - 19 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek festivalde, Mehmet Birkiye küratörlüğünde birbirinden özel oyunlar sahnelenecek. Bu yılın onur ödülü ise Türk tiyatrosunun duayen isimlerinden Müjdat Gezen'e verildi.
'FESTİVAL UMARIM HAYATIMIZDA TİYATROYA DAHA ÇOK YER AÇAR'
Dün akşam düzenlenen basın toplantısında konuşan 28. İstanbul Tiyatro Festivali’nin küratörü Mehmet Birkiye, "Tiyatro öteki ile ilişki kurmamızı, kabul etmesek bile anlamamızı sağlar. Bu ötekinin mutlaka bir kişi olması ya da bir topluluk olması da gerekmez, bir inanç, insana ait bir güdü, kısacası her şey olabilir. Eğer iddia ettiğimiz gibi seküler, adaletli, demokratik, insan haklarına saygılı bir dünya istiyorsak; işte bu dünyada 'ötekinin' konumu hayatidir. Öteki ile çatışma, şiddet içermeyen ilkel güdülerin olmadığı bir alana çekilmelidir. Kişisel kanım; böylesi bir hedefe ulaşmamızı sağlayabilecek en etkin yöntemlerden biri de tiyatrodur. Bu nedenle ki tiyatro hayatımızda daha çok yer etmelidir. Umarım 28. İstanbul Tiyatro Festivali hayatımızda tiyatroya daha çok yer açar" ifadelerini kullandı.
'OYUNCULUK BANA HEP MUTLULUKLAR GETİRDİ'
Onur Ödülü'nü kabul eden Müjdat Gezen de konuşmasına başlamadan Mehmet Birkiye'ye esprili bir dille, "Birebir yazdığım metni okudun. Birebir yani. Benimkinde 'Richard' yerine 'Macbeth' diyor" dedi.
Gezen, "10 yaşında sahneye çıkmışım, 10 yaşında bir çocuğu zorla sahneye çıkartırsanız olacağı budur. Başka bir şey beklemenin imkanı yok. Ama mutluyum. Yeniden dünyaya gelsem yine oyuncu olmak isterim. Çünkü bana hep mutluluklar getirdi; acısıyla tatlısıyla, zor günüyle iyi günüyle bugünlere getirdi. Bu kadar onursal, bu kadar değerli bir ödülü alıyor olmak ayrıca bana onur verdi. Onun için de İKSV'ye, bütün bu organizasyonu gerçekleştirenlere sonsuz, yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olun. Kısa keseceğim. Aslında kısa konuşacak kadar ustalaşmadım, biraz fazla konuşuyorum doğrusu" diye konuştu.
'HALİT KIVANÇ ÇOK KONUŞKANDI AMA ŞİMDİ KEŞKE OLSA DA KONUŞSA'
Daha sonra Halit Kıvanç ile bir anısını anlatan Gezen, "Rahmetli, çok sevdiğim bir ağabeyimdi. Konuşkandı. Daha doğrusu çok konuşurdu. Hatta gevezeydi, çok çok konuşurdu. Ama benim göbek adım Halit'tir, Halit Müjdat. Ağabeyi aile dostumuz, benim viyaklamamı duyunca babama diyor ki 'Necdet, adını Halit koyalım'. Böylece Halit Müjdat oluyor adım. Halit Kıvanç bir gün okula geldi, öğrencilere konuşma yapıyor. Derslerimiz 45 dakika, konuştu Halit ağabey. Biraz daha konuştu. Ama 45 dakikadan sonra ilgi de düşer ya, birazcık daha konuştu. Hem öğrenciler 45 dakikaya şartlanmışlar hem de tuvalet ihtiyacı, sigara içme ihtiyacı... Biraz daha konuştu, baktım 46, 47, 50, 52, 55... Çok da seviyorum, öğrenciler de seviyor. 'Kes' işareti de yapıyorum ona, bir saati biraz geçtiğinde 'Müjdat kusura bakma, galiba biraz uzattım. Saatim yoktu' dedi. Ben de, 'Halit ağabey, takvime bakabilirdin' dedim. Çok çok konuşkandı ama şimdi keşke olsa da konuşsa" ifadelerini kullandı.
FESTİVAL PROGRAMI
2022 yılında küratörlü bir yapıya geçen İstanbul Tiyatro Festivali, Mehmet Birkiye’nin küratörlük döneminin ilk yılında, 5 uluslararası, 14 yerli oyundan oluşan bir programla izleyiciyi karşılayacak.
Festival programında, yeni yerli yapımlardan bir seçkiye yer verecek. Şahika Tekand, Ebru Nihan Celkan, Yiğit Sertdemir, Özen Yula, Levent Tülek, Kerem Kurdoğlu, Tuğçe Tuna, Engin Hepileri, Nagehan Gürkan, Elif Temuçin, Halil Babür, Güray Dinçol, Ümit Erlim, Başak, Kıvılcım Ertanoğlu, Michael Önder, Selin Şenköken’in imzalarını taşıyan yapımlar prömiyerlerini festivalde yapacak.
Festivalde bu yıl ayrıca, Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü ve İKSV Genç Sanatçı Fonu’yla desteklenen üç yeni yerli oyun sahnelenecek.