“Hayat bir masala benzer, uzunluğu değil, iyi olup olmadığı önemlidir.”denir. Aynen katılıyorum.
Faydasız her hayat erken bir ölümdür.
Geçtiğimiz Cuma günü çok değerli iki insanı kaybettik… Fakat onlar faydalı hayatlardı.
Yaşamlarını topluma adamışlardı…
Kaybettiğimiz büyük sanatçı Münir Özkul 93, aynı gün yitirdiğimiz büyük mimar, büyük insan Aydın Boysan 97 yaşındaydı…
“Uzun yaşamışlar” mı diyorsunuz? Hayır!
Sonu olan hiçbir ömür uzun sürmüş sayılmaz.
Geride iz bırakan, ait oldukları topluma hayatları boyunca çok şeyler veren insanlar kalplerde yaşamaya devam eder.
Kaybettiğimiz iki insan işte öyle değerlerdendi,..
Onlar, yaşamasını ve yaşatmasını bilen insanlardı.
Hayatta hedefleri, yönleri, disiplinleri vardı.
“AKP iktidarı rakıları
lezzetli hale getirdi!”
200’den fazla Yeşilçam filminde oynayan ve ünlü “Hababam Sınıfı”filmlerindeki “Mahmut Hoca” rolü ile hafızalara kazınan Münir Özkulsinemanın unutulmazları arasında yer aldı.
Aydın Boysan hem mimar, hem yazardı.
İkisi de arkalarında muhteşem birer isim bıraktı.
Asıl mesleği mimarlık olan ve büyük eserlere imza atan Aydın Boysan 60’ından sonra yazarlığa başlamış, çok güzel mizah ve seyahat kitapları yazmıştı.
Bugünü iktidarına muhalif olan ve Atatürkçü kişiliğiyle tanınan Aydın Boysan “Fakat AKP iktidarının bir hakkını teslim etmek lâzım” der ve eklerdi:
“AKP’nin TEKEL idaresini özelleştirmesi sayesinde rakılarımız kalite kazandı. Rekabet nedeniyle özel şirketler en güzel rakıları imal ettiler. İktidarın alkollü içkilere bindirdiği anormal vergi kazığı bile rakıların tadını bozamadı!”
Rakı insanı akıllı mı
yoksa aptal mı yapar?
17 Haziran 1921 doğumlu…
Aydın Boysan yazardı, mimardı, dünyanın altını üstüne getiren bir gezgindi. Gazete ve dergilere güzel yazılar yazar, televizyonlarda sohbet programlarına çıkardı.
Onun sayısı 20’yi aşan kitaplarını okudum, eserlerini inceledim, televizyon sohbetlerini dinledim.
Ünlü bir mimar. Büyük projelere imza atmış. 1945 yılından 2000 yılına kadar 55 yılda 1,5 milyon metrekare bina yapmış. Bu, 200 futbol sahası büyüklüğünde bir alan demek.
2000 yılında, 79 yaşında iken bir köşeye çekilmiş, emekliliğin keyfini çıkarıyordu. 18 yıl hayatını yaşadı, dünyayı gezdi.
Rakı içmesini severdi. Bir TV programında Okan Bayülgen, içki konusunda uzman olan Aydın Boysan’a sormuştu:
“Üstad, içki adamı daha akıllı mı yapar, daha aptal mı?”
Aydın Boysan zekî ve hazırcevaptı:
“İçki, aptal adamı daha aptal yapar, akıllı adamı daha akıllı!”
Atatürk sevgisi üst düzeyde…
Ben onu Atatürk sevgisi nedeniyle çok severim. Cumhuriyet’in ilk yıllarını da yaşamış biri olarak Atatürk’ün büyüklüğünü her yerde, her fırsatta anlatır, bugünkü hayatımızı Atatürk’e borçlu olduğumuzu söyler, Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptal edilmesini “Çok çirkin” olarak nitelendirirdi.
SÖZCÜ Gazetesi muhabirlerinden Hande Zeyrek, 6 yıl önce Aydın Boysan ile uzun bir söyleşi yapmıştı.
Cumhuriyet’in ilânında 2 yaşında olan ve Cumhuriyet’in her evresini yaşayan bu tarihi kişinin görüşlerini (özetleyerek) okurlarımla paylaşmak istiyorum:
Atatürk olmasaydı
Türkiye olmazdı!
“Atatürk’ü sevmiyorum diyen onun kişiliğiyle ilgili bir hüküm vermiş olmuyor. O kendi kafasındaki çürük fikirlere dayanarak onu sevmiyor.
Medreselerin yerine üniversitelerin kurulmasını hazmedemeyenlerin kafasıdır bu… Atatürk olmasaydı, bugünkü Türkiye de olmazdı. Bir gerilikten kurtulmadır Atatürk dönemi…
Şunu unutmayalım: Medeni kanun değişti, kadınlara oy hakkı tanıdı, büyük inkılâplar yaptı. O yıllarda yaşamadıkları için bunların önemini anlamıyorlar. Arap harflerinin değişimi mesela çok büyük devrimdir.
Padişahlık dönemi uygar imparatorluk değildi. Yobaz imparatorluktu.Osmanlı İmparatorluğu Fatih Sultan Mehmet’in, Kanuni Sultan Süleyman’ın zamanındaki imparatorluk değildi. Çürümeye doğru giden bir imparatorluktu Osmanlı devleti… Şükür o adam (Mustafa Kemal) çıktı da Cumhuriyet’i ilan etti, bu günler yaşanabilir oldu.
Yobazlar, Atatürk’ü
hazmedemiyor!
Cumhuriyet’in 10’uncu yılında 1933’te ben Pertevniyal Lisesi’nde öğrenciydim.
O tarihte 12 yaşında bulunuyordum, çok iyi hatırlıyorum.
Okul bir hafta tatil oldu Sadece Cumhuriyet sözü adildi, olağanüstü kutlamalar yapıldı.
Bu yıl kutlamaların yapılmaması çok çirkin bir iştir.
Bu iptalin önünde deprem, arkasında yobazlık var.
Deprem felaketi önüne konulan tabelâdır.
Cumhuriyet Bayramı’nı hazmedemiyor yobazlar, Atatürk’ü hazmedemedikleri için…
Yıkılan binalar ahlaksız
hırsızların eseridir!
Depremlerde binaların yıkılma nedeni tek kelimeyle hırsızlıktır.
Yanlış yapı yapmak hırsızlıktır.
Hırsızlık yüzünden öldü binlerce insan…
O kadar insanın ölmesine sebebiyet verenler katildir. Mutlaka cezalandırılması gerekir.
Türkiye’nin her tarafı deprem bölgesi.
Her projenin altında mimar ve mühendisin imzası vardır.
Ahlâksızların hepsinin ceza alması lâzım!”
* Aydın Boysan ve Münir Özkul, nur içinde yatsınlar. Gani gani rahmet diliyorum.