İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy, Esenyurt Başkan Vekili olarak görevlendirildi.
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklanmıştı.
TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ OLMAK SUÇUNDAN TUTUKLANMASI TALEP EDİLMİŞTİ
Özer, savcılıktaki ifadesinin ardından "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklanması talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti.
KAYYUM ATANDI İDDİASI
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in PKK terör örgütüne üye olmak suçundan gözaltına alınmasının ardından yeni bir gelişme yaşandı.
SABAH'ın ulaştığı bilgiye göre, İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediyesine Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ün kayyum olarak atandığı öğrenildi.
Artı Gerçek'e konuşan Esenyurt Belediyesi Basın Danışmanı Cihan Güner ise bu konuda kendilerine bildirilen bir kararın olmadığını söyledi.
ÇELİK'TEN İDDİALARA YALANLAMA
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de X hesabındaki paylaşımda "İstanbul’daki resmi makamlarla görüştüm, bir kısım medyada yer alan Esenyurt Belediyesine kayyum atandığına yönelik Resmi bir yazışma ve bilgi yoktur" dedi.
ÖZER'İN SULH CEZA HALİMLİĞİNDEKİ İFADESİNE ULAŞILDI
"PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in sulh ceza hakimliğindeki ifadesine ulaşıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca, terör örgütü PKK/KCK'nın mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik soruşturmada gözaltına alınarak tutuklanması istemiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen Özer, ifadesinde profesör ünvanına sahip olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığının da aralarında bulunduğu devletin çeşitli kademelerinde çalıştığını ve üniversitelerde dekanlık yaptığını söyledi.
Hakkında bugüne kadar hiç soruşturma ve kovuşturmanın bulunmadığını, Esenyurt Belediye Başkanı olarak 7 aydır görev yaptığını anlatan Özer, halkın iradesinin gasbedildiğini savundu.
SORUŞTURMANIN İNFİAL YARATMAYI AMAÇLADIĞINI ÖNE SÜRDÜ
Özer, soruşturmanın İstanbul'da insanlarda infial yaratma amacıyla yapıldığını iddia ederek, şunları kaydetti:
"Hem belediye açısından hem siyasi açıdan sonuçlar doğuracaktır. Dosyadan anlaşılacağı üzere hiçbir belgeye dayanmayan iddialarla suçlanıyorum. Örneğin, 40 civarında kitap yazmış bir yazarım. Bunların bir kısmı roman, bir kısmı bölgesel kalkınmayla, bir kısmı ise Kürt meselesiyle ilgilidir. 200 civarında ulusal makalem, 300 civarında bildirim yayımlanmıştır. Hal böyleyken 2002 yılında Öcalan ile yapılan görüşmede iradem dışında ismimin geçtiği iddiası ve suçlaması yapılıyor. Yazarım, herkes okuyabilir, görüş arz edebilir. Orada ismimin geçmiş olması, herhangi bir delil midir? Başka bir insanın isminin zikredilmesi, bu suçu mu yaratır? Hiçbir örgütle ilgim yoktur, bunu tamamen reddediyorum."
Özer, ifadesinde soruşturmanın siyasi olduğunu öne sürerek, M.K. isimli kişinin akrabalarının terör örgütü üyesi olduğunun söylendiğini, kendisinin bu şahsı tanımadığını, aralarındaki konuşmanın hangi kısmının suç olduğunu merak ettiğini belirtti.
Bu iddiaların görevden alınması için uydurulduğunu savunan Özer, belediyeye kayyum atanmasının altyapısının oluşturulduğunu ileri sürdü.
Özer, siyasi kimliği nedeniyle her gün çok sayıda kişinin kendisini aradığını, arayanların GBT bilgilerini sorgulamadığını söyledi.
"REMZİ KARTAL DA VANLIDIR, O VAN MİLLETVEKİLİYDİ"
Ahmet Özer, ifadesine şöyle devam etti:
"Remzi Kartal da Vanlıdır, o Van milletvekiliydi. Aynı aşiret mensubuyuz, yurt dışına çıktıktan sonra irtibatım yoktur. Benzer bir ideoloji ve dünya görüşüne sahip değilim. Ailesini tanırım. Van'a gittiğimde kendilerine taziye dileklerimi sundum, neredeyse bundan da bir sonuç çıkarılacak. Bir konser yapmışız, bu konseri Esenyurt Kaymakamı ile düzenleyip açılışı birlikte yaptık. Onlarca sanatçı davet edildi. Rojda'yı hayatımda görmedim o sahne harici, sağda solda şarkı, türkü söyleyen biridir. Onlarca kişi davet edilmiş, ben davet etmedim. Oradaki memurlar bu işlerle ilgilendi. Festivale 450 bin kişi gelmiştir, gruplarda 3-5 kişi neyse Öcalan ile ilgili slogan atıldığı söylenmiştir. Duysaydım müdahale ederdik.''
''ÇAĞRILSAM KOŞARAK GELİRDİM"
Sabah saat 05.30'daki operasyonla gözaltına alındığını söyleyen Özer, çağrılsaydı koşarak ifadeye geleceğini kaydetti.
Özer, makam odasının yüzlerce kişinin geldiği, yüzlerce derginin girdiği bir oda olduğunu ifade ederek, ''Oraya gelen bir dergiden niye sorumlu tutuluyorum? Dergide ne yazıyor, suç mu değil mi bilmiyorum.'' dedi.
Mersin Cumhuriyet Savcılığınca 2016 veya 2017'de ifadeye çağrıldığını kaydeden Özer, hakkındaki usulsüz dinlemede suç tespit edilemediğini savunarak, serbest bırakılmasını istedi.
"KIRMIZI BÜLTENLE ARANAN TERÖRİSTLE 14 KEZ GÖRÜŞME YAPILMIŞ"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından konuya ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Cumhuriyet Başsavcılığımızca PKK/KCK terör örgütünün mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında; Halen İstanbul ili Esenyurt ilçesi Belediye Başkanı olarak görev yapmakta olan şüpheli Ahmet Özer'in soruşturma evrakımız kapsamındaki delillere göre özet olarak; şüphelinin terör örgütü mensuplarından ele geçirilen ve aynı zamanda örgütün Kuzey Irak Kandil bölgesinde yer alan yönetici kadrosuna da ulaştırılan örgütsel dokümanlar (terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile İmralı adasında yapılan görüşmede sözde demokratik özerklik projesinde görevlendirilmesinin uygun görülmesi), hakkında uygulanan iletişimin dinlenmesi tedbiri sonucu elde edilen konuşma dökümleri, fiziki takip tutanakları ve incelenen hesap hareketlerinin içerikleri, yaklaşık 10 yıllık süreçte adı geçen terör örgütü mensubiyetleri nedeniyle adli işlem kaydı bulunan (694) farklı tekil kişi ve ayrıca özellikle terör örgütü yöneticilerinden Remzi Kartal (KONGRA-GEL Eş Başkanı-KCK Yürütme Konseyi Üyesi-Kırmızı Bültenle aranan şahıslardan) ile 14 kez olmak üzere iletişim irtibat kayıtları nazara alındığında terör örgütü ile süreklilik ve yoğunluk arz edilecek şekilde organik bağ kurmak suretiyle üzerine atılı PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak suçunu işlediği yönünde kuvvetli suç şüphesine ulaşıldığı anlaşıldığından; İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğinden alınan karara istinaden konutunda, iş yerinde ve araçlarında arama yapılması, suç delillerine el konulması, şüphelinin 30 Ekim 2024 tarih saat 06.00 itibarıyla yakalanarak gözaltına alınması için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne verilen talimat doğrultusunda adı geçen şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştır. Arama işlemleri halen devam etmektedir. Kamuoyunun bilgisine saygıyla arz olunur.