Hayvanların da insanlar gibi ruhsal sorunlar yaşayabileceği biliniyor. Strese ya da depresyona girebilirler, ki bunlar insanda intihara sürükleyen etkenler arasında yer alır. Ayrıca eskiden sadece insana özgü sanılan bazı davranışları diğer hayvanların da sergilediğini biliyoruz. Peki intihar bunlardan biri midir?
Hayvan hakları savunucusu Animal World adlı derginin 1875 tarihli bir sayısında “Kendisini yakalamaya çalışan avcısının pençesine düşmek yerine bir uçurumdan atlayıp intihar etmeyi seçen bir geyikten” söz ediliyordu.
20 yüzyılda intihar konusundaki tıbbi bilgiler ilerledikçe tek tek hayvan intiharı hikayelerinde de azalma görüldü. Bunun yerine toplu halde uçuruma yönelen yaban sıçanları ya da çok sayıda balinanın kıyıya vurması gibi toplu hayvan intiharları üzerinde daha fazla durulmaya başlandı.
Hayvan intiharları konusunda son 40 yılda yapılan 1000 kadar araştırmayı inceleyen İtalyan psikiyatrist Antonio Preti, bu tür hikayelere aldanmamak gerektiğine, bunun insanların hayvanlara bir yakıştırması olduğuna inanıyor.
Örneğin araştırmacılar yabani sıçanların toplu ölümünü çok sayıda hayvanın aynı anda göç etmesine bağlıyor.
Preti, sahibi öldükten sonra hayvanların ölmesini de sosyal bir bağın kesintiye uğramasına bağlıyor. Yani ölmek için hayvan bilinçli bir karar vermiyor. Sahibine o kadar alışmış oluyor ki başka birinden yemek kabul etmiyor.
Bu örnek önemli bir gerçeği gösteriyor: Stres bir hayvanın hayatını tehdit edecek kadar onun davranışlarını değiştirebilir.
BBC Türkçe