Turktime
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Şu ana kadar gördüklerimiz fragmandı! Yavaş bağımsız aday! İmamoğlu 'çarpışacağım!'
Talat Atilla
YAZARLAR
19 Şubat 2025 Çarşamba

Şu ana kadar gördüklerimiz fragmandı! Yavaş bağımsız aday! İmamoğlu 'çarpışacağım!'

Eflatun'un "Her yerde tek bir adalet ilkesi vardır. O da güçlünün çıkarıdır." sözü aslında siyasetin gizli manifestosudur.

Güçlünün gücünü adalet namına terk ettiği örnekler çok azdır.

İnsan fıtratı gereği kendi haline bırakıldığında her şeyden önce kendi çıkarını önceleyen bir canlıdır.

Muhtemeldir ki Aristoteles bu yüzden "İnsanları iyi yapan yasalardır." deme ihtiyacını duydu.

İktidar bir süredir muhalefete karşı asimetrik siyaset pratiği işletiyor.

Bu yüzden muhalefet dengesini bozdu, pusulasını şaşırdı. Zaten kendi içinde birlik sağlayamaması yeterince problem iken, iktidarın çok boyutlu, temposu yüksek aksiyonları muhalefetin alanını iyice daraltmış görünüyor.

* * *

Tabi bu alışılmadık temponun finalde kime yarayacağı başka muamma, başka bir başlık. İktidar cenahının yaptırdığı anketlerde bir miktar kendi lehlerine yükselme var ama tarafsız kabul edilebilecek anketlerde iktidarın 2-3 puan düştüğünü iddia edenler de var.

Her iki anket sonuçlarına da mesafeli yaklaşıyorum çünkü anketler doğru olsa bile anı yansıtıyor.

Benim düşüncem ise;

Seçmenin şu aşamada hayat pahalılığı dışında hiç bir şeyi umursamadığı yönünde... Umursasa bile gözetleme kulesinden çekimser bakışlarla neler olduğunu anlamaya çalışıyor.

* * *

Elbette "anlasam ne olur, anlamasam ne olur. Ben alıştığım zihinsel reflekslerimden taviz vermem" diyenler de az değil.

Peki, iktidar refleksi nereye kadar vites büyütecek? Bu vites yükseltmeye muhalefetin yanıtı ne olacak?

Doğrusu yanıtı kolay bir soru değil.

Bu sorunun tatmin edici cevabı için iktidarın vites büyütürken yaptığı stratejinin ne kadar esnek, ne kadar sabitesi olduğunu bilmemiz gerekiyor.

Ve biz bunu bilmiyoruz.

Şimdiye kadar ki fotoğraftan algıladığım iktidarın sonuna kadar gideceği, hatta bu ana kadar izlediğimiz gelişmelerin bir  fragman olduğunu öngörüyorum.

Takip edenler anımsayabilirler;

Aylar öncesinden İmamoğlu başlığı ile bu gelişmeler olabileceğine dair defalarca atıfta bulunmuştum.

* * *

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yeniden adaylık istediği çok açık.

Bu kapının hukuken aralanma şartları da çok açık. Dikkat ederseniz Özgür Özel bu kapıyı hiç kapat(a)madı.

Erken seçimin yapılması konusunda CHP ve iktidar hem fikirler.

Sadece tarih konusunda birbirlerini yokluyorlar.

2026 sonbaharı için anlaşma ihtimalleri olabilir gibi görünse de iktidarın asıl amacının 2027'ye kadar toparlanma olduğunu anlayabiliriz.

Muhalefetin hiç bitmeyen, sürekli tekrarlanan bir çilesi var.

İktidar cenahının her daim bir lideri var ama muhalefetin lideri yok, genel başkanı var!

* * *

Finalde aday çıkarıyorlar ama bu aday kuşatıcı bir liderlik gösteremiyor!

Paylaşılmış bir gücü temsil eden aday çıkarabiliyor muhalefet.

Oysa, liderlik paylaşılacak bir olgu değil.

İktidar açısından muhtemel risk ise, gerginleşen siyasetin kendisine yarayıp- yaramayacağı kuşkusu.

Örnekle ilerlersem...

Haklı gerekçelerle de olsa muhalefetin Cumhurbaşkanı adaylarını velev ki içeri attınız.

Olabilir mi?

Olabilir...

İyi ama içeri atılan adayın kendisi içeride sosyolojisi dışarıda kalmayacak mı?

Ve dışarıda kalan sosyoloji aday Özgür Özel dahi olsa onun peşinden gitmez mi? İktidar kurmayları bu paradoksu iyi düşündüler mi acaba?

Sizi duyuyorum!

"Sen düşündüğüne göre iktidar haydi haydi düşünmüştür" diyorsunuz...

Peki, öyle olsun:))

Gelelim muhtemel adayların muhtemel planlarına...

TAYYİP ERDOĞAN

Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisine rakip olarak istediği bir numaralı siyasetçi CHP Lideri Özgür Özel.

Normal şartlarda bu isteğin gerçekleşme ihtimali düşük ama normal şartlarda!

İmamoğlu'nun belki mecburiyetten el yükseltmelerine Erdoğan'ın rest dediği anlaşılıyor ve aralarında karşılıklı negatif etkileşim devam ediyor.

Her ikisi de birbirleriyle karşılıklı aday olmak istemiyorlar.

EKREM İMAMOĞLU

Durumu en zor olan siyasetçi şüphesiz İmamoğlu. Yargı ve iktidar basıncı kendisini zorluyor. Hata üstüne hata yapıyor.

Kibirli olarak kabul edilmeye müsait bir üslubu var. CHP'li belediye başkanlarının bir kısmı İmamoğlu'nun buyurgan dilinden rahatsız olduklarını dost sohbetlerinde ifade ediyorlar.

Dokunulmazlık almazsa işi zor görünüyor! Yakın çevresine "gerekirse çarpışarak düşerim!" dediği söyleniyor.

MANSUR YAVAŞ

Adaylar içinde eli en rahat olan Mansur Yavaş görünüyor. Anketlerde önde çıkmasının yanında CHP tabanının dışında da etkisi olduğu anlaşılıyor.

CHP'nin İmamoğlu'nun olmaması halinde dahi kendisini aday göstermesi zor görünüyor ama pratik bir stratejisi olduğu ifade ediliyor.

Yakın çevresine göre Yavaş hiç bir partinin adayı olmayacak.

100 bin imza ile bağımsız aday olacak.

Başta İyi Parti ve Zafer Parti Yavaş'a desteğini açıklayacak.

Kendisi açısından iyi bir tercih gibi görünüyor.

İzleyip göreceğiz!

ÖN SEÇİM BİTTİ!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel: "Türkiye'nin bir sonraki Cumhurbaşkanı'na darbe yapmaya kalkıyorsunuz." dedi.

Yani, CHP'nin adayını ön seçim olmadan açıkladı. Madem aday belli ön seçime ne gerek vardı?

Madem aday belli, neden Mansur Yavaş'a "Sen de ön seçime gir!" dendi?

Siyasette strateji hayat kurtarır!

KÜRŞAD ZORLU

Çok partili sürece geçtiğimiz günden bu yana seçildiği partiden başka partiye sayısız milletvekili geçti.

Parti değiştirmeleri olumlamıyorum ama bırakın vekilleri, neredeyse tüm liderler yeni parti kurarak parti değiştirdiler.

Bir de tabi Türkiye'de siyaset yapmak, istediğiniz pariden vekil olmak kolay değil. Bazen siz, bazen seçildiğiniz partinin kodları değişebiliyor.

Burada önemli olanın parti değiştiren vekil görüşlerini muhafaza ediyor mu, etmiyor mu?

Aksi halde parti ya da kişilere kutsallık atfetmis oluruz.

İyi Parti Milletvekili Kürşad Zorlu'nun iktidar partisine geçişi büyük tartışma meydana getirdi.

Zorlu'ya eski partisinin vekilleri, sosyal medya mecrasısından ağır sözlerle yüklenildi.

Parti değiştirmelerde tepki çok anlaşılır bir refleks.

Üzüntü...

Hayal kırıklığı...

Kaybetmenin verdiği öfke...

Bu ve benzer tepkiler çok anlaşılır ama Zorlu'nun parti geçişinin bu kadar gürültü çıkarmasını, Zorlu'nun müstakil sosyolojisine bağlayanlar da oldu.

Eski tanınmış CHP'li bir yönetici ve iyi partinin eski kurmayının "muhalefet cephesi Kürşad Zorlu'yu iktidar cephesine kaptırmamalıydı!" siteminin altında muhalefetin ağır bir kaybı olduğunu anlamak mümkün.

VELHASIL; İyi iki anlama gelir: birisi mutlak iyidir. Diğeri ise birisi için iyi olandır. - Aristo

TALAT ATİLLA'YI TWITTER'DA TAKİP ET!

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 F.Tespit
 20 Şubat 2025 Perşembe 09:18
Yurdum insanının duyarlılık skalası nın bir hayli yükseldiği görülüyor bu yorumlarda:) Diploma konusu, hukukun önemi (kimisine göre üstünlüğü), mahkeme üyelerinin tehditten ari olduğu, para trafiğinin kontrolü.. gibi şeyler. Seçtiğimiz parti politikacının nasıl ardında duruyorsak, aynı kişilerin DENETLENMESİNİN de o kadar möhim olduğunu da anlamaya başladık gibi sayın yazar ne dersiniz?:)
 Fatih sancar
 19 Şubat 2025 Çarşamba 13:08
Sayın Atilla muhalefeti temsil ediyorum düşüncesi synı zamandaherşeyi yaparım hukuki hiçbir kural bana dokunmamalı ben la-yüselim tutumu kabül edilemez. Savcı tehdit ediyor, hakaret ediyor, dolar bavulları ile götürüyor banankimse dokunmasın diyor. Hukuk devleti bu tutuma müsade edebilirmi.?Yargılandığı dava konularına bakarmısız.
 Misafir
 19 Şubat 2025 Çarşamba 11:22
neden c h p li yorumcular ekrem imamoğlu nun dandik diploması için iki çizik yazmıyorlar
 Fikri Zahir
 19 Şubat 2025 Çarşamba 10:34
Herkesin herşeyin bir EŞREF SAATİ vardır. Ekonomide bile trendi yakalarsan kaybedeceğin yerde kazana bilirsin (altın gibi), faiz iki katı yüksek olsa bile.. halk sezgisine göre davranır çoğu zaman, kaybedeceğini bilse bile. Şu politikacı bana ne zarar ne fayda (Ramazan kolisi değil!) verir diye etrafına bakar ve karar verir öylece, kendi aklınca düşüneceği yere:( AKP’nin eşref saati 25 yıl sürdü. CeHaPe zihniyetinin eskisinin se 70 yıl sürdü:) yani, yeni eşref geçiyor geminin dümenine. (Bu tespit sanılmasın inamoğlu yada yavaş isimleri diye). CeHaPe zihniyeti kabuğunu kırıyor. Bir yavru doğmadan heder olur ince kabuktan, öbürü topal ördek misali atılır yuvadan. Anası gebertip yem yapar bazanda torpil geçer asloğlana. Eee o güçlü ve cesurdur belkide. Atlayacak yuvadan açacak o çelimsiz kanatçıklarını.. belki pupa yelken açıp açılacak engin denizlere. İkinci evlat hep bekler tabii ki sırasını..
 Afes
 19 Şubat 2025 Çarşamba 07:28
Tesbitleriniz çok güzel. Daha sık yazmanızı bekliyoruz
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Turktime uygulamasını indirin, günün gelişmeleri cebinize gelsin.
Google Play
App Store
Facebook Twitter Instagram Youtube
GÜNCEL SİYASET DÜNYA MEDYA MAGAZİN SPOR YAZARLAR RÖPORTAJLAR PORTRELER ANKARA KULİSİ FOTO GALERİ VİDEO GALERİ KÜLTÜR SAĞLIK EKONOMİ TEKNOLOJİ ANALİZ TEKZİP
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2025 Turktime