Gülben Ergen’le olan evliliğini sürpriz bir şekilde sonlandırdıktan sonra uzun süre konuşmayan ancak ‘Gerçeklerin gün yüzüne çıkmak gibi kötü bir nuyu vardır’ şeklinde bir açıklama yaparak dikkatleri üzerine çeken Erhan Çelik, sosyal medya hesabından eski eşi Gülben Ergen’le ilgili şaşırtıcı paylaşımlarda bulundu.
Gülben Ergen’in evli bir iş adamıyla birlikte olduğuna dair haberlerin yapılmaya başlanmasının ardından ardı ardına açıklamalarda bulunan Erhan Çelik bu defa Ergen’in kendisi hakkında aldırdığı mahkeme kararıyla ilgili bir paylaşımda bulundu. Erhan Çelik ‘Çocuklarını korumak adına mahkeme kararı aldıran’ Gülben Ergen’e hesabından paylaştığı şu satırlarla ve fotoğraflarla yüklendi.
“Birlikte olduğumuz süre içerisinde kendi evladımdan ayırmadığım hatta bana baba diyen çocukları sözde korumak adına karar aldırmış. Neymiş? Çocuklarına zarar verebilirmişim! Allah neden ıslah etmiyor bunu bilmiyorum ama mutlaka bir nedeni vardır. İki buçuk yılı evli 5 yıl oturduğum sitede hala pek çok görüştüğüm komşum ve dostum var. Geçenlerde yine yakın bir dostumu görmek için gittiğim sitede
aracının sileceğine bir kartpostal bıraktım. Doğum günümde bana verdiği, üzerinde evlatlarımızın, benim ve kendisinin adının yazılı olduğu… Hani gazetelerde manşet yapıldı ya, o haberdeki kartpostalın aynısı. Ancak biliyorsunuz; o kartpostalda evliyken gayrı ahlaki ilişki yaşadığı, kendisi de evli olan Tolga Duğles ve kızının adı yazılıydı. Meğer aynı günlerde aynı kart postalı evli sevgilisine de onun ve kızının adını yazarak vermiş. Bu kartpostalı aracının sileceğine bırakmamdan hareketle şimdi çocuklarının can güvenliği yok diye mahkemeye başvurmuş. Üstüne üstlük bunu yaşadığı gayrı ahlaki ilişkiyi sansürleyerek bir kez bile haber yapmayan yazı yazdığı grubu haber yaptırmış. Meğer evine de saldırılmış, kırılmış, dökülmüş. Sözde ev ve aracına yapılan saldırı kamera kayıtlarıyla mevcutmuş ve bunu yapanı biliyormuş. Doğrudur, hem evde hem de sitenin her noktasında kameralar var. Bunu bağlı bulunduğu gruba haber yaptıran ama ne evine ne de arabasına saldırı görüntülerini ortaya çıkarmayan, yayınlatmayan kişi bu ülkenin görebileceği en büyük iftiracıdır. İş yargıda deyip insanları aptal yerine koyamazsınız. Madem hem ev hem de aracınıza saldırı görüntüleri var; laf kalabalığı, anneyim, çocuklarım demez bunu yapanı ifşa edersiniz. Ama amaç başka. Kafa bulandırma, hedef saptırma. Evliyken, evli biriyle ilişki yaşayıp bunun delilleri ile ortaya çıkması üzerine algıyı önce yıllardır husumeti olan kadınlara, ardından arabasında ne zaman yapıldığı belli olmayan çiziklerden yola çıkarak “arabam bıçaklandı” gibi abartılı durumlara getiriyor. Ev ve aracına saldırı kamera görüntülerini vakit kaybetmeden yayınlamayan müfteridir, iftiracıdır ve artık bildiğiniz gibidir. Vesselam…”