Posta’ya konuşan Atiye, Almanya’da doğmasının kendisine olumlu etkisi olduğunu belirterek, “Farklı kültürlerin zenginliğine sahibim. Annem Hollandalı babam Türk. Babamın Antakyalı olması nedeniyle Arap müziğinden de çok etkilendim. Tekdüzeliği sevmiyorum. Türkiye'de doğmuş, büyümüş olsaydım bu kadar cesur ve yenilikçi olamazdım; daha korkak olurdum” dedi.
“Şarkıcı olmasaydım veteriner olurdum” diyen Atiye, hayvanları çok sevdiğini, köpek gezdiricilerini gördüğünde kıskandığını ifade etti.
Atiye, kıyafete çok para harcamadığını, biraz cimri olduğunu dile getirerek, “Ama ayakkabı öyle değil, çok özel. Onunla sahneye çıkıyorum, dans ediyorum. Ayakkabımla bir oluyorum, dolayısıyla çok rahat olması ve hoşuma gitmesi gerekiyor. Güzel bir ayakkabı gördüğüm zaman fiyatına bakmam” açıklamasını yaptı.
“Aşk insanı her açıdan besliyor. O olmadan sanat da olmaz. Acı çekmek farklı, mutlu olmak farklı şarkılar yazdırıyor” diyen Atiye, son ilişkisinin altı ay önce bittiğini sözlerine ekledi.