Alaattin Aktaş, faiz ile ilgili değerlendirmeleri yaparak, "Her kafadan bir ses çıkıyor; normaldir" dedi.
ALAATTİN AKTAŞ'IN YAZISI ŞÖYLE:
Faiz için papatya falı açma haftası!
2025’e faizi indirerek mi girmeli, indirmeden mi? Yani 26 Aralık Perşembe günü faizi yüzde 50’de sabit mi tutmalı, yoksa faiz indirimi mi yapmalı? Artık ne kadar olursa; 1,50 puan mı, 2 puan mı, 2,50 mi?
Her kafadan bir ses çıkıyor; normaldir.
Normaldir; çünkü faizin hangi ölçüye göre belirleneceği konusunda kafalar net değil ki...
Enflasyondaki seyir mi dikkate alınacak? Böyle yapılırsa ortada bir başarı yok ki indirime gidilsin.
“Yüksek faiz belli kesimlerin harcanabilir gelirinin çok artmasına, bu gelir de talebe dönüştüğü için enflasyona yol açıyor” yaklaşımıyla hareket edilirse, bir faiz indirimi bu kesimlerin harcanabilir gelirini öyle sanıldığı ölçüde aşağı çekip enflasyonla mücadeleye hizmet edecek boyutta mı olacak sanılıyor yani?
Yok eğer yüksek faizin sanayiyi ve özellikle küçük ölçekli işletmeleri çok zorladığı ve batmaya doğru sürüklediği teziyle bir indirime gidilecekse bu öncelikle Merkez Bankası’nın temel işleviyle biraz çelişmeyecek mi? Merkez Bankası’nın birincil görevi fiyat istikrarını sağlamak. Banka, ancak fiyat istikrarını sağlama amacıyla çelişmemek kaydıyla hükümetin büyüme ve istihdam politikasını destekler. Hadi bu ayrıntıları görmezden gelelim, zaten bunlar büyük ölçüde kağıt üstünde kaldı; peki kaç puanlık faiz indirimi zor durumdaki işletmeler için “can suyu” olacak?
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
GÜNCEL
Sayfa başına git