Konyaspor'un Bylock nedeniyle istifa eden Başkanı Ahmet Şan, konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Bylock kullanmadığını ve gözaltına alınmadan kendisinin emniyete gittiğini ileri süren Şan, "Telefonlarımı teslim edebileceğimi söyledim. Benim hain terör örgütü Fetö ile ilgim yoktur. Gözaltına alınmadım, kendim gittim. İddia edildiği gibi tutuklanmadan salıverilme gibi bir durum yoktur. Bylock programını indirmedim ve kullanmadım. Bu iddiaları hakaret kabul ederim. Ulusal basında yer alan mal varlığım gerçeği yansıtmamaktadır. Yargısız infaz yapanlarla yargı önünde hesaplaşacağım. Ahmet Şan buradadır. Gideceği başka bir Konya ve başka bir Türkiye yoktur" ifadelerini kullandı. Şan ayrıca, ByLock yüklü telefonunun daha önce çalıştığı Kompen Şirketi'ne ait olduğunu belirtti.
Kendisi üzerinden Konya’ya ve Konyaspor’a hakaret edildiği ileri süren Ahmet Şan, ”Son dönemlerde şahsım üzerinden hem şehrimize, hem Konyasporumuza, hem de bazı çevrelere hakaret ve iftira içeren haber ve paylaşımlar yapılmıştır. Bugün gerek bu paylaşım ve haberlere, gerekse merak edilen sorulara gönül rahatlığıyla cevap vermek üzere bir toplantı yapma zarureti doğmuştur” dedi.
Konyalı olmaktan her zaman gurur duyduğunu belirten Ahmet Şan, İzmir Atatürk Lisesi mezun olduktan sonra Berlin Teknik Üniversitesi'nde işletme eğitimini tamamlayarak Almanya’da bir şirkette yönetici olarak görev yaptığını ve daha sonra vatan sevgisi nedeniyle Konya’ya geri döndüğünü söyledi. Şan, Kombasan Holding’e ait Kompen şirketinde 11 yıl genel müdür olarak görev yaptığını ifade etti. 2001 yılından itibaren de değişik dönemlerde toplam 10 yıl Konyaspor Başkanlığı yaptığını kaydeden Şan, ”Son bir yıl içerisinde aldığımız iki büyük kupayla bu gururumuzu adeta taçlandırdık. Altın tepside sunulmayan ve tesadüflere tamamen kapalı olan bu başarılar beraberinde taçlanmayı değil taşlanmayı getirmiştir” dedi.
İzmir Marşı ile ilgili daha önce yaptığı açıklamanın saptırıldığını belirten Şan, ”Ne gariptir ki elde edilen tüm bu başarıların akabinde, önce tamamen saptırılan İzmir Marşı haberleri, ardından da ByLock iddiaları üzerinden şahsım, Konyaspor, Konya ve yakın çevreme uzanan hakaret ve iftiraların ardı arkası kesilmemiştir” diye konuştu.
Ahmet Şan, 21 Ağustos günü savcılığa suç duyurusunda bulunmaya gittiğini, gözaltına alınmadığını belirterek şunları söyledi: "Kıymetli basın mensupları ben gözaltına alınmadım. Geçen hafta pazar günü sosyal medya üzerinden şahsım hakkında ‘Bylock kullanıcısı’ iddiası içeren bir tweet hakkında suç duyurusunda bulunmak üzere 21 Ağustos pazartesi günü adliyeye gittim. Hakkımda soruşturma olduğunu ve 2015 yılı haziran ayına kadar çalıştığım şirket üzerinde kayıtlı olan bir telefonda 2014 yılı Eylül ayında 3 haftalık bir sürede ByLock girişi tespit edildiği iddiasını o an orada öğrendim. Avukatımı çağırdığım takdirde ifademin alınacağının tarafıma söylenmesi üzerine ben de avukatımı adliyeye çağırdım. İfademin alınmaya başlanması üzerine hakkımdaki suçlamaları kabul etmeyerek elimdeki kullanmakta olduğum iki telefonumu, eskiden kullandığım ve hiçbir şekilde imha etmediğim 3 telefonun da evimde olduğunu ve getirebileceğimi söyledim. Bunun üzerine o an itibariyle emniyet birimlerine talimat verildi. Evimde arama yaptırılarak evimdeki 3 telefon ve çocuklarımın da kullandığı dahil olmak üzere 3 bilgisayar incelenmek üzere alındı."
Ahmet Şan, ifadesinde 25 Ağustos günü Monaco’da UEFA Ligi kura çekimi olduğunu söyleyince hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulduğunu anlattı. Şan, ifadesinin ardından serbest bırakılması hakkını ise şöyle açıkladı: "Bu dosya verileri ve detaylı savunma için süre istemem üzerine talebim kabul edilerek tutuklanmadan salıverilmem gerçekleştirilmiştir. Anlattığım bu kronolojide adliyede avukatımın çağırılması haricinde hiç kimseyle irtibat kurdurulmadan bu süreç başlamış ve sonlandırılmıştır. Yani öyle iddia edildiği gibi tutuklanmadan salıverilmem için herhangi bir şahsın müdahalede bulunması zaten mümkün olmamıştır. Hain bir terör örgütü olan FETÖ ile ismi özdeşleşen bir uygulama olan Bylock programını indirmedim ve kullanmadım. Bu isnadın tarafıma yapılmasını bile hakaret kabul ederim."
Mal varlığını da açıklayan Şan, ”Her birini vatana ve millete hizmet aşkıyla yürüttüğüm bu görevler neticesinde; babamın torununa ve bana verdiği Derebucak´ta birer daire de dahil olmak üzere eşim, oğlum ve şahsıma ait birer daire, eşimin üzerine kayıtlı bir dükkan ve birer de alt – orta segmentte 3 arabamız bulunmaktadır. Bunun haricinde; ulusal basında bazı gazetelerde iddia edildiği gibi üzerime kayıtlı belirttiklerimin dışında başka herhangi bir gayrimenkul bulunmamaktadır” dedi. Şirket ortaklığı ile ilgili de Ahmet Şan, “2004 yılında aralında şimdiki Ak Parti İl Başkanı Musa Arat´ın da bulunduğu 5 eşit hisse ortaklı olarak kurulan ve 2 yıl sonra 2006´da ortaklığından ayrıldığım şirket haricinde hiçbir şahıs ya da şirket ortaklığım bulunmamaktadır. Söz konusu o şirket de 2010 sicil kaydından silinmiştir. Yani şu an böyle bir şirket dahi yoktur” dedi.
Ahmet Şan, yargısız infaz yapanlarla ilgili yargı önünde hesaplaşacağını sözlerine ekledi.
Sputnik