İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi 2022 yılına ait iş cinayetleri raporunu yayımladı. Rapora göre, 2022 yılında bin 843 işçi yaşamını yitirdi.
İSİG Meclisi'nden yapılan açıklamada, "2022 yılında ‘en az’ 1843, her gün 'en az' 5 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Bu dönemde ‘Büyük Türkiye’, ‘Yeni Türkiye’, ‘Yerli ve Milli Ekonomi’ gibi birçok söylemle neoliberal işçi karşıtı politikalar hayata geçirildi. MÜSİAD, TÜSİAD, TİSK vb. patronların yüzü gülerken ücretler eridi, sendikal hareket ve genel anlamda emek hareketi zayıflatıldı, grevler yasaklandı, kentler rant alanı haline getirildi, doğa talan edildi ve binlerce işçi işyerlerinden eve geri dönemedi” denildi.
İŞ CİNAYETLERİNİN EN ÇOK YOĞUNLAŞTIĞI ÜÇ İŞKOLU
İş cinayetlerinin yoğunlaştığı (953 işçi ölümü) üç işkolu bulunuyor. Güvencesiz çalışmanın hakim olduğu inşaat, tarım ve taşımacılık. Uzun çalışma saatleri, yoğun çalışma, sigortasız çalışma ve her türlü kuralsızlığın hakim olduğu bu işkollarında sendikal örgütlenme yok gibi ya da zayıf ve belli mesleklerde öbekleniyor.
Diğer yandan özellikle mevsimlik tarım işçilerinin çalıştıkları bölgelere ya da tarlaya yolculuğu sırasında uygun olmayan ulaşım araçlarının kullanılması, eskiyen traktörler, işçilerin barınma-dinlenme-temizlik alanlarının yetersizliği, kene ısırmaları vb. ölümlerin temel nedenlerini oluşturuyor.
Rapora göre, en çok işçi ölümünün meydana geldiği üçüncü işkolu ise taşımacılık. Yoğun çalışma, mobbing, uzun çalışma saatleri, uygun olmayan yollar ve araçlar, beslenme ve uyku düzensizliği vb. sorunlar iş cinayetlerine davetiye çıkarıyor.
Ölümlerin yüzde 75’ini trafik kazaları oluştururken diğer önemli bir neden ise çalışma koşullarına bağlı kalp krizleri.
2022 yılında en az 55 moto kurye iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
2022 yılında 14 ve yaş altı 27, 15-17 yaş aralığında 37 çocuk işçi yaşamını yitirdi.
2022 yılında en az 108 kadın işçi hayatını kaybetti.
Çalışmak zorunda olan 65 yaş üstü 99 işçi yaşamını yitirdi.
2022’de 90 mülteci işçi yaşamını yitirdi. Ölen mültecilerin yüzde 43'ü Suriyeli ve yüzde 22'si Afganistan uyruklu. Mülteci işçiler toplam 16 ülkeden gelen işçilerdi.