Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Adnan Gücük, böbrek taşı olarak bilinen üriner sistem taşlarının, böbreklerde veya idrar yollarında oluşan sert, kristalize yapılar olduğunu ve idrar yolu boyunca ilerleyerek böbreklerden mesaneye kadar herhangi bir noktada tıkanmaya neden olabileceğini anlattı.
BU KİŞİLER RİSK ALTINDA
Prof. Dr. Gücük, böbrek taşlarının yaş ve cinsiyet gözetmeden herkeste görülebileceğini ancak ailesinde taş hastalığı olan erkeklerde, obez ve yetersiz su tüketimi olanlarda daha çok gözlendiğini söyledi.
Ayrıca 20 ila 50 yaş arası erkekler, aşırı terleyen ya da yüksek ısıda çalışmak zorunda olanlarda, yeterli sıvı tüketmeyen kişiler, gut hastalığı, inflamatuar bağırsak hastalığı ve diyabet gibi hastalığı olanların böbrek taşı açısından daha yüksek risk altında bulunduğunu dile getirdi.
BELİRTİLERİ NELER?
Böbrek taşının genellikle sırtın alt ve yan bölgesinde olup kasığa doğru yayılan ani ve şiddetli ağrıya neden olduğunu, beraberinde bulantı, kusma, idrara sık çıkma, idrar yaparken yanma, idrarda kanama gibi belirtilere; enfeksiyona yol açtıklarında ise titreme, terleme, ateş gibi şikayetler gözlemlendiğine değinen Prof. Dr. Gücük taşların boyutuna ve bulunduğu yere göre tamamen sessiz ve şikayetsiz bir şekilde seyredebileceği konusunda da uyarıda bulundu.
BU YİYECEKLER SINIRLANMALI
Vücutta yeteri kadar su olmadığında idrarın daha yoğun atılmak durumunda kalınarak böbrek taşı riskinin arttığının altını çizen Prof. Dr. Gücük, “Beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesiyle taş oluşumu engellenebilir ya da azaltılabilir. Günlük 1,5 ila 2 litre idrar çıkartacak kadar su tüketilmeli. Tuz tüketimi özellikle işlenmiş gıdaların, tuzlu atıştırmalıkların ve hazır yemeklerin azaltımı ile günlük 5 gramın üzerine çıkmamalı. Ispanak, çilek, fındık, çikolata, çay oksalat içerikleri nedeni ile sınırlanmalı. Kalsiyum içeren gıdalar normal miktarlarda tüketilmelidir, kalsiyum takviyeleri kontrolsüz bir şekilde kullanılmamalıdır. Kilonuza dikkat etmek ve düzenli egzersiz yapmak da ayrıca çok önemlidir” diye konuştu.